‘KİTABIN EN ENTERESAN YÖNÜ İSTANBUL’UN GÜNLÜK YAŞAMINI HER İKİ KIYIDAN ELE ALMASIDIR’
Oryantalist ressamlar arasında Lewis’in en önemli sanatçı olduğunu dile getiren usta gazeteci ve sanat eleştirmeni Doğan Hızlan, sözlerine şöyle devam etti:“John Frederick Lewis, 1804 ile 1876 arasında yaşadı. Sulu boya ve yağlı boya resimleri var. Kendisine oryantalist ressam diyoruz. Oryantalist, bir batılının doğuyu anlatmasına deniyor. Doğu anlayışının resimlere, günlük hayata, saraya ve sarayın dışına nasıl yansıdığına bakıldığında Lewis’in önemi gözüküyor. Kitapta birçok şey gerçekle yoğrulmuş. Lewis, iki tepeden de İstanbul'a bakıyor ve nasıl gördüğünü resmediyor. Ayrıca oryantalist ressam; saray ve sarayın dışında halkın nasıl yaşadığını, neler yaptığını ele alır. Bunun dışında kitabın en enteresan yönü İstanbul’un günlük yaşamını her iki kıyıdan ele almasıdır. Oryantalist ressamlar, yukarıdan bakarak şehrin görüntüsünü alırlar ve doğrudan doğruya bize Batı'nın bakışını gösterirler. Başka oryantalist ressamlar da var ancak bunların içinde Lewis en önemli sanatçıdır.”
‘GEÇMİŞE BAKTIĞIMIZDA ŞAŞIRMAMAK İÇİN BU KİTABI OKUMAK LAZIM’
Kitabın okurların bakış açısını zenginleştiren bir anlayış sunduğunu belirten Hızlan, “Bir şehri veya ülkeyi siyaset bilimi yardımı olmadan anlayamazsınız. Bu kitabı okuyacaksınız ki bugün İstanbul’da neler kalmış, bitmiş, gitmiş ve yeniden doğmuş anlayacaksınız. Semt semt ve medeniyet olarak bakacaksınız. Onun için bu tür kitapların tarih içinde yerlerine sadece yöresel olarak bakmayacaksınız. Bir şehrin panoraması olarak da bakacaksınız. Bu eser hiç kuşkusuz ki bakış açımızı zenginleştiren bir anlayış sunuyor. O bakımdan bu kitaplar sadece tarih ve sanat açısından değil, bizim hayatımız açısından da önemli. Biz tarihe bakınca sadece geçmişte kalan bir şey diyoruz, aslında geçmiş, diliyle kültürüyle bugün. Bu kitaplar bize bunu gösteriyor. Geçmişe baktığımızda böyle miydi diye soruyoruz, şaşırıyoruz. Şaşırmamak için bu kitabı okumak lazım” diye konuştu.