hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    12 Eylül'le ilgili o efsane yalan!

    12 Eylülle ilgili o efsane yalan
    expand

    Oğuzhan Müftüoğlu, "12 Eylül'de olaylar bıçak gibi kesildi, çünkü TSK ve derin devlet cinayetleri kendisi işletiyordu" görüşünün doğru olmadığını, basın yazmadığı için öyle sanıldığını söyledi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    1970 ve 80’li yılların en önemli gençlik liderlerinden Oğuzhan Müftüoğlu, "12 Eylül darbesi yapılınca olaylar bıçak gibi kesildi" görüşünün doğru olmadığını bildirdi. Dev-Yol eski lideri Müftüoğlu, "12 Eylül’den sonra uzun süre biz mücadele etmeye devam ettik. Olaylar oldu, ölümler oldu, devrimciler dağlara çıktı. O dönem içerisinde 12 Eylül’e açıkça karşı çıkan, darbe olduğu zaman ölen grup, devrimcilerdir Türkiye’de. Dağlarda birçok arkadaşım öldü. Şehirlerde, sokaklarda vurulup öldürüldüler. Ama basın yazmayınca bıçak gibi kesildi diye görebilirsiniz" dedi.


    12 Eylül’ü yakından yaşayan önemli isimler, Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya iddianamesiyle darbeyi Habertürk televizyonundaki "Haberin Nabzı" programında tartıştı. Açık Oturum’a Emekli Tuğgeneral Haldun Solmaztürk, BBP Genel Başkan Yardımcısı Remzi Çayır, Birgün Gazetesi Yazarı Gençlik Lideri Oğuzhan Müftüoğlu, Maliye Eski Bakanı İsmet Sezgin, Saadet Partisi Başkan Yardımcısı Oğuzhan Asiltürk, DİSK Eski Başkanı Rıdvan Budak ve Çalışma ve Sosyal Güvvenlik Eski Bakanı Yaşar Okuyan katıldı.

    -O iddiaya yanıt-

    Uzun süredir geçerli kabul edilen "12 Eylül darbesine uzanan yol TSK ve derin devletin işlettiği, göz yumduğu cinayetlerle döşendi, 13 Eylül günü bıçak gibi kesilen olaylar bunun kanıtı" biçiminde iddianın sorulması üzerine Dev-Yol eski lideri Oğuzhan Müftüoğlu şu açıklamayı yaptı: "Darbe olduktan sonra 12 Eylül’e karşı mücadele ettik. 12 Eylül’den sonra da aslında öyle bıçakla kesilmiş gibi kesilmedi olaylar. 12 Eylül’den sonra da uzun süre darbeye karşı mücadele etmeye çalıştık. Başaramadık, yakalandım, işkence gördüm. İşkence gördükten sonra benim işkencecim hakkında dava açtım. Raporla tespit ettirdim, savcı da katıldı, ancak hakim o sabah değiştiği için dava başarılı olamadı. 12 Eylül’den sonra uzun süre biz mücadele etmeye devam ettik. Olaylar oldu, ölümler oldu, devrimciler dağlara çıktı. Çok açık söyleyeyim o dönem içerisinde 12 Eylül’e açıkça karşı çıkan, darbe olduğu zaman, ölüm veren, ölen grup devrimcilerdir Türkiye’de. Dağlarda birçok arkadaşım öldü. Şehirlerde, sokaklarda vurulup öldürüldüler. Ben de tesadüfen yaşıyorum. O dönem içinde, kurşunlar, sağımdan, solumdan, yanımdan geçti. Vurulmadım. Ama basın yazmayınca, sıkıyönetim komutanı ve cunta olayları yazmayacaksınız deyince, basın yazmayınca, olayları bıçakla kesilmiş gibi görebilirsiniz. Üç sene dört sene ama tarihi gerçekler ortada duruyor."

    -"12 Eylül önlenemezdi"-

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Müftüoğlu, "12 Eylül önlenebilir miydi" biçimindeki soruyu yanıtlarken de, "Türk siyasetinin, sağ ve sol özellikle parlamentodaki siyasi partilerin politikalarıyla 12 Eylül’ün önlenmesi mümkün değildi. Çünkü Türkiye’de siyasete bakış açıları, bunu önlemeye uygun demokratik bir yapıya sahip değildi. Sol önleyebilir miydi, biz önlemek için uğraştık 12 Eylül’ü. Sol da önleyebilecek yetkinlikte değildi. Solun kendi arasında çatışmalar vardı. Yeterli bir bilinçlilik ve örgütlülük yoktu" dedi.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow