Şimdi de "Geceyarısı Ekspresi" balesi!
Uzun yıllar Batı'da Türkiye aleyhindeki propagandanın en önemli malzemesi olarak kullanılan Geceyarısı Ekspresi (Midnight Express) filmi şimdi de bale olarak sahneleniyor.
İngiltere’de sahnelenecek Geceyarısı Ekspresi Balesi’nin yönetmenliğini dünyaca ünlü dansçı, kareograf ve yönetmen Peter Schaufuss yapacak.
Başrolünde ise İngiltere Kraliyet Balesi’nin adından sıkça söz ettiren genç yıldızı Sergei Polunin oynayacak.
Balede de yine filmde kullanılan ve ödül kazanan müzikler kullanılacak.
Bale kritikleri şimdiden Geceyarısı Ekspresi Balesi’ni yönetmen Schaufuss’un “içgüdüsel bale yeteneğini yansıtan bir şölen” diye tanımlayarak göklere çıkarıyorlar.
Geceyarısı Ekspresi kitabının yazarı Bill Hayes, kitabının bale olarak sahneleneceğini duyuduğunda şunları söyledi:
"1976 yılında yazdığım Geceyarısı Ekspresi kitabı bir Hollywood filmi yapıldığında gerçekten şaşırmıştım. Şimdi, bunca yıl sonra hikayemin West End’de (Londra’daki tiyatro, müzikal ve bale gösterilerinin merkezi) bir bale prodüksiyonuna dönüştürülmesi beni çok heyecanlandırdı. Bunu hayal dahi edemezdim. Hayat aslında fiksiyondan daha tuhaf."
Geceyarısı Ekspresi Balesi, 2013 Nisan’ından itibaren Londra’nın en büyük tiyatrosu olan Londra Coliseum’da sahnelenecek.
Bale’nin biletleri 12 Aralık’tan itibaren satışa çıktı ve büyük ilgi nedeniyle şimdiden yer bulmak zor.
Geceyarısı Ekspresi filmi Alan Parker’ın yönetmenliğini yaptığı İngiliz-Amerikan ortak yapımı bir film olup 19878 yılında dünya sinemalarında gösterime girmişti.
1970 yılında Türkiye’de uyuşturucu kaçırırken yakalanarak tutuklanıp hapse atılan Bill Hayes’in gerçek öyküsünden yola çıkılarak yazılmış hikayeyi anlatıyor.
Gösterime girmeden önce Türkiye tarafından protesto edilen film, 52. Akademi Ödülleri’nde aday olduğu 6 dalın 2’sinde Oscar kazandı (En iyi özgün müzik: Giorgio Moroder ve en iyi uyarlama senaryo: Oliver Stone)
Aralık 2004'te Türkiye'ye yaptığı bir ziyaret sırasında filmin senaryo yazarı Oliver Stone yazdığı şeyleri çekim aşamasında fazla dramatize ettiğini kabul ederek özür diledi.
Yakın zamanda Amerikan basınına yaptığı açıklamalarda da Bill Hayes, Türkiye hakkında fikir ve anılarının filmde olduğu gibi sadece negatif şeylerden oluşmadığını ve filmde çarpıtılan Türkiye görüntüsü yüzünden vicdan azabı duyduğunu söylemişti.