hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Kübra Ünlü yazdı! “Annem Ankara” Acıya Direnişin Prospektüsüdür!

    Kübra Ünlü yazdı “Annem Ankara” Acıya Direnişin Prospektüsüdür
    expand

    Kanal D’nin yeni dizisi “Annem Ankara” 2. Bölümü ile ekrana geldi. Dizi; Hayatın yalnızlaştırdığı bir annenin, üç çocuğuyla, acıya direnişin prospektüsü olarak karşımıza geliyor.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Dizi geçtiğimiz hafta yayına girdi. İlk bölümüyle Türkiye’nin gönlünde taht kuran dizi reytinglerde de bir numara oldu. Hikayesi ile ilk bölümden kadın izleyiciyi bam telinden yakalayan dizinin; senaryosu gerçek bir hayat hikayesi. Başak Angigün’ün kaleme aldığı senaryo, kendi hayat hikayesinden ekrana yansıyor.

    Hayatını izleyici ile paylaşan Angigün; ‘Hikâye tüm annelere şifa olsun, hepimize iyi gelsin” diyor. Senaryo, hayatta bir başına kalan bir annenin, hayatın tüm müşküllerine rağmen, hayata karşı verdiği muazzam mücadelesinden oluşuyor. Bir “annelik hikayesi” demek mümkün.

    “O” anneyi yaşayan çocukların; Gözünden, dilinden, yaşanmışlığından izlediğimiz dizi son yılların ekrana gelmiş en etkileyici işlerinden biri. Sosyolojik ve psikolojik unsurları “anne ve çocuk” “anne ve aile” anne ve toplum” üzerinden çözümlenmesinin ekrana yansımış seyri. Üstelik çok önemli bir farkla “erkek gözünden ve duygusundan “aktarılıyor. Kaçırmadan izlemesi gerekir. Yüreğinizde yer açın, zira “Annem Ankara “değil Türkiye, tüm dünyanın kalbinde çok yer alacak.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    “Annem Ankara” dün gece ikinci bölümü ile duyguların birbirine geçtiği sahnelerle ekrana geldi. Göz yaşlarımı tutamadığım, kalbime zırh atılan bölü izlerken, kendime şu soruyu sordum dizi ile ilgili bölüm yazımı nasıl yazacağım? Bunca duygunun tanığı da olarak izlemek böylesine sorgulatırken sonra dizinin senaristi Başak Angigün aklıma düştü. İzleyici olarak bu kadar acırken, Angigün yaşarken ve yazarken bu duygularla nasıl baş etti.

    “Yaşamak mı, yazmak mı, izlemek mi “hangisi daha acı olabilir?

    Hangisinin yarası daha büyüktür, hangisi kanatır, hangisinin kabuğu vardır?

    “Annelik” direnişimin gözlerimin önünden geçtiği dakikalara bir de bu mücadeleye şahit olan çocukların gözünden bakarak seyir eklenince, daha fazla direnemeyen göz yaşlarımı serbest bıraktım.

    Zira izlediğim sahneler ziyadesi ile buna imkân verdi. Bergüzar Korel’in duyguyu birebir aktaran müthiş oyunculuğu ile izlediğim dakikalara eşlik eden göz yaşlarım bölüm bitene kadar devam etti.

    Bölümün öne çıkanı her halde bir annenin yasayabileceği en ağır, en acı, en muhasebesi zor olacak olan “evlat acısı “ile mücadelesiydi. İzlerken kalbimin zarının söküldüğünü hissettim.

    Zuhal’ in büyük oğlunun intiharında yaşadıklarını sanırım sadece yaşayan anlar. Dizinin bu sahnesini özellikle izlemeniz gerekli. Zuhal’ in evladına ettiği dua, evlatlarımız için en büyük duamız olsa gerek. Bergüzar Korel’in can verdiği o dakikalarda canından can gittiğini ayan beyan görebilirsiniz. Yürekten tebrik ediyorum.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    İlerleyen dakikalarda olmazları olduran bir annenin ‘anneliğine’ ithaf edilen; Okan Yalabık’ın dış sesi ile dizinin yetenekli çocuk karakterlerinden Başar’ın o cümlesi kulağıma çalındı. “Annemin de tıpkı onun gibi bir annesi olsaydı”.

    Gırtlağımdaki düğümler yinelenerek katmerleşmeye devam etti. Çıkılan ve girilen aile üyelerinin yaşattığı çaresizliklerin sarsıntısı ise ayrı bir muamma olarak seyirlikti.

    Tüm yaşananların bir başka şahidi olan, üstelik tam yerine denk gelen şarkılar, türküler eklenince, Başar’ın cümlesiyle; “ömür sahnemiz erken kapanacak” dedim.

    Başar Angigün’ün ömrüne, kalemine, yüreğine bereket olan yaralardan geçenlerin “anlatılmaz, yaşanır, anlatılmaz izlenir” dediği dizinin adı “Annem Ankara” yı, daha fazla vakit kaybetme, yüreğini sar sarmala, kocaman bir yer aç,sonra da git diziyi aç.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Yaraları bir olanların, birbirini anlayacağı o dizinin adıdır “Annem Ankara”, emeği geçen herkesin ömrüne bereket, var olun, çok yaşayın…

    “Annem Ankara” her Çarşamba saat 20.00 ‘de Kanal D’de, mutlaka izleyin.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow