hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Kübra Ünlü yazdı! “Uzak Şehir” Kadınlar Hikayesi!

    Kübra Ünlü yazdı “Uzak Şehir” Kadınlar Hikayesi
    expand

    Kanal D’nin yeni dizisi “Uzak Şehir”, ilk bölümüyle ekrana geldi. Genç bir annenin, evlilik yoluyla, farkında olmadan içine düştüğü ailede, oğlu için verdiği mücadeleye ek olarak; Feodal bir aile yapısında yaşını almış bir başka annenin oğulları ve kendi ikbali için verdiği iktidar çatışmasını konu edinen dizinin, müziklerine Sezen Aksu'nun yazdığı sözler, daha ilk bölümde seyirciden tam not aldı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Oyuncu kadrosunda Ozan Akbaba, Sinem Ünsal, Gonca Cilasun, Müfit Kayacan, Alper Çankaya, Ferit Kaya, Sahra Şaş, Dilin Döğer, Atakan Özkaya, İlkay Kayku, Nazmi Kırık, Mine Kılıç, Sinan Demirer, Zeynep Kankonde, Muttalip Müjdeci, Barış Yalçın, Burak Şafak, Mehmet Polat, Yunus Eski, Yaren Güldiken, Kuzey Gezer’i buluşturan dizi “AyNA Yapım” imzalı. Kanal D’nin sosyal medyanın gündemine oturduğu yeni dizisi “Uzak Şehir” in çekimleri ise Mardin’de gerçekleşti.

    Kanal D Dizileri ile Kültür Turizmi Gerçekleştiriyor!

    Dizi konusu, oyuncuları, mekanları ve müzikleri ile sosyal medyanın gündemine otururken izleyiciden tam not aldı. Kadim uygarlıkların şehri, Mardin- Midyat’ta gerçekleştirilen çekimleri ile izleyiciye bir tür kültür gezisi yaşatan Kanal D’nin yeni dizisi “Uzak Şehir” ekranda adeta dizileri ile bir tür kültür gezileri gerçekleştirirken, izleyiciye görsel bir şov sunuyor. Usta ve genç oyuncuları kadrosu ile karşımıza getiren dizinin senaryosunu Gülizar Irmak kaleme alırken, yönetmenliğini Ahmet Katıksız gerçekleştiriyor.

    Sezen Aksu’nun “Uzak Şehir” İçin Yazdığı “Ağıt”!

    Dizinin bir başka öne çıkanı ise Sezen Aksu’nun müziklerine can verdiği dizeleri oldu. Joaquin Rodrigo’nun gitar konçertosuna, Sezen Aksu’nun yazdığı sözler izleyiciler tarafından tam not aldı. Sanatçının feodal yapının kurbanı olan tüm kadınlara adadığı “ağıt “niteliğindeki sözler sosyal meydanında gündemine oturdu.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Mardin’e seslenen Sezen Aksu, sözlerine “Be Mardin” diyerek isyanını dile getirerek başlarken, açılan tüm yaraların çaresinin kendinde olduğunu söyleyerek “De Mardin” diyerek bitirdi. Joaquin Rodrigo’nun gitar konçertosundan Türkçe’ ye uyarlanan eser, Fiorecantu’nun yorumu ve Sezen Aksu’nun yeni keşifleri Tuba Önal ve Sibel Gürsoy’un vokaliyle hayat buldu. Minik Serçe’nin kaleme aldığı eserin düzenlenmesini Atakan Ilgazdağ yaparken, tonmaysterliğini Arzu Alsan ve mix’ini ise Murat Bulut yaptı.

    Sezen Aksu’nun usta kaleminden dökülen o sözler;

    ‘Be Mardin’, Nemrut’un çileli yıldızı,

    Kadınlarının daha kızken ağarırmış kan kınası gür saçları, yıkarmış bütün günahları.

    ‘De Mardin’ de hadi!

    En imtiyazsız, en yok, en kayıt dışı, kaç isyan var, kaç tevekkül, kaç çıbanın başı;

    Anlatmalı esasını hadi!

    Ne rızam var, ne kaldı gözüm yaşı.

    ‘De Mardin’ ben susturulduğun söz hakkınım!

    Kaydet ki şahidiyim bütün o koparılan kadınların kanı,

    Kendisini asırlar boyu doğuran o kül Zümrüt-ü Anka’nın.

    “De Mardin”!

    “Uzak Şehir” Dizisinin Konusu!

    Kanada’da mutlu bir yaşam süren çekirdek ailenin, günün birinde karıştığı bir trafik kazası ile hayatlarının akışının olmadık bir biçimde değişmesi ile başlayan öykü; Feodal yapının hâkim olduğu bir başka coğrafyada kültürler çatışması içerisinde, bir annenin oğlu için verdiği mücadeleyi esas alırken; çevresinde gelişen aşk, ikbal ve gelenekçi yapının kadınlarının yaşadığı zorluklardan, özgürleşerek çıkışlarını konu alıyor.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    “Uzak Şehir” in İlk Bölümünde Yaşananlar!

