İrem Derici: “Kim olursa olsun 10 günde aşık ederim kendime”
Zayıflık takıntısı yüzünden geçen yıl ölümden dönen İrem Derici, zor günleri arkasında bıraktı, hayatında yeni bir sayfa açtı. Ünlü şarkıcı, Bodrum’da Ömür Gedik’in sorularını yanıtladı, ilginç itiraflarda bulundu. İşte o röportajda öne çıkan başlıklar…
Haberin Devamı
/

◊ Geçen yıl 45 kiloya düştün. O nasıl bir kilo bu boydaki birine? Çocuk kilosu resmen!- Şu anda 55 kiloyum ve normalim. Ben bir de 45 kiloya düştüğümü inkar ediyordum. Hastalık böyle bir şey işte. Şimdi 3 kilo almalık pay bırakmak istiyorum. Çünkü bazen sahneden inince ekip dönüş yolunda yemeğe oturuyor, onlar mideleri için yaşıyorlar zaten. Bir giriyorlar fast food’cuya, benim de gözüm dönüyor bazen. O payı onun için bırakmak istiyorum.◊ Yemekten hoşlanmadığın neler var?- Ben kişniş hariç her şeyi yerim. 3 ay önce 75’e çıktım, Şeyda Coşkun’u ondan sonra aradım zaten. O 2 sene yemediğim her şeyi hayattan hınç alır gibi oturdum yedim çünkü.◊ Ama şu anda çok iyi görünüyorsun...- Arkadan gör. Rezalet.◊ Arkadan da baktım az önce valla. Her kadın her kadına bakar. Ben kötü bir şey göremedim! Gayet iyisin...- Kalçam içi boşalmış balon gibi. Geçen sene 45 kiloyken de öyleydi. Hatta Bodrum’da selülit diye yapıştırdılar, o selülit değil deri boşalmasıydı. Sarktım yani. Ama o kadar umurumda değil ki. Gelin abi çekin dedim, zaten çekilmişi Google’da var. Kendimi kalıplara soka soka hasta ettim. Sağlıkla ilgili tokadı bir kere yedikten sonra insan “Gel burnumun içine kadar çek hocam” diyor. Selülitim de var, sivilcem de var, cildim de bozuk.
/

◊ En büyük destekçin kimdi o dönemde? Hastanede yattığın zamanlarda yani...- Önce anne-baba, sonra ekibim. Beni benden çok düşündüler. Önce el titremeleri başladı. Bir de o dönem her anlamda kötüydü benim için; aile içi hastalıklar, ölümler, aşk meşk meseleleri. İnsanların 3 ayda yaşayacakları şeyleri ben 15 günde yaşadım. Sabah valiz yaparken bir haber okuyor, sinirden valize kusuyordum. Sonra boşaltıp yeni valiz yapıp yola çıkıyordum. Ekibim beni benden çok düşündü o dönem. Canım kardeşim Merve Özbey hastanede yattı benimle resmen. Benim lisem Teşvikiye Camii’nin yanındaydı, ünlü cenazeleri orada olur ya. Cenazem olsa kaç kişi gelir diye düşünürdüm hep.◊ Cenazem olsa kaç kişi gelir diye aklından geçirdiysen, hiç intiharı düşündüğün zamanlar da oldu mu?- Allah yazdıysa bozsun. Benim o dönem ödüm koptu resmen. Dönüp o fotoğraflara bakamıyorum zaten. Hiçbir erkek beğenmez. Sahnede de kötü duruyor. Ütü masası gibi çıkıyormuşum sahneye! X small alıyordum, en son çocuk reyonundan kıyafet aldım, düşün yani. Onları küçültüyordum bir de. Bu bir hastalık Ömür. İnsanlar grip olunca parmakla göstermiyoruz. Kanser olunca destek oluyoruz. E bu da beyin, kafan bozuldu diye senin sağlığınla oynaman en korkuncu.◊ Tamamen geçti mi hastalığın? Atlattım diyebiliyor musun?- Ben bunu hızlı atlattım. İlk tertemiz kan tahlilim 6 ay önce çıktı. Özüme döndüm. Doktor bu kadar hızlı bir toparlama beklemiyorduk dedi. Ya hep ya hiç derecesinde bir iradem var.
Haberin Devamı
/

◊ Dışarıdan görünen “şımarık İrem”e ters bu aslında?- O kadar şımarık değilim ki. Argo kullanmam ve nefret ettiğim kalıplara karşı çıkmam beni öyle gösterdi sanırım. Zaten hep bir maskulenlik vardı bende. Ama şuraya hoşlandığım biri girsin. Tanıyamazsın beni.◊ Nasıl oluyorsun, anlatsana biraz?- O kaşım bir kalkar. Küfürün k’sini duyamazsın. Bir hoşlanmam yeter. Kim olursa olsun 10 günde âşık ederim kendime. Kafaya takmam yeterli.◊ Planlı programlı gidiyorsun yani?- Hayatım proje üzerine kurulu benim. Kimse benim için savaşmadı. Hep ben savaştım ve kazandım. ◊ Hedefi belirledin, sonra?- Ben sapyoseksüelim. Zekaya takığım. İlk olarak tip ilgi çekiyor tabii. Ama içi boşsa tenekenin, hemen yoluma devam ediyorum. Ahmet, Mehmet benim kuramadığım bir cümleyi mi kurdu, benim yapamadığım bir espriyi mi yaptı, ipler kopuyor bende. Kıskançlıkla karışık bir hayranlık başlıyor hemen. ◊ Hep böyle miydin? Sonradan mı oldu?- Eskiden de böyleydim. Ben bunu yaparken “Titanik” filmi çıkmıştı. Okulumuzda Leonardo DiCaprio’nun ikizi vardı. Ben korkunç bir kaş, burun ve çarpık çurpuk dişlerle o güzelim kızların arasından sıyrılıp, Leonardo’yu kendime âşık ettim. ◊ Nasıl yani? Biraz ipucu ver de röportajı okuyan kızlara bir faydamız olsun...- Öyle olmuyor hemen. Nabza göre şerbet ve büyük bir araştırma gerekiyor. Herkese başka formül. Hangi müziği dinler, nerelere gider, kadında nelerden hoşlanır, burcu nedir, hepsini araştırıp ona göre davranmak lazım. Ben insanların ilişkilerde 3 ayda yaşadıklarını 1 haftaya sığdırıyorum. Kahve içmeye dünyanın bir ucuna götürüyorum mesela. O adam gitsin başka birinde bu yaşadıklarını bulabilsin bakalım, çok zor.
/

◊ İşkolikliğin ekibine nasıl yansıyor? Rahat bırakmıyorsundur onları da...- Ekip sabah ben uyandığımda uyanmazsa deliriyorum. Geçen bakkalı aradım, 4 kilo hıyar yolladım. Çalın kapıyı uyandırın dedim. Açmazsa kırın kapıyı dedim. Çalıştıklarımı yiyorum resmen. Konsere gittiğim yerleri de deli gibi araştırıyorum. En son Konya’ya gittim. Mevlana’ya gittim. Dua ettim. İnsanlar fotoğraf çektirmek istiyor tabii. En son dayanamadım, “Allah’la bir baş başa bırakmadınız” dedim. Ulu Cami’de dua ettiğimde de ağlamıştım mutluluktan. Bunlar önümüze seriliyor, umarım hak ediyoruzdur.◊ Cimri misin?- Cimri değilim, gizli kahraman olmayı seviyorum. Dekont göstermeyi sevmem ama sayemde hayatlar değişince mutlu oluyorum. Bir evim yok mesela. İşime ve gizli kahramanlıklara harcıyorum. En son klibe 200 bin lira verdim. Bir öncekini 100 bin liraya çekmiştim. Paranın değeri yok gözümde.◊ Sektördeki algın konusunda mutsuzlukların var mı?- Bu sektöre girdiğinde insana belli sıfatları yapıştırıveriyorlar. Bana “sonradan görme” dediler mesela. Ben paranın içine doğdum oysa. Babam hiçbir şeyimi eksik etmedi. Ama hayatta hep işaretlere inanırım.◊ Evim yok dedin... Para biriktirme dürtüsü, gelecek kaygısı da mı yok sende?- Yok. Annem “Durumlar kötü, kenara para koy, ev al” diyor. Ona “Senin evinde odam yok mu, döner oraya gelirim” diyorum. Ben gezmeyi, harcamayı tercih ediyorum. İşime de harcıyorum, bir ton para gidiyor. Şarkıya, aranjeye, fotoğraf çekimine, klibe, her şeye harcıyorum. Sıkıldıkça gidiyorum bir yerimi yaptırıyorum, ona da harcıyorum.
Haberin Devamı
Haberin Devamı
/

◊ Ameliyatlardan korkmuyor musun?- Ne korkacağım, uçaktan atlamış kadınım ben. Üç kere burun ameliyatı oldum. Bir ameliyatım Gülşen’in çocuğuna denk geldi. Doğukan geldi “Mustafa Ceceli burada” diye. “E ben söylemedim ki” diyorum. Sonra “Demet Akalın geldi” diyorlar. Kimseye söylememişim, herkes hastanede. Meğerse Gülşen doğum yapmış aynı gün aynı hastanede. Benim kısmete bak.◊ “Dolardan kaçtım Beşiktaş’a taşındım” demişsin, dolarla mı ödüyordun kiranı?- Evet, kiram dolar üzerindendi. 4 senede 10 ev değiştirdim. Duramıyorum çünkü. O evi bir kişiyle, bir olayla özdeşleştiriyorum. Bir kişiyle üç ev değiştirdiğim de oldu. Cihangir’de başıma gelmeyen kalmadı mesela. Orada ölüyordum, orada kafayı üşüttüm, orada yalnız kaldım, orada kaybettim sevdiklerimi. O yüzden giderken eve sövdüm. Evin ne günahı varsa artık. Ama aslında sorun evler değil, sorun benim. Eskiden kıyafetleri de gönderirdim. Ama artık değişmem ve kendimle, bedenimle barışmam lazım.◊ Yine de sorayım, sırada bir estetik ameliyat daha var mı?- Popomu yaptırsam mı diyorum ama sonra duruyorum. Donlar satılıyor yeni. Onlarla idare ederim. Arada botoks yaptırıyorum, mimiklerim nedeniyle sahne fotoğraflarım rezalet çıkıyordu, kaşlar horon tepiyor. Şimdi botoksla sabitledim onları. Küçük Hüsamettin olmaktan kurtuldum. Estetik de yaptırıyorum, fotoşop da. Gizleyecek bir şey yok.
/

◊ Erkekte slip mayo muhabbetine yorumun var m? Güzel duruyor mu sence?- O ne Allah aşkına. Mal beyanı. Ben erkekte şort mayo seviyorum. Herkesin kendi tercihi ama... Erkek olsam çok yanayım diye slip mayo giyebilirdim.◊ Edis’e evlenme teklifin hâlâ geçerli mi?- Tabii ki. Edis ilk “Benim Ol” şarkısını çıkardığında dinledim ve tweet attım “Bir bu eksikti başımıza” diye. “Buna sus da denmez, kendi yazıyor şarkılarını” dedim. Basın danışmanı arayıp da bulamadığımız PR’ı yaptınız dedi, teşekkür etti. “Bana ne onun PR’ından, kıskandım, genç, sesi de güzel” dedim. Ondan sonra arkadaş olduk Edis’le. Bu son albümle beraber bir şey oldu Edis’e. Sahnede yarattığı aura beni de çok etkiledi. Değme starlara da ne oluyor dedirten o havası zaten... Geçen havaalanında karşılaştık, “Yapma şu teklifi sürekli, ciddiye alacaklar” diyor.◊ Çocuk istemiyor musun?- Bir ara çok istiyordum. Biyolojik saat durumundan sanırım ama şimdi geçti. Yapamam bu tempoda zaten. Çocuğa yazık olur. Konsere gidince annem bakıyor kediye. Ama çocuk da kedi değil ki. Kedi bile özlüyor, konser dönüşünde yanıma gelince “çok yorgunum, uyanınca seveyim” oluyorum. Ne çocuğu. Ama eminim çocuğum olduğunda da kendimi tamamen ona adayacağım. Ama şimdilik şarkımdaki gibi dur yavaş İrem diyorum kendime. Daha vakti var.◊ Son olarak bir bayram mesajı alalım senden?- Sevgini göstermen için başına korkunç bir şey gelmesine gerek yok. Gidin vakit kaybetmeden, “Seni seviyorum” deyin. Sizi yetiştiren insanlara vakit ayırın, gerekirse yaratın ve “Seni seviyorum” deyin, ertelemeyin.