Bu nasıl güvenli sevk?

Elazığ’dan, Muş ve Van ’a giden 200 askerin bulunduğu konvoya PKK'lılar tarafından yapılan saldırıda 9 asker şehit oldu 70 asker de yaralandı. Saldırının ardından akıllara havadan ve karadan yeterli güvenlik önlemi alındı mı sorusu geldi. Uzmanlar ne diyor?

Haberin Devamı

Pazar günü mayınlı tuzakta 8 polisin şehit olduğu Bingöl ’de, bu olaydan iki gün sonra, PKK ’lıların bu kez uzun namlulu silahlar ve roketatarlarla saldırdığı askeri konvoyda 10 asker şehit oldu. Elazığ’dan, Muş ve Van ’a giden silahsız ve sivil kıyafetli 200 askerin bulunduğu konvoydaki otobüslerden biri roket isabet etmesi sonucu alev aldı, saldırıda 7’si ağır 70 asker de yaralandı.

1993’teki ‘33 er olayı’ gibi sivil giyimliler şehit oldu

Asker yetkililer, 200 asker taşıyan konvoyda gerekli önlemlerin alındığını belirterek, “Bombalı tuzaklara karşı Jammer’li araçlar konvoya eşlik ediyordu. PKK ’lılar bunu bildikleri için saldırıyı uzun namlulu silahlar ve roketatarlarla gerçekleştirdi” dedi. Bingöl Valisi Mustafa Hakan Güvençer, saldırıya uğrayan konvoyda bulunan askerlerin yasal izinleri, görev izinleri dolayısıyla memleketlerinden dönen sivil insanlar olduğunu söyledi. Yine Bingöl ’de 24 Mayıs 1993 günü tıpkı bugünkü gibi sivil olarak birliklerine giderken 33 askerin şehit edildiği saldırıyı hatırlatan Vali Güvençer, “1993’te yaşadığımız menfur saldırı gibi lanetli örgüt çirkin yüzünü göstermiştir. Sivil, silahsız kardeşlerimize böyle bir hain pusu kurdu” dedi. PKK , 21 Mart 1993’te ateşkes ilan etmiş, güvenlik güçlerinin de operasyonları azaltması nedeniyle bölgede olumlu bir hava oluşmuştu. Ancak 24 Mayıs 1993 günü, birliklerine katılmak üzere sivil olarak transfer edilen askerlerin önün kesen PKK ’lı grup 33 silahsız askeri şehit etmiş, daha sonra yakalanan Şemdin Sakık önderliğindeki grubun bu saldırısının ardından bölgede kanlı atışmalar yeniden başlamıştı.

Haberin Devamı

"Zırhlılarla intikal 3 gün bile sürebilirdi"

Bölgede pek çok kez intikal gerçekleştirmiş bir asker olan Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği Başkanı (TEMAD) Ahmet Keser, askeri intikal prosedürlerinin yeterli ve yerinde olduğunu belirtti. İntikal günlerinin ‘Emniyetli Yol Günü’ olarak tanımlandığını ve bunların aylık listeler halinde oluşturulduğunu yine de bir saldırının önlenebilmesi için oldukça kapsamlı önlemler alındığını savunan Keser şunları söyledi: “Terörün yoğun olduğu bölgelerde merkezi bazı yerlerde toplanma bölgeleri vardır. Terhis olan ya da izne giden-gelen veya birliğine katılacak askerler buralarda toplanır. Bingöl ’deki 49. Mekanize Tugay ve çevre birlikleri için de bu kentte bir toplanma bölgesi bulunur. Memleketlerine gidecek veya gelen askerler bu merkezlerden dağılır. Bu tür intikaller için ayın belli günleri seçilir. Her ay 5 ilâ 8 gün emniyetli yol günü olarak belirlenir ve 1 ay önceden bildirilir.”

Haberin Devamı

Bingöl -Elazığ karayolunda da 1993’te 33 askerin şehit edildiğini hatırlatan Keser, “Ancak bu yollar her şeye rağmen prosedürde emniyetli bilinen yol olarak geçer. Bir nevi mecburi güzergâhlardır” dedi. ‘Emniyetli Yol Günü’ olan günlerde, güzergah üzerinde mutlaka havadan ve karadan arama-tarama yapıldığı, jandarma birliklerinin bir gün önceden devriyeye çıktığını ve mayın taraması da yapıldığını belirten Keser, “Bazı kiritik yerlerde de alan hakimiyeti kurmak için pusu atılır. Konvoylar da önde arkada ve ortada zırhlı korumalar olmak üzere tertip edilir” bilgisini verdi. Sivil otobüsle nakil yapılmasını da değerlendiren Keser, “Helikopter filosu böyle bir nakil için müsait değil. Zırhlı personel taşıyıcılar ise 11 civarında asker taşır; ama çok yavaş gider ve intikal 3 gün bile sürebilir. Mevcut şartlar en kullanılabilir sistem budur” dedi. Emekli Albay Daniş Hoşbay ise intikallerde en önemli konunun alan hakimiyeti olduğuna değinerek, “Bunun için de arazide birlikler konuşlandırılmalı” yorumunda bulundu.

Haberin Devamı

Yanıt bekleyen sorular

Uzaktan kumandalı patlayıcılara karşı konvoyda ‘jammer’lı önlem alınmıştı. Ancak 3 otobüs ve 1 midibüs dolusu silahsız askerin bulunduğu konvoyda, roketatar ve uzun namlulu silahlarla yapılacak olası bir saldırıya karşı hangi önlem(ler) alınmıştı?

Konvoyda, bu kadar silahsız askeri koruyacak yeterli güç var mıydı?

İntikal yolları standart ve takvimi de belli olduğundan, bu tür bir saldırı öngörülerek karşı istihbarat yapılamaz mıydı?

Bu intikal öncesi prosedür gereği yapılması gereken, ‘havadan ve karadan keşif’, ‘ mayın arama-tarama’ ve ‘jandarma devriyesi’ önlemleri alındı mı?