hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    "Hangi İnsan Hakları"nda bugün

    Hangi İnsan Haklarında bugün
    expand

    DOCUMENTARİST'in düzenlediği "Hangi İnsan Hakları?" Film Festivali, her yıl olduğu gibi bu yıl da zengin bir program sunmaya devam ediyor.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Festivalde bugün gösterilecek filmler şöyle:

    SALT BEYOĞLU

    15:00

    Hiçbir Karanlık Unutturamaz
    - (Yönetmen: Hüseyin Karabey)

    Hrant Dink'in cenazesinde öfkeli kalabalığa eşine yazdığı mektubu okuyan Rakel Dink aslında tarihe iz bırakan bir konuşma yapmıştı.



    Film animatif öyküleme ile bu konuşmayı bizlere tekrar hatırlatıyor.

    Laiklik... İnşallah!
    - (Yönetmen: Nadia El Fani)

    Ağustos 2010: Ramazan ortasında Ben Ali yönetimindeki Tunus.

    Sansürün zorlayıcılığına rağmen Nadia El Fani görünürde vicdan özgürlüğü ilkesine açık İslam'la liberal bir ilişkisi olan bir ülkeyi kameraya alıyor.

    3 ay sonra ise Nadie Tunus'ta baş gösteren devrimin ortasındadır. Arap Dünyası radikal bir değişimin içine girerken, isyan rüzgarını başlatan Tunus bir kez daha dine olan yaklaşımıyla 'laboratuar ülke' konumundadır.

    Bu sefer Müslüman bir ülke laik bir anayasadan yana seçimini yaparsa ne olur?

    17:00

    Minik Sesler
    - (Yönetmen: Jairo Eduardo Carrillo)

    'Minik Sesler' Kolombiya'da şiddet ve karmaşanın içinde büyüyen yaşları 8 ve 13 arasında değişen evsiz çocukların konuşma ve çizimlerine dayanan bir animasyon belgeseldir.

    Ayrıca konuşmalar çocukların kendi gerçekliklerini nasıl algıladıklarını gösterirken, hikâyeler çocukların çizimleri üzerinden resmedilip canlandırılıyor.

    19:00


    Çocuk Gelinler
    - (Yönetmen: Onat Esenman)

    Yerküre üzerinde her yıl binlerce kız çocuk, rızaları dışında ve çoğu kez para karşılığı yaşça kendilerinden büyük erkeklerle evlendiriliyor. Büyümeye fırsat bulamadan "gelin" olan bu çocuklar; eğitimden uzaklaşıyor, yoksullaşıyor, fiziksel ve ruhsal hastalıklara yakalanıyor.

    Uçan Süpürge Kadın İletişim ve Araştırma Derneği'nin Türkiye genelinde 54 ilde yürüttüğü "Çocuk Gelinler" projesinin ürünü olarak ortaya çıkan bu filmin, ilk gösterimi Hangi İnsan Hakları? Film Festivali kapsamında yapılıyor.

    Diyarbekir'e Giden Yol - (Yönetmen: Zaradasht Ahmed)

    Kürtler arasında çok ünlü bir müzisyen ve halk kahramanı olduğunu pek az insanın bildiği İsveç Gavle'de bir eş ve baba olarak Ciwan'ın sakin bir hayatı vardır. Türkiye hükümeti Kürtlere 'Newroz'u (yeni gün) kutlama izni verince, Ciwan Diyarbekir'e davet edilir. Onu sahne önünde bir milyona yakın insan heyecanla beklemektedir.

    Yıllarca devletin kara listesinde olan bu büyük müzisyenin seslendirdiği 'Diyarbekir' şarkısını uzun bekleyişten sonra nihayet duyabileceklerdir. Onun için ise kendi halkından insanlarla buluşup anadilinde konuşmak olağanüstü bir durumdur. Müziği milyonlarca Kürt'ün hayallerinin sesi olurken, aynı müzik onu hala sürgünde tutmaktadır.

