Eurovision tarihine adını yazdıran Şebnem Paker yıllar sonra ortaya çıktı! İşte son hali

1997 yılında katıldığı Eurovision Müzik Yarışması'nda üçüncülük elde ederek tüm ülkede büyük şöhrete kavuşan Şebnem Paker'in son hali dikkat çekti. Güzelliğinden hiçbir şey kaybetmeyen şarkıcı, şimdilerde gözlerden uzak bir hayat yaşıyor.Şebnem Paker Türkiye'ye Eurovision Şarkı Yarışması'nda ilk büyük derecesini kazandırmıştı. Grup Etnik ile birlikte Dinle adlı Türkçe sözlü şarkı ile 1997 yılında ülkemizi temsil eden Şebnem Paker, bu şarkı ile Birleşik Krallık ve İrlanda'nın ardından 3. gelerek ülkemize o zamana kadar ki en büyük derecesini kazandırmıştı. Ekran önünden uzaklaşan ve daha sakin bir hayat sürdürmeyi tercih eden Şebnem Paker, son hali ile dikkat çekti. Artık müzik öğretmenliği yapan Şebnem Paker, geçtiğimiz aylarda 'Dünden Bugüne Eurovision' konseptiyle düzenlenen etkinlikte Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda sahne aldı. Evlenen ve iki kız çocuğu annesi olan Paker, sosyal medyada da aktif paylaşımlarda bulunuyor. Şebnem Pakeradı sanı müzik camiasında henüz hiç duyulmadan Eurovisionun sadece bir müzik yarışması olarak değerlendirilmediği o kritik dönemde büyük bir başarıya imza attı. Siyah mini elbisesi ve son derece etkileyici olan sesi ile; Türkçe sözlü şarkısı Dinleyi seslendiren sanatçı; 1997 yılında Eurovisionda üçüncü oldu ve Türkiyenin o zamana kadarki en büyük Eurovision başarısını elde etti. Dinleyi kendisinin söyleyeceği netleştiği zaman tılsımını en başında hissettiğini aktaran müzisyen, Finaller için iki ayrı parça seslendirmiştim, ben diğer parçaya daha çok yükselmiştim ama Dinle finale kaldı. Birinci olmak çok şaşırtmıştı beni. Çünkü alışık olduğumuz Eurovision şarkılarından çok farklıydı, insanların kabullenebileceğini düşünmemiştim açıkçası sözleriyle şarkının seçilme sürecini aktarmıştı. Şarkının Avrupadaki provalarında dinleyenler tarafından çok beğenildiğini ifade eden Paker, Yerel motifler barındıran bir şarkının bu kadar beğenilmesi olağanüstü şaşırttı beni. Ama Dubline gittiğimiz zaman provalarda şunu hissettim: Avrupanın her yerinden fanatikler dolduruyorlar salonu, sanki yarışmadaymışsınız gibi prova yapıyorsunuz. Sahneden indiğimde, Acayip bir şeyler oluyor dedim. Çünkü daha ilk duydukları anda tempo tutmaya başladılar. Ve o hafta boyunca sokakta yürürken star gibiydik, fanatikler tanıyorlardı. O zaman, Dinle bir şey yapacak diye düşündüm. Yoksa stüdyo aşamasında hiç anlamamıştım diye konuşmuştu.