Tunus Başbakanı'ndan CNN TÜRK'e özel
Arap Baharı'nın fitilini ateşleyen ülke Tunus...
Mısır, Libya ve son dönemde Suriye'ye göre o süreci "en kansız" yaşayan ülke oldu.
Peki Tunus'un başarısı ya da şansı neydi?
"Ordunun Bin Ali'nin talimatlarına uymaması" mı, "Muhalefetin tek ses olabilmesi" mii, "Etnik ve mezhepsel farklılıkların diğer ülkelere göre çatışma ortamına zemin hazırlaması" mı
yoksa "Bin Ali'nin erken gitmesi" miydi?
Tunus Başbakan'ına göre bu sorunun yanıtı "Hepsi"…
Ankara'ya ilk resmi ziyaret için gelen Hammadi Cibali Cnn Türk'e konuştu.
En önemli uyarısını da Suriye muhalefetine yaptı: "Esad ile masaya oturmayın"...
*********************
17 yıl hapiste yatmış, 2006'daki afla serbest kalmış bir isim o.
31 yıllık Zeynel Abidin Bin Ali iktidarını yıkan devrimin öncülerinden.
Uzun yıllar, şu an Tunus'ta hükümet ortağının en güçlü partisi El Nahda'nın Genel Sekreterliği'ni yapmış, son seçimlerde ismi üzerindeki uzlaşmayla ülkenin Başbakan'ı olmuş, Tunus Başbakan'ı Hammadi Cibali.
Devrimi geride bıraktı ama sorumluluğu bitmiş değil.
Hâlâ ülkesinin anayasasını hazırlama gibi bir çok sorumluluğu omzunda taşıyarak Tunus hükümetine başkanlık ediyor.
Tunus'ta başlayan devrimin diğer ülkelerdeki yansımalarını ise dikkatle izliyor.
Önce Mısır, ardından Libya, şimdi de Suriye..
Cnn Türk'e konuşan Hammadi Cibali, "Sürecin diğerlerine göre daha az kanlı olmasında, sizin başarınız ya da şansınız neredeydi?" sorusuna "Bizde koşullar farklıydı" yanıtını verdi.
Cibali, "Bizim halkımız silah kullanmayı sevmeyen bir halk. Bu tarih boyunca böyleydi. Belki de Tunus ordusunun böyle tarafsız durması, yapılması gerektiği şekilde maceracılara bu fırsatı vermemesiydi önemli olan. Bin Ali onlardan silah kullanmalarını istediklerinde, buna şiddetle karşı çıktılar. Sendikaların, siyasi partilerin birbirleriyle işbirliği içinde olmaları da önemli bir etkendir. Tabii hiç şüphesiz Bin Ali'nin erken gitmesi işimizi kolaylaştırdı. " dedi.
Cibali, Libya ve Mısır'daki süreçlerin ise daha karmaşık olduğunu şu sözlerle ifade etti:
"Özellikle Libya'da çok vahşi bir diktatörlük vardı. Zorlu bir diktatörlükten sonra demokrasinin gelişmesiyle alakalı ciddi sıkıntılar olacaktır. Kaddafi hiçbir şeyi terketmedi. Sivil toplum ve partiler yoktu. Kaddafi, silah vererek, kabileleri birbirine düşürdü ve tüm bu gerekçelerle tablo şu anda içinden çıkılmaz bir hal aldı. Mısır ile ilgili sıkıntılar da maalesef var. İsrail'in komşu ülkesi olması, Mısır'ın iç dinamikleri, Hristiyan azınlığın olması gibi unsurlar var. Ama şundan ben kesin eminim ki, demokrasi ile ilgili süreç devam edecektir. Çünkü bu tarihi bir süreçtir. Halklar hiçbir zaman geriye dönmeyecektir. "
Tunus Başbakanı'ndan Suriye Muhalefetine: Esad ile asla masaya oturmayın!
