Çerkesya’dan Amerika’ya
1927 yılında Çerkesya'nın Hatramtuk köyünde başlayan Natho'nun yaşam öyküsü, tarihleri sürgünle özdeşleşmiş Çerkeslerin trajedisinin 1864'te sona ermediğini gösteriyor. Kadir Natho’nun "Çerkesya’dan Amerika’ya" isimli kitabında Çerkeslerin ve kader birliği ettikleri diğer insanların mülteci kamplarındaki durumu, hayatta kalma çabaları ayrıntılı olarak anlatılıyor.
Anı kitapları aynı zamanda tarihin belli dönemine ışık tutan tanıklıklardır.
Yazar Kadir Natho, önce bir çocuğun gözünden Sovyetler Birliği'nin ilk yıllarında yönetimin, yokluğun ve yoksulluğun ailesine ve halkına çektirdiği acıları anlatıyor.
Ülkesinin Nazi işgali altında kaldığı İkinci Dünya Savaşı ise, delikanlılığa ilk adım attığı yıllarda onu ailesinden ve ülkesinden koparıp çaresiz bir sığınmacı olarak oradan oraya savuruyor.
İngilizceyi sonradan öğrenmesine rağmen etkili bir dille kaleme aldığı anılarında Natho, Çerkeslerin ve kader birliği ettikleri diğer insanların mülteci kamplarındaki durumunu, hayatta kalma çabalarını ayrıntılı olarak anlatıyor.
Kitabın büyük bir bölümü de, kamplardan kurtulduktan sonra Ürdün'de ve ABD'de yaşadığı yıllara ayrılmış.
Hayata tutunmak için sergilediği olağanüstü çabayı ve beceriyi, sonunda da başarmasını hayranlıkla izliyoruz.
Natho'nun anıları, Çerkeslerin diaspora yaşamının tarihi ve sosyolojik analizi için de önemli bir kaynak oluşturuyor.
Kadir Natho’nun "Çerkesya’dan Amerika’ya" isimli kitabın Türkçe çevirisi, Chivi Yazıları yayınevinden çıktı. Editörlüğünü Murat Papşu’nun yaptığı kitabın çevirisi Nur Nirven’e ait.