Milli gelir ilk defa 3 trilyon lirayı aşacak
Bu yılın son çeyreğinde büyüme hızı yüzde 5,4'ün üzerinde gerçekleşirse GSYH 3 trilyon lirayı geçecek. Büyüme ivmesinin 4. çeyrekte de devam etmesi ve dolar kurunun 4 liranın altında kalması halinde ise Türkiye'nin GSYH'si cari fiyatlarla 800 milyar doları geride bırakacak.
Türkiye'nin gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) bazında milli geliri, büyüme hızının yılın son çeyreğinde yüzde 5,4'ü geçmesi halinde ilk kez 3 trilyon lirayı aşacak. 2018 Yılı Programı ve Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinden yapılan hesaplamalara göre, bu yılın üç çeyreğinde GSYH büyüme hızı yüzde 7,4'e yükseldi, ekonominin 3. çeyrekte yüzde 11,1 büyümesi dikkati çekti.
Yılın üç çeyreğinde (ocak-eylül dönemi) kaydedilen büyüme hızının 4. çeyrekte de (ekim-aralık dönemi) devam etmesi ve dolar kurunun 4 liranın altında kalması halinde (3.83) ise Türkiye'nin GSYH'si cari fiyatlarla 800 milyar doları geçecek. Programda, 37 bin 899 lira (10 bin 579 dolar) olarak tahmin edilen kişi başına yurt içi gelir de nüfusun 80 milyon, dolar kurunun 3,83 lira olarak hesaplanması durumunda 10 bin doların altında kalacak.
2018 Yılı Programında GSYH tahmini 3 trilyon 350 milyon lira, yıl sonu TÜFE tahmini yüzde 9,5, deflatör de yüzde 10,3 olarak yer alıyor. Uzmanlar, son çeyrekte büyümenin üçüncü çeyrekteki kadar yüksek olmayacağını fakat öncü göstergelerin büyümenin yüzde 5'in üzerinde gerçekleşerek yıl ortalamasını artırabileceğini gösterdiğini belirtiyor. Buna göre, yıllık ortalama büyümenin yüzde 7'nin altına düşmemesi halinde GSYH 800 milyar doların üzerinde olacak.
Reel Kapital Araştırma Müdür Yardımcısı Enver Erkan yaptığı değerlendirmede, ocak-haziran döneminde sektörel büyüme rakamları üzerinde önemli etkide bulunan Kredi Garanti Fonu kullanımı ve büyümeyi desteklemek amacıyla sağlanan bazı teşvik ve desteklerin yılın son çeyreğinde azalacağını, dolayısıyla son çeyrek büyümesinin üçüncü çeyrekteki kadar yüksek olmasının beklenmemesi gerektiğini söyledi.
"Dolara göre düşüş var"
Öncü göstergeler içinde son çeyreğe ilişkin verilerin, keskin bir yavaşlama olmayacağını ortaya koyduğuna işaret eden Erkan, "Özellikle sanayi üretiminin büyüme üzerindeki pozitif katma değer etkisinden yola çıkacak olursak, ekim ayında yıllık bazda sağlanan yüzde 7,3’lük kuvvetli üretim artışının büyüme üzerindeki etkisi pozitif olacak." dedi.
Erkan, benzer bir tablonun sanayi ve PMI endekslerinde de görüldüğünü belirterek, "Dolayısıyla büyüme son çeyrekte çok rahat bir şekilde yüzde 5 bandı üzerinde gerçekleşebilir ve bu kapsamda yıllık büyüme de yüzde 7 bandına yakın gerçekleşebilir. Buna karşılık, dolar kurunda geçmiş yıllara göre meydana gelen yükseliş, cari fiyatlarla GSYH’nin dolar bazında küçülmesine neden olmuştur. 2013 yılında 900 milyar dolar bandının üzerinde olan GSYH’nin 2016 yılında 850 milyar dolar bandına doğru düştüğünü gözlemliyoruz." diye konuştu.