Sinemanın sarsıcı (deprem) filmleri

17 Ağustos depremi 1999 sabahı, yerel saatle 03:02'de gerçekleşen 17 Ağustos 1999 depreminin yaraları hala tam olarak kapanmadı. Asla gözardı etmememiz gereken bir güç ile karşı karşıya olduğumuz yadsınamaz bir gerçek. İşte doğanın gücünü konu edinmiş filmlerLos Angelesta o güne kadar hiç fark edilmemiş bir yanardağ aktif hale gelir. Bu tip bir felakete hiç hazır olmayan Amerikan kozmopoliti, savunmasız ve telaşlı bir halde yapayalnız kalır. Volkanın etkisi tüm şehri tehdit etmektedir. Los Angeles Doğal Afetler bürosunun şefi olan Mike Roark, çevresindeki insanların destekleriyle bu büyük felaketin etkilerini azaltmak zorundadır. Döneminin en yüksek bütçeli filmlerinden biri olan Volcanonun başrollerinde Tommy Lee Jones ve Anne Heche var. Filmin yönetmen koltuğunda ise aynı zamanda The Bodyguardın da yönetmeni olan Mick Jackson oturuyor. California'da yaşanan ve Batı Kıyı Şeridi'nin tamamını etkileyen büyük çaplı bir deprem faciasının ardından yaşanan arama kurtarma sürecinde, itfaiye eri Tom'un yaşadıklarını ön plana alan film, genç adamın duygusal hayatı ile sorumluluklarını dengede tutma çabasına odaklanıyor. Dwayne Johnson'ın başrolünde oynadığı filmin yönetmeni Brad Peyton Doğu Yücel'in senaryosunu kaleme aldığı Türk yapımı Küçük Kıyamet insanın doğal afetler karşısındaki perişan halini yakın plana alan bir film olarak dikkat çekiyor. Son yıllarda daha fazla konuşulan büyük İstanbul depremi ve konu etrafındaki felaket senaryoları toplumsal bir depresyona sebebiyet vermiştir. Bu sarsıntılar, annesini depremde kaybeden Bilge için de katlanılmaz bir durum teşkil eder. Olması beklenen büyük depremin paranoyasını sürekli üzerinde hisseden Bilge, artık bu şehirde daha fazla yaşayamayacağına karar verir. Doğal afet konusunda oldukça hazırlıklı olan Amerika, hiç beklemediği şekilde büyük bir depremle karşı karşıya gelir. Bu depremden sonra Amerika kıtası çatlamış ve adeta ikiye ayrılmıştır. Üniversitede profesör olan Dr. Amy Lane bu depremin hiçte bir doğal afet olmadığına kanaat getirir ve araştırmaya koyulur. Ne yaparsanız yapın, arkanıza bakmayın! Önceden hiçbir uyarı gelmeden, gündüz geceye dönüşüyor. Hava yanmaya başlıyor ve katı yeryüzü sıcaktan bembeyaz, erimiş korkunun ortaya çıkmasına izin veriyor. Pierce Brosnan, devlet için çalışan bir jeoloji uzmanını; Linda Hamilton ise Dante Dağı'nın eteklerine kurulan ve örnek bir kasaba olarak çeşitli ödüller alan küçük bir kasabanın belediye başkanı rolünde. Ama bu sessiz ve şirin kasaba uzun süre böyle kalmayacak! Dünyanın çeşitli yerlerinde sebebi açıklanamayan felaketler meydana gelmesi üzerine arkasındaki sırrı çözmek için bilim adamlarından olusan bir ekip kurulur.Yapılan araştırmalar sonucu hiçte iç açıcı değildir.Dünya merkezindeki çekirdeğin dönüşü durmuştur ve bir şeyler yapılmazsa yer yüzündeki her şey yok olacaktır.Akademi Ödüllü Hillary Swank başrolde , Yardımcı rollerde ise Delroy Lindo, Emmy Ödüllü Stanley Tucci ve Akademi Ödölü adayı Alfre Woodard film kadrosunda. Amerika 10.5 şiddetindeki depremle karşı karşıya! Seattleda yaşanan deprem, Californiada da hissedilir. Bilim adamları yaptıkları araştırmalarda, yakında 10.5 şiddetine varan bir depremin olacağını söylerler. Amerika Birleşik Devletleri Başkanı, Dr. Samantha Hillden milyonlarca insanın ölümünü engelleyecek bir plan yapmasını ister. New Yorkta meydana gelen korkunç deprem, gökdelenleri yıkmış, Özgürlük Heykeli düşmüş, beton binalar un ufak olmuş ve dört ailenin hayatını ebediyen değiştirmiştir. Pek çok farklı insan, farklı yerlerde, yıkıntılar arasında kalmıştır. Film, büyük bir depremden sonra yaşanan dramı resmediyor.