Asimov’un ''Galaktik İmparatorluk'' serisi 35 yıl sonra yeniden Türkçe’de…
2000’lerin başında, İthaki Yayınları Vakıf Serisi’ni okurlarla buluşturmuştu. Fakat çok uzun bir süredir telif sorunları nedeniyle Asimov’un pek çok eserinden mahrum kalan okurlar, bu döngüyü yine İthaki’nin geçen yıl Ben, Robot ve Vakıf’ı 20 yıla yakın bir zamanın ardından yeniden basma fırsatını bulmasıyla yakalamış oldular. Şimdilerde ise sıra, üstadın ''Galaktik İmparatorluk Serisi'' ve bu serinin ilk kitabı olan Toz Gibi Yıldızlar’da...
Bilimkurgu denildiğinde akla hemen üç isim gelir: Arthur C. Clarke, Robert Heinlein ve Isaac Asimov. Bu üç isim; bilimkurgunun “altın çağı” olarak adlandırılan dönemde yani 1950’li yıllarda, roman ve öyküleriyle bu türe muazzam katkıda bulundular... Özellikle Asimov “üç robot yasasını” hayatımıza dahil ettiği Robot Serisi ve aradan neredeyse 70 yıl geçmesine rağmen hâlâ gelmiş geçmiş en iyi bilimkurgu serilerinden biri olarak kabul edilen Vakıf romanlarıyla daima zirvede yer alanlardan…
İlber Ortaylı: 'Altın çağ öngörüleri palavra'
Gezegenlerin kaderini belirleyecek dostlar ve düşmanlar
1950’li yılların başında, daha sonra en şöhretli serileri Vakıf ve Robot’a öncülük edecek ''Gelecek Tarihi'' öykülerini yazdıktan hemen sonra Asimov, ilk romanlarını kaleme aldı. Artık hem okurlara hem de yayıncılık dünyasına kendini kabul ettirmiş büyük ustanın neredeyse tüm külliyatına egemen olan ''Galaktik İmparatorluk' evreninin ilk uzun kurguları da böylece ortaya çıktı. Nükleer felaketin, Dünya’yı yerle bir etmesinden binlerce yıl sonrasını anlatan ''Galaktik İmparatorluk Serisi'' insanlığın, galaktik medeniyet ve ilk Galaktik İmparatorluk’un doğuşuna uzanan yolculuğunun başlangıcı.
Tyrannlılar, Atbaşı Nebulası’ndaki elli gezegeni kontrolleri altına almışlardı. Gezegenlerin yöneticileri, Tyrann gezegenindeki efsanevi taş sarayında yaşayan Tyrann Hanı’na koşulsuz şekilde boyun eğmişlerdi. Dünya Üniversitesi’ndeki son gününde bir suikasttan son anda kurtulan, Widemos Kâhyası’nın oğlu Biron Farrill, kendisini hiç ummadığı bir durumda, Tyrannlılar’a karşı düzenlenen bir başkaldırının ortasında bulur. Biron, tutuklandığını öğrendiği babasının izini sürmek ve hayatta kalmak için Rhodia’ya doğru tehlikeli bir yolculuğa çıkar. Gezegenlerin kaderini belirleyecek düşmanlar, komplolar ve dostlar orada kendisini beklemektedir.