İlişkilerde normal kabul edilen 6 yanlış tavır

Çoğu çiftin normal kabul ettiği ancak ilişkilere büyük zarar veren altı tavır hakkında bilmeniz gerekenler... İyilik Sağlık Haberİlişkilerde bazı hatalar zamanla kültüre karışıp normal algılanmaya başlıyor. Sinir krizleri geçirip duvarlara tabak fırlatmanın romantik algılanması, eşlerin birbirlerini bir çeşit mülk olarak görmeleri gibi.Sağlıklı ve mutlu ilişkiler üzerine son yıllarda birçok araştırma yapıldı. Bu araştırmalar çoğumuzun farkında olmadığı bazı genel prensipleri tekrar tekrar göz önüne seriyor. Hatta bu genel prensiplerin bazıları yerleşmiş romantizm algımıza da oldukça ters düşüyor.İşte kişisel gelişim uzmanı Mark Mansonın listelediği çoğu çiftin normal ve sağlıklı bulduğu ancak ilişkileri zedeleyen altı davranış biçimi. Skor tutmak dediğimiz durum, ilişkideki kişilerden birinin, diğerinin geçmişte yaptığı hataları sık sık hatırlatıp kavgada koz olarak kullanmasıdır. Eğer ilişkideki iki taraf da bunu yapıyorsa, ilişki bir skor tabelasına dönüşür. İlişki süresi boyunca adeta kimin daha çok hata yaptığı ve kimin diğerine özür borcu olduğu ile ilgili bir savaş vardır.Diyelim ki eşinizin iş arkadaşı Mervenin 2010daki 28. doğum günü partisinde olay çıkardınız. Bu olay o günden beri hayatınızı mahvediyor. Neden? Çünkü bu olayın size hatırlatılmadığı bir hafta bile olmadı. Ama sorun değil, çünkü siz de onu iş arkadaşına flörtöz mesajlar gönderirken yakaladınız, o yüzden haklıydınız. Değil mi?Değil.Neden zararlı: İlişki skor tabelası, kişiler o an ettikleri kavgada haklı çıkmak için, karşılarındakinin eski hatalarını hatırlatmaya başlayınca ortaya çıkar. Bunun amacı genelde o an ki sorunla ilgilenmekten kaçıp, geçmişteki hataları kullanarak karşıdakini manipüle etmektir. Bunun yaşandığı ilişkilerde, insanlar birbiri için daha iyi ve doğru davranmak yerine, daha az hatalı olmaya çalışır.Bunun yerine ne yapmalı: Sorunlarla oluştukları an içinde ilgilenin. Geçmişteki olayları eğer bu olayla direkt bir alakası yoksa hatırlatmayın. Eğer karşınızdaki kişi yıllar önce bir şey yapıp size üzdüyse, bunu o zaman söylemeniz gerekirdi, yıllar sonraki kavganızda değil. Nedir: Düşüncenizi veya isteğinizi direkt olarak söylemek yerine, karşınızdakini doğru yöne çekmeye çalışıp kendisinin anlamaya çalışmasını sağlamaktır. Sizi üzen şeyi söylemek yerine, partnerinizi sinir etmek için küçük şeyler yaparsınız. Neden zararlı: Bunu yaparak bir çift olarak rahatça iletişim kuramadığınızı göstermiş oluyorsunuz. Eğer öfkenizi ve güvensizliklerinizi açık bir şekilde konuşabiliyorsanız, pasif agresif davranışlara ihtiyacınız yoktur.Bunun yerine ne yapmalı: Hislerinizi ve isteklerinizi açıkça belirtin. Karşınızdakinin bunlara uymak zorunda olmadığını, ama ondan destek görmenin sizin için önemli olduğunu gösterin. Eğer sizi seviyorlarsa, neredeyse her zaman size yardımcı olacaklardır. İlişkide bir problem olduğunda, bir taraf bu problem yüzünden tüm ilişkiyi tehdit ederse, bu ilişkiyi rehin almak olur. Bana bazen soğuk davranıyorsun demek yerine Bana soğuk davranan biriyle ilişki yürütemem demek, buna bir örnek olabilir.Neden zararlı: Bu bir çeşit duygusal şantajdır ve gereksiz dram yaratır. İlişkideki her küçük sorun bir trajediye dönüşür. İki tarafın da negatif düşüncelerini rahatça konuşabilmeleri sağlıklı bir ilişki için gereklidir. En küçük olayda ilişkinin tehlikeye girmesi tarafların dürüst olmasını zorlaştırır ve ilişkiye olan güveni sarsar.Bunun yerine ne yapmalı? Partnerinize kızmanız veya yaptıkları bir şeyden hoşlanmamanız gayet normaldir. Bu insan olmanın bir parçasıdır. Ama bir insana bağlı olmakla, o insanın yaptığı her şeyden hoşlanmak arasında fark vardır. Hem bağlılık gösterip, hem de yaptıkları her şeyden hoşlanmayabilirsiniz. Birbirine karşı yargılamadan ve şantaj yapmadan açıkça eleştiri yapabilen çiftler, uzun vadede ilişkilerini güçlendirir. Diyelim ki kötü bir gün geçiriyorsunuz ve partneriniz