Suriye'de ölü sayısı her geçen gün artarken, Beşar Esad'ın koltuğu bırakmama ısrarı sürerken, Arap Baharı'nın fitilini ateşleyen ve "diktatörlüğe" karşı tek ses olan Tunus'un Başbakanı'nın Suriye muhalefetine de uyarıları vardı.
Cibali, Esad'a "git" derken, Suriye Muhalefetine "asla masaya oturma" mesajını şu sözlerle verdi:"Bu süreçte iki şey çok önemli. Birincisi şu, diktatörlerle hiçbir zaman barış yapılmaz. Anlaşma masasına da oturulmaz. Parça çözümler hiçbir zaman nihai çözüm olamaz.. Diktatörün kesinlikle terketmesi lazım. İkinci nokta da şu, yabancıların özellikle bölge dışındaki ülkelerin müdahil olmamaları gerekiyor.. Çünkü bu süreci içerisinden çıkılmaz zorlu bir hale getirecektir. Beşar Esad'ın istediği de budur. Esad, kendi saltanatının çöktüğünü gördüğünde şüphesiz gidecektir. Ona destek verenler, onunla işbirliği yapanlar, onu terkettikten sonra o da terketmek zorunda kalacaktır. "
Hammadi Cibali: Türkiye'ninki direkt müdahale değil
Tunus Başbakan'ı "yabancı güçler müdahale etmemeli" dedi. Ancak diğer taraftan Türkiye'nin pozisyonuyla ilgili tutumunu da net şekilde ortaya koydu. "Türkiye gibi komşu bir ülkenin uyarılarını direkt müdahale olarak görmüyoruz. Komşu ülkelerin önemli bir yeri vardır. Türkiye'nin de bir sorumluğu ve rolü vardır" sözleriyle…
Mısır'ın ardından Tunus
Türkiye, bir taraftan Arap ayaklamasının sürdüğü ülkeler için çözüm ararken, diğer taraftan Arap Baharı ile devrilen diktatörlerin ardından kurulan yönetimlerle yeni bir sayfa açma arayışında. Mısır ile Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi kuran Ankara, bu kez Tunus ile benzer bir anlaşma yapacak.
Ankara'ya ilk resmi ziyaretini yapan Tunus Başbakan'ı Erdoğan ile o imzayı atacağını açıkladı. İlk ortak kabine toplantısının 2013 yılının ilk aylarında yapılacağını ise, röportaj esnasında bizimle olan Tunus Dışişleri Bakanı Refik Abdüsselam söyledi.
Ak Parti ve El Nahda
Hükümetler arası ilişkilerin mükemmel düzeyde olmasının tek sebebi Türkiye'nin Tunus muhalefetine devrim sürecinde verdiği tam destek değil. Ak Parti ve Tunus hükümetinin en güçlü ortağı El Nahda'nın "siyasete ve hayata bakışlarındaki benzerlik".... Tunus Başbakanı bunu "bu doğallığı ve yakınlığı görüyoruz" sözleriyle açıkladı, iki partiyi ortak paydada oluşturan değerleri de şöyle anlattı: "Biz Ak Parti ile bir çok konuda aynı düşünüyoruz. Fikir olarak, siyasi olarak, medeni olarak. Bizim halkımızla, Türk halkının arasında benzerlikler olduğunu düşünüyoruz. Özellikle kadının ve entellektüellerin yeri ile ilgili çok ciddi benzerlikler var. Bu ortak dinamiklerin olması ve özellikle İslâm'a iki partinin bakışı, çağdaş yorumları da bizi ortak kılan önemli özelliklerden. "
Tunus, devrimden sonra yeni bir Anayasa hazırlığı içinde. Parlamento ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri için takvim belirlenmeye çalışılıyor. Tunus Başbakanı Cibali "Hiç şüphesiz zorlu bir süreçten geçiyoruz. Diktatörlüğün terketmiş olduğu bir zemin üzerine yeni demokrasi kurmaya çalışıyoruz." dedi.
Tüm bu konularda Başbakan Erdoğan ile yapacağı görüşmede fikir alışverişi yapmak istediklerini söyledi.