◊ Yola çıkmak, yolda olmak... Sana neler hissettiriyor?
- Özgürlük ve yenilenme! Özellikle ilk kez gittiğim yerlerde her seferinde farklı bir hayata uyanıyormuşum gibi hissediyorum.◊ Yolda neler öğrendin? Nelerden vazgeçtin? Hayatından neyi çıkardın ve neyi hayatına ekledin?- Yolculuklarda tanıştığım insanların hayatlarına şahitlik ettikçe hoşgörüyü ve hayatın çeşitliliğini daha çok fark ettim. Beni üzmüş olan şeylerden vazgeçtiğimi gördüm. Hayatımdan gereksiz yükleri çıkardım ve farklı bakış açıları ekledim. En güzel kısmı da şu: Yeni mutluluklar ve mutlu edecek sebepler ekledim.
◊ Gezen tozanı seven/anlayan bir kültürden gelmiyoruz. Hayata “Çalışmak, mal mülk edinmek ve emeklilik” üçgeninde bakan bir kültürün çocuklarıyız. Hepimiz az çok böyle yargılarla yetiştik. Ama son dönemde bakış açıları değişmeye başladı. Hatta buna Instagram’ın da katkısı oldu sanki. Ne dersin?
- Neye yatırım yapmak istediği insanın kendi tercihi. Ben kendime yatırım yapmayı tercih ettim. Ev almayı anlıyorum ama bir sürü ev alabilmek için insanın bu deneyimden vazgeçmesini pek anlayamıyorum.Dediğim gibi, her şey tercih meselesi. Aslında benim ailem de bana öyle öğretmedi. Çünkü onlar da öyle öğrenmemiş. Biz bir ‘yerli’ değiliz. Dedelerimin bir konağı ya da köyü yok. Herkes başka ülkede, başka şehirde doğmuş. Hayat kurduğu yer onun evi olmuş. Anne tarafımda annesiyle aynı şehirde doğan bile yok.Annem İzmir doğumlu, anneannem İstanbul, onun annesi Selanik, onun annesi başka yerden gelmiş. Babam zaten Bulgaristan doğumlu. ‘Hiçbir yerli’ olmama hali sınırlı mülkiyet duygusunu destekleyip besliyor.Evet, dediğin gibi Instagram’ın katkısı oldu. Amaç biraz değişmiş olabilir ama bu bile hep aynı yerde olmaktan iyidir.