Burak Hakkı köy hayatını anlattı: Oğluma bir şey bırakmak istedim

Hülya Koçyiğit'in sunduğu 'Film Gibi Hayatlar' programına konuk olan Burak Hakkı, babalığın hayatını çok olumlu etkilediğini söyledi: Arkadaşlarımdan tutun da uyku saatlerime kadar her şey değişti. Oğlu doğduktan sonra tarıma merak saran 49 yaşındaki oyuncu, değişen hayatını ve Gelibolu'daki yatırımını da anlattı.Burak Hakkı, TRT2de Film Gibi Hayatlar programına konuk oldu. 2012de boşandığı Sema Şimşekten Rüzgar adında 13 yaşında bir oğlu bulunan Hakkı Baba olmak, bana çok büyük sorumluluklar yükledi. Oğlum olduktan sonra arkadaşlarımdan tutun da uyku saatlerime kadar her şey değişti. Kocaman bir delikanlı oldu dedi. Çanakkale-Geliboluda kurduğu çiftlik ile ilgili de konuşan Hakkı Oğluma bir şey bırakmak istedim. Böyle bir yatırım yaptım dedi. Burak Hakkı, Basketbolu bırakmasaydı şu an nasıl bir hayatın olurdu? sorusuna, Çok merak ediyorum aslında. Hiçbir şeyden pişman değilim, şu anki konumumdan dolayı iyi ki oyuncu olmuşum, iyi ki modellik yapmışım diyorum. Ama tabi ki basketbolu çok büyük bir keyifle oynuyordum. Mecbur kaldım bırakmaya. Açıkçası her şeyi bir anda yapmanız imkansız cevabını verdi. Babalığın hayatını çok olumlu etkilediğini ifade eden Burak Hakkı, Baba olmak, çok büyük sorumluluklar yükledi. Hayata bakışımı değiştirdi. Oğlum olduktan sonra arkadaşlarımdan tutun da uyku saatlerime kadar her şey değişti. Ve şu anda 13 yaşında kocaman delikanlı oluyor. Bu çok gurur verici bir şey dedi. Geliboluda aldığı topraklarla ilgili konuşan Burak Hakkı, Oğlum doğduğunda ona bir şey bırakmak istedim açıkçası. Böyle bir yatırım yaptım, sonra ağaçları diktim. Bu arada ilaç atmıyorum, bakır atıyorum. Bakır da sağlıklı bir şey. Ben zehirli, fungosit ya da zehirli şeyler kullanmıyorum açıklamasını yaptı.Hibrit asla kullanmıyorum. Bu konular o kadar önemli konular ki... Toprakla uğraşmak ayrı bir zevk veriyor insana. Ben hep söylüyorum benim orada küçük dertlerim var ama küçük. Büyük işlerim var çok büyük...Toprak sizin ne kadar çaresiz olduğunuzu gösterdiği kadar aslında Allahın ve doğanın ne kadar muazzam olduğunu da gösteriyor. Günümüzde olduğu gibi ama biz burada iş temposundan kaçırıyoruz. Hazır almaktan ha bire zehirliyoruz kendimizi.