    DUTCH CHAPEL


    16:00

    Bitmemiş İtalya - (Yönetmen: Benoit Felici)

    "Bitmemiş binalar olabilecek olanın güzelliğini taşır. Henüz orada olmayanın. Bir gün orada olabilecek olanın." (Marc Augé'nin "Le temps en ruines"inden esinlenilmiştir)

    İtalya, yıkıntılar ülkesi: Bitmemiş olana hücum, İkinci Dünya Savaşı'nın sonundan bugüne İtalya'nın en ünlü mimari üslubu. Mükemmellikle hiçlik arasında gidip gelen, inşaat sırasında yarıda bırakılmış, daha kullanılmadan harabeye dönüşmüş binalar İtalyan mimarisinin önemli bir bölümünü oluşturur.

    İzleyicisi olmayan stadyumlar, hastasız hastaneler, 50 yıl geçmesine rağmen açılışını yapamamış tiyatrolar.

    Grace, Milly, Lucy.... Çocuk Askerler
    - (Yönetmen: Raymonde Provencher)

    Ugandalı asi birlikler tarafından kaçırılıp öldürmek üzere eğitilen kızların bilinmeyen trajedisi.

    Serbest kaldıktan sonra yaşamlarını yeni baştan kurmak zorunda olan Grace, Milly ve Lucy'nin zorlu geçmişlerine bir yolculuk. Ortak mücadelenin birleştirdiği üç kadın, onlara yaşatılan dehşet olayları anlatıyor.

    18:00

    Maraton Çocuk
    - (Yönetmen: Gemma Atwal)

    Gemma Atwal'ın canlı epik hikâyesi, efsanevi bir judo antrenörü ve Doğu Hindistan'ın Orissa eyaletinin varoşlarındaki çocukların gönderildiği yetimhanenin idarecisi olan Biranchi Das'ın yoksulluktan kurtardığı 4 yaşındaki Budhia'yı izliyor.

    Budhia'nın uzun mesafe koşuda inanılmaz bir yeteneği olduğu ortaya çıkınca, Branchi onun bu yeteneğini geliştirmesine yardım eder. Onu yoksulların ve hatta tüm Hindistan'ın halk kahramanı ilan eder.

    Fakat altın çocuk Budhia'nın dört yaşında katıldığı 65 km'lik dünya rekoru koşusunda gücü tükenince bakışlar guru ve öğrencisine çevrilir. Kısa zamanda ikisi de medya tartışmalarının ve politik skandalların içine girerler.

    20:00

    Just Kids-II -
    (6 kısa film)

    "Just Kids", geçen sene festivalde sunulan "Çocuk Hakları" serisinin devamı niteliğinde...

    Yeni seride, "Just Kids" çocuk yaştaki veya ilk gençlik çağındakilerin haklarını öne çıkarıyor. Bu altı kısa filmde, Türkiye dahil beş ayrı Avrupa ülkesinde yaşayan ve hakları baskı altında tutulan çocukların sesine kulak veriliyor.

    Damında Şahan: Güler Zere - (Yönetmen: Oya Aslan)

    İktidar, hapishanede yakalandığı damak kanseri için ona zamanında dışarıda tedavi hakkı tanımadı. Oluşan kamuoyu baskısı ve vicdanı sonrasında iş işten geçtikten sonra özgürlüğüne kavuştu. '' (...) Bana dışarıda ölme özgürlüğü verdiler'' demişti.

    Devrimci bir vakarla aramızdan ayrıldı. Güler, gözleri, saçtığı yıldızlarıyla tarihe ismini yazdırdı. Film, Güler Zere'nin dışarıya çıkması için verilen zorlu 121 günlük mücadeleyi konu almaktadır.

    TÜTÜN DEPOSU


    16:00


    Yarını Boşver
    - (Yönetmen: Michael Collins)

    Temmuz 1997'de, fırtınalı bir gecede iki kız kardeş ortadan kaybolur. Hem bir cinayet hikâyesini anlatan hem de Filipinler'de yaşanan yolsuzlukları açığa çıkaran Yarını Boşver, Cebu Adası'nda cinayetle suçlanan Paco Larrañaga'nın davasına yakından bakıyor.

