hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Marmara İletişim'de fişlemenin belgesi

    Marmara İletişimde fişlemenin belgesi
    expand

    Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde yükseklisans sınavında kabul edilecekler listesi verildiği iddialarının ardından ortaya çıkan bir belge Halka İlişkiler Tezli Yüksek Lisans mülakatına girecek öğrencilerin fişlendiğini ortaya koydu. Fakülte Dekanı Yusuf Devran ise listenin resmi olmadığını söyleyerek "Üzerinde hiçbir emare bulunmayan bir listenin fişleme belgesi olarak sunulması kabul edilebilir değildir" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Marmara Ünivesitesi İletişim Fakültesi Dekanı Yusuf Devran jüriye yüksek lisans sınavında okula kabul edilecek öğrenciler için bir liste verdiği ve bunu kabul etmeyen öğretim görevlisi Doç. Dr. Gözde Yılmaz'ı tehdit ettiği ve fiziksel şiddette bulunduğu iddialarıyla gündeme gelmişti. Suç duyurusunda bulunması üzerine Cumhuriyet Başsavcılığı, Doç. Yılmaz'a çağrılı koruma tahsis etmişti.

    İddialar sürerken ortaya bir belge çıktı. "Sosyal Bilimler Enstitüsü / Halkla İlişkiler / Tezli Yüksek Lisans 2012-2013 Mülakata Girecek Öğrenci Listesi"nde bazı öğrencilerin başlarında kısaltma notlar alınarak fişlendiği görüldü. Kısaltmaların çoğunun fakültede eğitim veren hocaların isim ve soyadlarından oluştuğu ve o öğrencilerin bu hocalara yakın olduğunun vurgulandığı belirtiliyor. Bu öğrencilerin belirtilen hocalara yakınlıkları nedeniyle fişlendikleri gözler önüne seriliyor.

    Bazı öğrenciler için de "P" kısaltması kullanılmış. P, kısaltmasının "PKK" anlamına geldiği ve bu öğrencilerin "terörist" olarak fişlendiği görülüyor.

    Bu sene Halkla İlişkiler Yüksek Lisans programına başvuran, ancak fişlendiği için kabul edilmediği iddia edilen öğrencilerden Azad Bedirhan'da listede adı P'yle fişlenen öğrenciler arasında yer alıyor.



    Bianet'e konuşan öğrenci Azad Bedirhan, "Dört senelik lisans eğitimim boyunca hiçbir soruşturmaya ya da disiplin cezasına tabi tutulmadım. Not ortalamam 3.65 ama ismim Azad. Bu yüzden Yusuf Devran tarafından fişlendim" diyor.

    Marmara Üniversitesi öğretim üyeleri, Yusuf Devran'ın hedef gösterme, öğrenciler arasında ayrımcılık yapma, sözlü ve fiziksel şiddette bulunma gibi uygulamalarının daha önce de yaşandığını söylüyor.

    Bianet'e konuşan öğrenci Azad Bedirhan, "Hem yazılı hem sözlü mülakatta tüm soruları doğru cevapladığımı düşünüyorum. Sonuçlar verilen tarihten bir hafta sonra açıklandı ve notlarımız sisteme girilmemişti. Sadece başarılı ya da başarısız ibareleri vardı. Neye göre başarılı, neye göre başarısız?" diyor.

    Azad, yaşananları şöyle anlatıyor:

    "Yusuf Devran benim nasıl biri olduğumu, kimlerle takıldığımı bazı öğretim üyelerine, ülkücü düşünceye sahip arkadaşlarıma sormuş.

    "Ben dört senelik öğrenim hayatım boyunca ne bir soruşturmaya tabi tutuldum, ne de bir disiplin cezasına. Ama sırf ismimden, Kürt kimliğinden dolayı Yusuf Devran beni fişledi."

    Azad, şimdi İdare Mahkemesi'nde iptal davası açacak ve Devran hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunacak. Umudu, davanın lehine sonuçlanması ve yüksek lisans eğitimini planladığı şekilde tamamlamak.

    Dekan Devran'dan yalanlama

    Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Yusuf Devran haberle ilgil bir açıklama gönderdi:

    "Bazı medya kuruluşlarında ‘’İşte Marmara İletişimdeki fişlemenin belgesi’’başlığı ile yer alan haber tamamen asılsız ve iftira dolu bilgiler içermektedir. Hiçbir resmi tarafı olmayan, üzerindeki notların kimler tarafından hangi maksatla alındığına dair hiçbir emare bulunmayan bir listenin fişleme belgesi olarak lanse edilmesi kabul edilebilir bir durum değildir.

    Bu iftiralar karşısında hukuki haklarımıza başvurmakla birlikte bu iddiaları gündeme taşıyanların kamuoyunun kafasını daha fazla karıştırmaması adına şu noktalara dikkat çekmek isteriz:

    -Yüksek lisans ve doktora sınavları Sosyal Bilimler Enstitüsünde yapılmaktadır. Denetime açık bu sürece bizim müdahalemiz söz konusu değildir. Yani iddia edildiği gibi komisyon üyesi birine liste dayatmamızın mantıklı hiçbir gerekçesi yoktur. Zaten böyle bir durumda olmamıştır.

    -Aksine asılsız iddialarda bulunan Öğretim Üyesi Doç Dr. Gözde Yılmaz’ın sınav tarihinde kendi listesini dayattığı bunu başaramayınca da kavga çıkardığı resmi belgelerle sabittir. Söz konusu olaya ilişkin tutanaklara bakıldığında bütün gerçekler gün yüzüne çıkmaktadır. Yani bir fişleme veya dayatmadan söz edilecekse bunu yapan fakülte yönetimi değil, öğretim Üyesi Doç. Dr. Gözde Yılmaz’ın bizzat kendisidir ve bu da belgelerle sabittir.  Medyanın haber yaparken kendisine sunulan ve belge olduğunu iddia edilen evraklara dikkatli bakması ve iftira ve asılsız iddialarla gündem oluşturmaya çalışanlara alet olmaması gerekir. İşte bu yüzden kime ait olduğu bilinmeyen ve üzerindeki notları kimin yazdığı belli olmayan evrak yerine gerçek belgelerle hareket edilmesi şarttır.  Aksi durumlara meydan vermek hem hukuki olarak suç hem de mesleki olarak etik değildir.

    Ülkücü öğrencilerden açıklama geldi

    Haberlerde adı geçen Marmara İletişim'in ülkücü gençleri sessizliklerini bozarak bir basın açıklaması yaptı. Açıklama Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi'nden bu yıl mezun olan Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü öğrencisi Kadir Ensar Ejder tarafından yayınladı. Açıklamada Doç. Dr. Gözde Yılmaz'ın kendisini tehdit ettiğini ve kapısında nöbet tuttuğunu söylediği ülkücü öğrencilerin adını açıklaması istendi.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow