"BUNUN HUKUKİ HESABINI VERMELİ"
Senih Özay'ın avukatı Murat Fatih Ülkü ise "Siri uygulamasını taşıyan telefonların sahibi firma, uygulamanın sadece 'Hey Siri' tetiklemesiyle devreye girdiğini, onun dışında uyuyan bir uygulama olduğunu söyledi. Ama özellikle Amerika Birleşik Devletleri'nde, 'Hey Siri' sözcüğünü algılayabilmesi için sürekli dinleme yapması gerektiği yönündeki kuşkular üzerine hukuki süreç var. Bu süreç belli bir aşama kaydetti. Bu dava sürecinde Apple; yaptığı açıklamalarda örtülü olarak bu dinlemenin yapıldığını kabul etti. Nitekim Amerika'da dava öncesi süreçte bir anlaşma protokolü mahkemeye sunuldu. Siri uygulamasının bulunduğu telefonların sahibi firma, 95 milyon dolarlık bir fon ayırarak, Amerika Birleşik Devletleri'nde başvuran kullanıcılara belli bir miktar manevi tazminat ödemeyi kabul etti. Biz de düşündük ki Türkiye Cumhuriyeti'ndeki yurttaşların hakları, temel hak ve özgürlükleri, özel hayatın gizliliği ilkesi en az Amerika Birleşik Devletleri'ndeki yurttaşlar kadar kıymetli olduğuna göre bunun hukuki hesabını vermeli diye düşündük. Bunun üzerine bu başvuruyu yaptık" dedi.
"BİZİM AÇIMIZDAN ANAYASA MAHKEMESİ'NE KADAR DA TAŞINABİLİR"
Murat Fatih Ülkü, "Müvekkilim Senih Özay adına ikamet ettiği ilçe olan Konak Kaymakamlığı Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı'na bir başvuru yaptık. Ve bir manevi tazminat talebinde bulunduk. Telefondaki uygulamanın kişinin kendisinden izinsiz dinleme yaptığını belirttik. Şimdi heyet, olumlu veya olumsuz bir karar verecek. Olumsuz verirse biz, olumlu karar verirse de muhtemelen firma konuyu tüketici mahkemesine taşıyacak. Bu davalardaki hukuksal süreç böyle. Bizim açımızdan Anayasa Mahkemesi'ne kadar da taşınabilir" diye konuştu