de size vakit ayıramıyor. Tüm gün işten birileriyle telefondaydı. Sarıldığınızda kafası başka yerdeydi. Siz evde oturup beraber bir film izlemek istiyorsunuz, ama onun dışarı çıkıp arkadaşlarıyla görüşme planı var.Siz de kendinizi tutamayıp ona bu kadar anlayışsız ve umursamaz olduğu için bağırdınız. Kötü bir gün geçiriyordunuz ve o bununla ilgili hiçbir şey yapmadı. Siz zaten ondan bir şey istemediniz ama kendi düşünüp sizi daha iyi hissettirmeliydi. Telefonu kapatıp planlarını iptal etmeliydi. Doğru mu?Yanlış.Neden zararlıdır: Partnerimizi kendi hislerimiz yüzünden suçlamak, üstü kapalı bencilliktir. Bu bağımlı davranışlar geliştirmenize sebep olur. Birdenbire birbirinizden izin almadan plan yapamaz hale gelirsiniz. Televizyon izlemek gibi basit ev aktiviteleri bile üzerine tartışılıp karar verilmesi gereken şeyler haline gelir. Bunun en büyük problemi de zamanla kin birikmeye başlamasıdır. Bir iki kez kötü bir gün yüzünden kavga etmek sorun değil, ancak tüm hayatınız karşınızdaki kişiyi mutlu etme üzerine kurulu olursa, kısa süre içinde bu duruma çok kızgın olursunuz ve karşınızdakini manipüle etmeye başlarsınız.Bunun yerine ne yapmalı: Kendi hisleriniz için sorumluluk alın ve partnerinizin de kendi hislerinden sorumlu olmasını bekleyin. Partnerinize karşı destekleyici olmakla, partnerinizden sorumlu olmak arasında çok büyük fark vardır. Vereceğiniz ödünler sizin seçiminiz olmalı, karşınızdakinin beklentisi değil. Partneriniz başka biriyle konuştuğunda, mesajlaştığında, takıldığında sinirlenip, bu öfkeyi partnerinizden çıkarıp, onun davranışları kontrol etmeye çalışmaktır. Bu tür davranışlar genelde yavaş yavaş saplantıya dönüşürler ve partnerinizin email hesabına gizlice girmekten, onları takip edip beklemedikleri anlarda karşılarına çıkmaya kadar ilerleyebilir. Neden zararlıdır: Asıl ilginç olan bu seviyede kıskançlığın sevgi gösterisi olarak kabul edilmesidir. İnsanlar kıskanç olmayan kişinin gerçekten aşık olmadığını düşünürler.Bu tamamıyla deliliktir. Manipulatif ve kontrolcü bir davranıştır. Gereksiz dram ve kavgaya sebep olur. Karşınızdaki kişiye güvenmediğinizi gösterir, ve küçük düşürücü bir harekettir.Bunun yerine ne yapmalı: Partnerinize güvenin. Radikal bir fikir gibi gelebilir. Kıskançlık bir seviyeye kadar doğaldır. Ama aşırıya kaçmak ve kontrolcü davranmak kendinize yeterince değer vermediğinizi gösterir. Kendi iç güvensizliğinizi kendiniz çözmeli ve bunun sinirini etrafınızdakilerden çıkarmamalısınız. Eğer bu aşırı kıskançlığa devam ederseniz, o kişiyi yavaş yavaş kendinizden uzaklaştırırsınız. Ne zaman ilişkide büyük bir sorun çıksa, bu sorunu çözmek yerine pahalı hediyeler ve tatillerle bastırmaktır.Neden zararlıdır: Sadece daha sonra yine gün yüzüne çıkacak bir problemi örtbas etmiş olmazsınız, aynı zamanda ilişkiye sağlıksız bir kural eklemiş olursunuz. Bu problem cinsiyete has değil, ancak şimdilik alışılageldik cinsiyet rolleri üzerinden gidelim. Diyelim ki kadın, erkek arkadaşına veya kocasına bir konuda kızgın. Erkek ise bu problemi kadına güzel bir hediye alarak veya onu güzel bir restorana götürerek çözmeye çalışıyor. Bu durum hem kadının erkeğe sinirlenmek için daha çok sebep aramasını sağlar, hem de erkeğin yaptıklarından sorumlu hissetmesini engeller. Sonuç olarak da, ATM gibi hisseden bir erkek, ve sürekli kızgın, sesini duyuramadığını hisseden bir kadın ortaya çıkar.Bunun yerine ne yapmalı: Problemle yüzleşin. Güveniniz mi kırıldı? Yeniden nasıl güvenebileceğinizle ilgili konuşun. Birisi umursanmadığını mı hissediyor? Nasıl umursandığını görebileceği hakkında konuşun. İletişim kurun.Sevdiğiniz birine güzel bir hediye almakta hiçbir sorun yoktur. Ama bu hediyeleri problemle yüzleşmek yerine almak sorun yaratır. Hediyeler ve tatilleri ilişkide her şey yolundayken yaşamak gerekir. Eğer böyle lüksleri problemleri örtbas etmek için kullanırsanız, ilerde çok daha büyük problemlerle karşılaşmak kaçınılmaz olur.