    Film, kıdemli sahtekâr kamu görevlilerinden, rüşvetçi polislerden ve çığırından çıkan yasa ve medya sirkinden oluşan Kafkavari bir dünyayı gösteriyor. Bu samimi dram ayrıca, 10 yıldan uzun bir süredir bir genç adamı mahkûm ettirmeye çalışan ve diğer yanda onu kurtarmak için uğraşan iki öfkeli ve kederli annenin adeta efsanevi nitelikteki mücadelesine odaklanıyor.

    18:00

    Tuz, Su, Un
    - (Yönetmen: Özlem Sarıyıldız, Bettina Frese)

    Pikete: Bir grup insanın talepleri için yol kesmesi eylemine verilen ad. 90'lar Arjantin'ininin politik atmosferinde büyük kitlelerin eylem biçimi olarak ortaya çıkan pikete; genelde işsizlerden müteşekkil piketeros hareketi ile anılmaya başlanır.

    Piketeros, ana-akım medyada, çoğunlukla, maskeleri ve ellerindeki sopalarıyla, şiddet yanlısı erkekler olarak temsil edilirler. Tuz, su, un; bu baskın temsil içinde adı neredeyse hiç geçmeyen ve hareketin %70'ini oluşturan kadınlara, ctd: anibal verón aşevlerine bir ziyarettir.

    Afganistan'ın Dansçı Çocukları
    - (Yönetmen: Jamie Doran)

    Batı, Güney Afganistan'daki Taliban'a karşı savaşında milyar dolarlar harcarken, Taliban iktidarda olduğu zaman yasaklanan eski bir gelenek tekrar ortaya çıktı.

    Aşırı yoksulluk içinde yaşayan 10 yaşlarındaki yüzlerce oğlan çocuğu eğlence ve seks için kullanılacaklarından habersiz yeni bir hayat vaadiyle kandırılıp sokaklardan toplanıyor. Onların adı 'Bacha Bereesh' yani 'tüysüz oğlanlar'dır.

    Afganistan'daki güçlü insanların cinsel zevkleri uğruna satılmadan önce izleyici önünde şarkı söyleyebilme ve dans edebilme becerilerine, boy ve kilolarına göre seçiliyorlar. Zengin patronlar tarafından alınıp satılan bu çocuklar korkunç sıkıntılar yaşıyor. At ya da deve gibi pazarlanıyor, dövülüyor ve tecavüze uğruyorlar. Kendileri de işin içinde olduğu için yetkililerin bu olayı sonlandırma çabaları çoğunlukla sonuç vermiyor.

    20:00


    13 Kurşun
    - (Bağlar Belediyesi Çocuklarla Sinema Atölyesi)

    "13 Kurşun" Mardin Kızıltepe'de 12 yaşındayken polis kurşunuyla ölen Uğur Kaymaz hakkındadır. Sonrasında Uğur ve babasının terörist faaliyette bulundukları iddia edilmiştir. Ama Uğur'un cansız bedeninde arkadan isabet etmiş 13 kurşun bulunmuştur.

    Babası 24 kurşunla öldürülmüştür. Belgeselin senaryosunu Bağlar Belediyesi Eğitim Destek Evi'nin sinema Atölyesine katılan yedi çocuk yazmıştır.

    Budrus
    - (Yönetmen: Julia Bacha)

    Alışılmışın dışında bir aktivist olan Ayed Morrar, köyünü İsrail'in örmekte olduğu duvarın yaratacağı yıkımdan kurtarabilmek için farklı hiziplere mensup Filistinlileri ve İsraillileri, şiddet içermeyen bir direniş için biraraya getirir. Amaçları, köyün tek geçim kaynağı olan zeytin ağaçlarının duvarın diğer tarafında kalmasını engellemektir.

    Zaferin neredeyse imkânsız göründüğü bir anda, Morrar'ın 15 yaşındaki kızı Iltezam, kadınlardan oluşan bir birlik kurar. Bölünmelerin ön plana çıktığı zamanlarda, bir araya gelmek hakkında ilham verici bir belgesel.


    Tüm film gösterimleri ücretsiz

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow