Aslında benim Kerimcan’ı ikna etmem sürdü yoksa ben bavulu alıp çoktan gelirdim. Yaylalara çıkıyoruz, kendi sebzemizi meyvemizi buradaki çiftçi abilerden alıyoruz. Bugün ne pişirelimden önce tarlaya gidip toplamamız gerekiyor. Çocuğumu alıp Beyoğlu'na gitmektense, derme çatma bir köyde bir kırık sandalyede oturmak beni daha çok mutlu ediyor açıkçası. İstanbul’a küskün değilim ama çocuklarım için burası daha iyi. Urla’da yeni bir mesleğe adım atacağının sinyalini veren Doğa Rutkay sözlerini şu şekilde bitirdi, “Beni en rahatlatan yemek dondurma. Urla’da maalesef güzel dondurmacı yok. O işe girmeyi düşünüyorum. Çok güzel dondurma yapıyorum. Kendime biri yan kol meslek düşünüyorum. İyi dondurmacılar beni arasın.”