Aşık Veysel'in hayatı film oluyor
Büyük ozan Aşık Veysel'in yaşamı 41. ölüm yıldönümünde sinemaya taşınıyor. Projenin mimarı, senarist Bilal Babaoğlu "Oyuncak olarak saz elinde büyüyen, aşkı yaşam biçimi olarak seçen, yedi yaşında gözlerini kaybedip sazla birlikte "görmeye" başlayan" Aşık Veysel'in adına yakışır bir film yapmak çabasında.
Aşık Veysel’in hayatından esinlenerek kaleme alınan “Uzun İnce Yol” adlı filmin çekimleri 5 Ağustos’ta Sivas’ta başlayacak. Filmde Aşık Veysel’in torunu Yeliz Şatıroğlu da rol alıyor. Genç tiyatro oyuncusu Şatıroğlu, kendi babaannesi Gülizar'ı canlandıracak. Aşık Veysel’i kimin canlandıracağı ise sır gibi saklanıyor.
Filmin senaryosunu ve yönetmenliğini Asi, Kasaba, Genco, Aşka Sürgün gibi çok izlenen TV dizilerinin senaristlerinden Bilal Babaoğlu üstlendi. Bu film başarılı senaristin ilk uzun metrajlı sinema filmi olacak. 2015 Mart’ta gösterime girecek olan film, Kültür ve Turizm Bakanlığınca hem senaryo hem de yapım desteğine layık görüldü.
Aşık Veysel'in 41. ölüm yıldönümü olan bugün, bu detayları projenin mimarı Bilal Babaoğlu ile konuştuk.
Aşık Veysel, genç yaşlı herkesin tanıdığı, ezgileri ve derin sözleri bugün hala modern müzik içinde genç kuşağa aktarılıyor. Böylesine efsane bir halk ozanını yaşamını filme çekerken sizi en çok heyecanlandıran nedir?
Beni en çok heyecanladıran aşkı ve aşığı anlatmak. Kendi hayatımda örneğine tanık olmadığı kadar güzel, hümanizmle aşkı birlikte ve içiçe yaşanması halini Veysel'de gördüm. Aşkla, aşk acısıyla olma ve olgunlaşma, insanın kamil olma halinin en güzel örneği Veysel'de var. Onun için adı Aşık Veysel. Kendisini terk edip giden kadın için "Anılmazdı Veysel adı o sana aşık olmasa" diyecek kadar hoşgörülü, olgun ve saygılı. Ben bunu söyleyebilir miydim, sanmıyorum. Bugünün erkekleri olarak bunu iyi anlamalıyız. Her gün haberlerde yeni bir kadın cinayeti haberi okuyoruz görüyoruz. Büyük bir utanç, büyük bir acı bu. Veysel'i biliyor olsaydık onu can kulağı ile dinlemiş olsaydık bu cinayetler yaşanmazdı. "Aşk cinayeti" gibi manşetler oluyor. Aşk ve cinayet asla biraraya gelemeyecek sözcükler. Veysel bunu herkesin anlayacağı dilde sadelikte çok güzel anlatıyor. Yaşamıyla, sazıyla sözüyle. Aşk beni heyecanlandırır.
Peki projeyle ilgili sizi korkutan herhangi bir şey var mı?
Can kulağıyla dinleyen herkesin duygu dünyasında Veysel'in bir karşılığı vardır. Benim anlatacağım Veysel, herkesin duygu dünyasında karşılığı olan Veysel'in ta kendisi olamaz. Ben Veysel'den anladığımı aktarmaya çalışacağım. Bunu yaparken Veysel'in mirasına zarar vermekten korkarım. Büyük bir sorumluluk altında olduğumu biliyorum. Ama bu bir film, bir kurmaca. Veysel'in hayatının ta kendisini anlatma iddeasında asla değilim. Hayat hikayesinden esinlenerek kaleme alınmış bir senaryo olduğunu altını çizerek ifade etmek istiyorum. Bu bir belgesel değil.
Aşık Veysel külliyatıyla ilgili net bir bilgimiz var mı? Ve bu bilgimiz nereden geliyor? Kaç şarkısı vardır, kayıtları nasıl yapılmıştır? Yaşamıyla ilgili soru işaretleri var mı?
Bildiğim yaklaşık 85 adet türküsü kayda alınmış ama antolojisinde yaklaşık 180 tane şiiiri var. Çok bereketli bir aşık. Veysel 1931'de Ahmet Kutsi Tecer'in düzanlediği Aşıklar Bayramı'na katılmasıyla keşfedilmiştir. Daha sonra 1933'te Cumhuriyetin 10 yılı için yazdığı "Türkiye'nin İhyası Hazreti Gazi" şiirinin yayınlanmasıyla Türkiye'ye mal olmuştur. Sonra İstanbul Radyosunda ilk kayıdıyla tanınmıştır. Köy Enstütülerinde müzik eğitmenliği yapmıştır. Bu bilinen Veysel'dir. Bizim hikayemiz 1931'de yapılan Aşıklar Bayramı'na kadarki Veysel'dir. Bu dönemi pek fazla bilinmez. Veysel'in hikayesinin genelde Ahmet Kutsi Tecer'le başladığı anlatılır. Ben bir senarist olarak bir ozanın "mayalanma" oluşma süreciyle ilgilendim. "Kör Veysel'i Aşık Veysel yapan süreci anlamaya ve anlatmaya çalıştım. Onun kaynaklarına baktığımızda ise Alevi-bektaşi kültürü içine doğmuş olması hemen göze çarpar. Bir de "Aşıklık geleneği". Veysel aşıkların içinde doğmuş büyümüş bir insan. Ninni olarak Pir Sultan, Karacaoğlan, Yunus, Kul Abdal, Kemter, Agahi, Aşık Veli dinlemiş. Oyuncak olarak saz elinde büyümüş. Aşkı yaşam biçimi olarak seçmiş. Sivas demek saz demek türkü demek zaten. Türkü genlerine işlemiş Sivaslılar'ın. Yedi yaşında gözlerini kaybediyor ve sazla birlikte "görmeye" başlıyor. Yaklaşık iki yıldır Veysel'i araştırmaktayım. Önce senaryom Kültür Bakanlığı desteğine hak kazandı, daha sonra film yapım desteğini aldım. Veysel'in adına yakışır bir film yapmak istiyoruz. Veysel Anadolu'nun dünya kültür mirasına sunabileceği en değerli meyvelerden biridir. Onu en güzel şekilde anlatabilmek için kaliteli bir film yapmak istiyoruz. Bu nedenle kaynak arayışlarımız devam ediyor.
Aşık Veysel'in torunu, oyuncu Yeliz Şatıroğlu da filmde oynayacak, hazırlık aşamasında da filme katkısı olacak mı?
Evet Yeliz Şatıroğlu filmimizde rol alarak babaannesi Gülizar'ı canlandıracak. Gülizar Aşık Veysel'in ikinci eşi. Başından beri önce Yeliz Hanım ve aile fertleri bu projede bize çok destek oldular. Köylerine gittik bizi misafir ettiler. Onların desteği başından beri beni çok motive etti moral verdi. Aşık Veysel'in çocukları Ahmet Amca, Bahri Amca, Zöhre Hala hepsi beni aileden biri gibi sevdi, destekledi. Başından beri aileyeyle birlikte bu projeyi gerçekleştirmeyi çok önemsedim. Aşık Veysel dünyaya mal olmuş değerli bir sanatçı ama önce onların babası ve atası, herkesten çok Veysel üzerinde onlar haz sahibi ve bir film yapılacaksa önce onların onaylayacağı, kabul edeceği bir film olması önemliydi benim için. Yeliz Hanım hem bir oyuncu, sanatçı olarak hem de arkadaşım olarak başından itibaren bana çok destek oldu. Kaynaklar önerdi, ilişkiler sağladı. Veysel üzerine sohbetler ettik.
İzleyici nasıl bir filmle karşılaşacak?
Yeni kuşakları Veysel'le buluşturmayı temel amaç olarak belirledim. Bu nedenle genç izleyicinin seveceği, eğlenceli ama bir derdi olan film yapmak istedim. Bu bir aşk hikayesi, eğlenceli bir yol hikayesi, bir müzisyenin hikayesi olacak. Ailecek izlenebilecek bir film yapmak üzere yola çıktık. Çok iyi bir ekibimiz var. Aşık Veysel'le ilgili bir film yapıyoruz dediğimizde sinema sektöründen büyük destek gördük. Türk Halk müziğinin en değerli eserlerini ortaya koyan Kalan Müzik filmimizin film müziklerini yapacak. İstanbul Film Prodüksiyon (İFP) yapımcı ortağımız olacak. Veysel herkesin içini ısıtıyor. İzleyicinin de ilgi göstereceğinden eminim. Ödevimizi hakkıyla yaparsak dünyada da izlenecek bir film olacağını düşünüyorum.
Metin Erksan da kariyerine Aşık Veysel filmiyle başlamıştı, bu size ne hissettiriyor?
Türk Sineması'nın büyük Ustası Metin Erksan'ın da ilk filmi "Karanlık Dünya" (1952) Aşık Veysel biyografisidir. Bu bana doğru yolda olduğum konusunda güven veriyor. Bu iş ustayı taklit ederek öğrenilir. Bu filmle ben kendi toprağıma doğup büyüdüğüm köyüme de yolculuk yapmış olacağım. Ben de köylü/çiftçi çocuğuyum. "Köylü milletin efendisi" ise Veysel de köylünün efendisidir. Ben bir sinemacı olarak Veysel'in söylediğinin binde birini beyaz perdeye yansıtabilirsem muradıma ermiş olurum.