Onlar evde, benzerleri sokakta...
Görkem Şarkan'ın yazıp yönettiği ''Yok Oğlum Biz Evdeyiz'' isimli oyun bu sene mutlaka görülmesi gereken oyunlardan...
Herkes gibi methini çok duyduğum bir şarkıdan, oyundan, filmden ...vb yüksek beklentilerim var. Ve dinledikten-seyrettikten sonra sonuç beni çok da mutlu etmediyse ‘Beklentim yüksekti ondan çok beğenemedim, yoksa güzel aslında’ yalanına kolay kolay sığınmam. Duyduğum övgülerden sonra Yok Oğlum Biz Evdeyiz’den de beklentim çoktu ama çıkışında yalandan bahanelere de zaten gerek yoktu.
Acıbadem’deki bir evdeyiz. Bir sevişme sahnesi ile açılıyor oyun. Görmeden görmüş kadar olduğumuz bu sahneden sonra esas kızın abisinin ve diğer ‘delikanlıların’ eve dalışıyla bu evde geçenleri seyrediyoruz. Aslında tam anlamıyla ‘seyirci kalıyoruz. Oyunda, benzerlerini sokakta çokça görebileceğimiz bir grup genç delikanlının ve hayatını kısıtlamalarla geçiren bir genç kızın -nispeten okumuş ve kendinden iyi durumdaki bir adamla evlenerek daha az kısıtlanacağı bir hayatı düşleyen bir genç kızın- hayatlarından 70 dakika izliyoruz.
Köşede kıstırılacak kadın, ‘bacı’ları olarak görmeleri gereken kadınlar, aşık olunan kadınlar, sadece iç geçirerek uzaktan seyredebilecekleri kadınlar var bu adamların dünyalarında. Hadi dürüst olalım: birçok adamın dünyasında durum bu. Birinin ‘kutsal’ gördüğü ötekinin iç geçirdiği , seviştiği kadın olabiliyor pek ala. Varsın olsun ama yeter ki bilinmesin, bilmesinler.
Peki ya kadınlar...
Evet oyundaki erkekler bunlar, peki ya kadınlar? Oyunda tek bir kadın var ve o da evlenip paçayı kurtarmak derdinde. Abisi ve babasına değil kocasına bağımlı yaşamak derdinde. Ne yazık ki sadece küçük mahalledeki Ayşegül’ün değil, büyük şehirlerde kendi imkanlarıyla ayakta duran çoğu kadının da en büyük hayalinin bu olduğunu söylemek lazım gelmekte.
Oyun bir sevişme sahnesinin görülmeden de ne kadar etkili olabileceğini göstermesi ile, karakterlerinin tüm geçekçiliği hatta neredeyse oyuncu bile diyemeyeceğimiz doğal performanslarıyla bize seyri güzel bir 70 dakika yaşatmasıyla, ‘günceli’ yakalamasındaki başarısıyla bu senenin izlenen ‘en güzel oyunlarından biri’ yakıştırmasını hak ediyor.
Yok Oğlum Biz Evdeyiz’in finali geldiğinde adeta ‘bu bir oyun değil, bu gerçek’ dercesine seyirci alkışlamaya imkan bulamadan sahneyi terk ediyor. Şaşırsa da çok da şaşırmıyor aslında, biraz düşünüyor, oyuna ne kadar seyirci kaldığını, ne kadar bu oyunun içinde olduğunu sorguluyor. Kısacası seyirciye dokunmadan dokunmaya çalışıyor. Yok Oğlum Biz Evdeyiz ve Görkem Şarkan’ın iddasında olduğu ‘gerçekliği’ en yüksek dozda veriyor. Yok Oğlum Biz Evdeyiz, bu sene görülmesi gereken oyunlardan. Mutlaka gidin, gitmeyenleri uyarın. Serbest Bölge’nin sahnelediği bu oyunu İkinci Kat’ta izleyebilirsiniz.
Yazan: Görkem Şarkan
Yöneten: Görkem Şarkan
Oyuncular: Esme Madra, Görkem Şarkan, Deniz Celiloğlu, Mustafa Barış Koçkar, Ersin Olgaç