"70'lerdeki Türk müziği sınır tanımıyor"

Fransız sanatçı Xavier Thomas'ın solo projesi Débruit and Istanbul isimli albümü yayınlandı.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Geçtiğimiz haftalarda Babylon Soundgarden kapsamında Red Bull Music Academy sahnesinde performans sergileyen başarılı müzisyen İstanbul'dan ilham aldığı albümünü, 70'lerdeki Türk müziğini, Barış Manço, Erkin Koray ve Selda Bağcan hayranlığını anlattı.

Fransız müzisyen ve prodüktör Xavier Thomas'ın solo projesi Débruit, Babylon Soundgarden kapsamında Red Bull Music Academy sahnesindeydi.

Sanatçı, Kilyos'taki sahnede, geçen yaz İstanbul'da Türk müzisyenlerle kaydettiği kayıtları sahneye taşıdı. Thomas sahneye çıkmadan önce, çıkış noktası İstanbul olan şarkıları İstanbullu müzikseverlere sunacak olmaktan dolayı çok heyecanlı olduğunu söyledi.

Avrupa Sanat Festivali'nde doğan İstanbul albümü

Lokal müziklerin peşinde koşan ve keşiflerini kendi üretimleriyle birleştiren prodüktör, festivalden yaklaşık bir hafta önce yayınladığı Débruit and Istanbul isimli albümünde Türkiye'den Okay Temiz, Gaye Su Akyol, Melike Şahin ve Murat Ertel gibi pek çok başarılı müzisyenle işbirliği yaptı.
Edebiyattan sinemaya en iyi 10 uyarlama�
Fransız müzisyen bu albümle ilgili olarak, "Çıkış noktası, iki yılda bir düzenlenen Europalia Arts Festival oldu diyebilirim. Farklı ülkelerde sanat bienalleri düzenliyor. Festivalin bir de müzik programı var. Bu yılın teması 'Imagine Istanbul' (İstanbul'u hayal et) idi. Türkiye'den çağdaş sanatçılar da yer alıyordu programında. Ben de bir proje ile görevlendirildim diyelim. Her şey böyle başladı" diye konuştu.



"Selda Bağcan'ın sesi çok tutkulu"

Farklı yerlerde üretilen müzikleri dinleyerek o ülkelere yolculuk ettiğini söyleyen Xavier Thomas'ın Türk müziğiyle de bağları epey kuvvetli.

Prodüktör özellikle 70'lerde yapılan müzikleri çok sevdiğini söylüyor ve ekliyor:

"70'lerdeki synthesizer kullanımı çok enteresan ve yaratıcı geliyor bana, Barış Manço, Erkin Koray gibi isimlerin o dönem ortaya koyduğu işler de aynı şekilde çok yaratıcı. Gerçekten sınır tanımamışlar. Ben bir de psikeledik rock sound'undaki işleri seviyorum, Selda Bağcan gibi mesela. Bağcan'ın sesi bana çok tutkulu geliyor, sesi, söyleyiş tarzı. Türkçe bilmiyorum ama yazdığı şarkılarda neler anlattığını okumuştum. Tutkulu, duruşu olan bir insan."