Nasipsiz heykellerin filmlere konu olan trajedileri
Türkiye bir heykelin yıkılmasını konuşurken dünyanın pek çok ülkesinde de buna benzer olaylar gerçekleşti. Tarih özellikle "rejimler değiştikçe" heykellerin de bundan nasibini aldığını gösteriyor. İşte filmlere de konu olan o heykeller ve trajik öyküleri...
Theo Angelopoulos'un çok ödüllü filmi "Ulis'in Bakışı"nda Lenin heykeli Tuna Nehri'nde bir geminin güvertesinde usul usul ilerlerken görülüyor. 1995 yılında çekilen film yeni dağılan Sovyetler Birliği'ne gönderme yapıyor ve Lenin'in Balkanları terkedişini bu şekilde sembolize ediyordu.
O filmden 8 yıl sonra çekilen bir başka filmin adı ise "Elveda Lenin"... Berlin Duvarı'nın yıkılmasından 15 yıl sonra 2003'te vizyona giren bu filmde Lenin bu kez Doğu Almanya'yı terk ediyordu. Heykel bir helikopterin kanatları altında Avrupa'ya veda ediyordu...
Dünyanın yüreğini en çok acıtanlar olaylardan biri de Afganistan'da yaşanmıştı. Afganistan'da yönetime gelen Taliban "Bunlar put" diyerek Dünya Kültür Mirası listesine alınmış en eski Buda heykelini yerle bir ettirmişti. Bununla da yetinmeyen Taliban, Kabil Ulusal Müzesi'ni de dağıtmıştı.
2003'te Irak'ta Saddam'ın heykeli bir yandan terliklerle dövülürken bir yandan da halatlarla çekilerek devrilmişti. Dünya televizyonları bu olayı "Irak halkının Saddam'a olan nefretinin dışavurumu" şeklinde lanse etmişti. Ancak heykeli devirenlerin Amerikan askerlerinin cesaretlendirmesiyle heykeli yıktıkları sonradan ortaya çıkmıştı. Öyle ki gerekli malzemeler Amerikan Ordusu tarafından sağlanmıştı.
Büyük bir değişim geçiren Ortadoğu'da ise olaylarla birlikte heykeller de yeniden gündeme geldi.
Bahreyn'de körfezin deniz altı zenginliğini simgeleyen İnci heykeli meydandan askerler tarafından kaldırıldı. İnci Meydanı Bahreyn'deki olayların merkeziydi.
Libya'da ise devlet televizyonu Kaddafi'nin direniş çağrılarında altın renkli dev bir elin Amerikan jetini sıkarak parçalamasını sembolize eden heykeli kullanarak verilen mesaja destek sağlıyor.