    Kanada’da mutlu yaşamlarına devam eden Alya, Boran ve oğulları Cihan Deniz bir trafik kazası geçirir. Kazada Boran yaşamını kaybeder. Aralarında böylesi durumlarda gerçekleştirilmek üzere konuştukları o vasiyet Alya tarafından gerçekleştirilir ve Alya, trafik kazası sonucu kaybettiği eşi Boran Albora'yı vasiyeti üzerine Mardin'e getirir.

    Albora Ailesi'nden hiç kimsenin cenazeyi karşılamaya gelmemiş olması Alya'yı kızdırır. Bir süre bekledikten sonra eşinin kardeşi, Cihan Albora'yı aradığında ‘Müsait değilim’ cümlesi ile sinir krizi geçiren Alya, duruma anlam veremez.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Cenaze ile yola devam ederken Jandarmanın yolu kesip, tabutu kontrol isteği ise Alya’nın anlam veremediklerine bir yenisi olarak eklenir. Acısı içerisinde saklı olan Alya, Jandarmanın bu isteğine kafa tuttuğu sırada karşısında Cihan Albora’yı görünce şok olur.

    Kardeşleri ile birlikte Alya’nın karşısına ilk kez çıkan Cihan, tabutun açılmasını engeller. Alya ve oğlu Cihan Deniz’i ilk kez gören amca Cihan Albora duygulu anlar yaşar ve göz yaşlarını tutamaz.

    Ayak üstü yapılan konuşma Alya ve Cihan arasında tartışmaya döner. Zira eşini toprağa verip aynı gün Kanada’ya dönmeyi planlayan Alya’nın bu isteği kabul görmez ve Cihan bir gün sonra gerçekleştirilecek işlemler dolaysısıyla Alya v e oğlunun konakta aklamaları gerektiğini tartışma ile anlatır.

    Tabut konağın avlusunda geldiğinde ise Alya’nın yine hiç bilmediği görmediği bir kadın figürü karşısına çıkar ve eşinin annesini de ilk defa görürü. Bu karşılaşma pek sıcak değildir ve Sadakat Hanım adeta emrederek, oğullarına cenazenin önünde emir verir’ Bu ölümü gerçekleştirenin cezası kesilecek, sözüm size’ der. Yaşananların ardından konakta kalamayacağının farkına var Alya, oğlunu da alıp otele giderken Cihan'a yakalanır.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Burada, buranın geleneklerinden bahseden Cihan, Alya'yı kesin bir dille uyarır. Sadakat Albora, oğlunun başına gelenlerde gelini Alya'nın da parmağı olabileceğini söyler. Sözlere itiraz gelse de söylediklerinin bir hüküm olduğunu söyleyen Sadakat, çocuklarını da sert bir dille uyarır.

    Bu sırada Alya ise cenazeyi birlikte getirdikleri iş arkadaşları İzzet’ten aile hakkında bilgi toplamasını ister. Edinilen bilgiler sonucu Cihan’ın denetimli serbestlikle dışarıda olduğunu öğrendi.

    Alya cenaze merasimi devam ederken edindiği bu bilgi ile Cihan ve Sadakat ’in karşısına çıktı. Beklemediği bir itham ile karşılan Alya, duydukları karşısında şoke oldu. Zira kocasının ölümünden sorumlu olduğu iddiası kayınvalidesinden geldi.

    Hemen akşamına buradan bu girift halden kurtularak gideceğini söyleyen Alya, ummadığı bir tehdit ile karşı kaşıya geldi. “Eğer oğlumun ölümünde parmağın varsa iki elim yakanda ama torunum burada kalacak!”

    Dizinin tam olarak başladığı yer diyebileceğimiz bu noktada bir annenin her ne şart olursa olsun söz konusu evladı olduğunda gözünü kırmadan yapabileceklerinin cesaretini gelinin gözünde gören Sadakat ‘in ise kendi ikbali için vereceği savaşın kılıçları ise tam olarak bu aşamada çekildi.

    “İsterseniz beni çekip vurun, korkmuyorum, oğlumu da alıp buradan gitmeme engel olamayacaksınız”, diyen Alya, Cihan Albora ile arasında çıkan arbede de oğlunun konakta oynarken bulduğu o silah ile amcasını yanlışlıkla vurmuş oldu.

    Cenaze sırasında yaşanan bu olaylar Sadakat Hanım’ı hangi yönde nasıl etkileyecek, bu konu ise gelecek haftanın, ikinci bölümün konu başlangıcı olarak karşımıza gelecek.

    “Uzak Şehir” pazartesi günleri saat 20.00’de Kanal D’de!

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow