Rüştü Onur Atilla, 2014'te dünyaevine girdiği ve bu yıl haziran ayında boşandığı iki çocuğunun annesi Sinem Ayyıldız'ı aldattığı iddiaları hakkında şu açıklamayı yapmıştı:
“Sinem Ayyıldız hayatımdaki en değerli iki varlığımın, çocuklarımın annesidir. Kendisi hakkında burada konuşmam. Bana yöneltilen suçlamalara karşılık vermem. Zaman geçtikçe daha sağduyulu olacağına inanmak istiyorum. Asılsız ithamlar devam ettiği takdirde mahkemeler huzurunda, adalete güvenerek hakkımı arayacağım, umarım gerekmez.
Ocak ayında evden ayrıldım ve 6 ay içinde boşandık. Anlaşmalı olarak boşandık. Karşı taraf istemese anlaşmalı boşanılabilir mi? Hayır. Birlikte imza attık ve boşandık. Sebebi, sebepleri bizim mahremimizdir. Ben eski eşimin ailesine de sorumluyum, çocuklarıma da. Benim için hiç ama hiç kolay olmadı çocuklarımdan ayrılmak. Zayıfladım diye yuvamı yıkacak karakterde olmadığımı biliyorum. Ne mutlu ki ben kendimi biliyorum, vicdanım çok rahat.
Mahremimizi bu mecralarda meze etmem. Biz eski eşimle yıprandık, yorulduk, birbirimizi mutsuz etmeye başladık, tartışma ve kavga ortamında çocuklarımızı büyütmek istemedik. Boşanmamak için tek taraflı çabalandıysa da henüz evliyken şartları güzelleştirmek için de ben çok çabaladım. Olmadı... Daha iyi bir baba olabilmek için kendi hayatımı kurmam gerekti. İlk adımı ben attım, evden ayrıldım ve boşandık. Zamanında akbilimi dolduran eski eşime en iyi şartları sağlayarak ayrıldım. Şükür kimseye muhtaç değiller, olmayacaklar.
Nez benim sevgilimdir. Biz çok kısa zaman önce bir ilişkiye başladık. Çok mutlu ve heyecanlıyız. Bu zor süreç bizim umarım ilk ve son sınavımız olur. Birbirimize tutunduk ve sığındık.
Nez'in evliliğimin bitmesiyle hiçbir ilgisi yoktur. Evlilik bitirecek yapıda bir insanı hayatıma katamam zaten. Tekrarlıyorum benim çocuklarım var, ailem var, iş arkadaşlarım ve sorumluluklarım var, eski eşime bir saygım var. Hayatın cilvesi işte biz birbirimize böyle bir zamanda denk geldik. Boşanacağımı dahi davaya on gün kala öğrenen bir insandan söz ediyorum. Yirmi beş yılda namusuyla kariyerini inşa etmiş bir kadının, asla böyle konularla gündeme gelmeyen bir sanatçının, meslektaşımın, sevdiğim insanın, sevgili Nez'in linç edilmesine izin vermem. Ortada bir ihanet yok. Bunun aksini ispat edebilecek en ufak bir delil ya da tanık bulunamayacağı gibi, bizim tanışmamızın 28 Mayıs'ta olduğunu ve ilişkimizin ben boşandıktan sonra başladığını ispatlayabileceğimiz pek çok delil vardır.
Velhasıl, Nez ve ben masumuz. Öte yandan herkes istediği hayatı yaşayabilir. Yeni ilişkiler kurabilir, belki de kurmuştur... Biz tanınmış insanlar olduğumuz ve mutluluğumuzu başka insanlardan önce kendimiz paylaştığımız için günah keçisi ilan edildik. Eski eşime de mutluluklar diliyorum. Canı gönülden diliyorum. Bazen de medyatik olmamak iyidir dedirtti bu son günler bana. Yaşayan yaşıyor, ama biz mutlu olmak isteyince? Bakın neler oluyor... çok üzücü. Artık benim tarafımdan bu konuyla ilgili bir açıklama gelmeyecek. Çocuklarım için susuyorum. Sevginin kazanması dileğimle."