50 milyar liralık hisse senede yastık altında
Merkez Bankası’na göre vatandaşların Borsa İstanbul’daki 47 milyar liralık hisse varlığından daha fazlası borsa dışındaki şirketlerde bulunuyor. Büyük çoğunluğu KOBİ olan şirketlerdeki gizli hisse serveti 50 milyar lira düzeyinde...
Merkez Bankası Finansal Hesaplar Raporu, ekonominin bilinmeyen bir gerçeğini daha ortaya çıkardı. Finansal Hesaplar Raporu’na göre Türkiye’de hanehalkının yani vatandaşların bir ay olarak 1 trilyon 66 milyar liralık finansal varlığı bulunuyor.
Habertürk'ten Rahim Ak'ın haberine göre, Eylül 2016 verilerini içeren rapor bankanın yayımladığı ve kamuoyunun yakından takip ettiği Finansal İstikrar Raporu ile karşılaştırıldığında ilginç farklılıklar olduğu göze çarpıyor. Finansal İstikrar Raporu’na göre hanehalkının para, altın, hisse senedi gibi kalemlerden oluşan finansal varlığı 966 milyar lira düzeyinde. Yani Finansal Hesaplar Raporu’na göre tam 100 milyar lira daha az. Aynı tarihlerde yayımlanan iki rapor arasındaki bu rakam farkı Finansal Hesaplar Raporu’nun daha kapsayıcı olmasında yatıyor.
Borsada daha az hisse senedi var
Buna göre Finansal İstikrar Raporu’ndan farklı olarak yeni rapor vatandaşların üç farklı varlığını da içeriyor. Bunlardan ilki ve en önemlisi vatandaşın elinde bulunan hisse senetleri miktar ve tutarı kaynaklı. Türk vatandaşlarının Borsa İstanbul’da 47 milyar liralık hisse senedi bulunuyor. Toplamda 642 milyar lira olan borsa şirketlerinin diğer kısımları ise halka açık şirketlerin kendileri ile tüzel kişiler ve yabancıların elinde. Merkez’in yeni raporu borsa dışında olan ve hiçbir şekilde Merkezi Kayıt Kuruluşu kayıtlarına girmeyen şirketlerde vatandaşın 50 milyar liralık hissesi olduğunu ortaya koyuyor. Büyük bölümü orta boy işletme olan ve bu şirketlerde şirket sahipleri hariç vatandaşın elinde bulunan tutarı ifade eden bu rakam aynı zamanda Türkiye’deki yastıkaltı değerleri de ifade ediyor.
20 milyar da alacak var
İki rapor arasındaki 100 milyar liralık farkın ikinci kalemi ise sigortayla ilgili. Yeni raporda aracını, evini sigorta yaptıran ve bu şirketlere para ödeyen vatandaşın bu riskler gerçekleştiğinde alacağı para mal varlığı olarak değerlendiriliyor. Bu değerlendirmeye göre vatandaşların sigorta şirketlerinde gizlenmiş 30 milyar lirası bulunuyor. Vatandaşların sigorta ettirdiği bu riskler gerçekleştiğinde 30 milyar lira vatandaşın varlığı olacak. Geri kalan 20 milyar lira ise şirketlerin vatandaşlara olan borçları.
Şirketlerin vatandaşa borcu var
Şirketlerin vatandaştan hisse harici yaptıkları iş karşılığı avans veya hizmet alımları karşılığında ödemediği tutarlar mevcut. İşte bu tutarlar vatandaşın geri kalan varlığını oluşturuyor.
Rapora göre Türkiye ekonomisinin toplam varlığı 8 trilyon 554 milyar lira. Buna karşın borcu yani yükümlülüğü ise 9 trilyon 488 milyar lira kadar. Aradaki fark olan 935 milyar liralık bir açığımız mevcut. En büyük açık 1 trilyon 517 milyar ile şirketlere ait. Özellikle son dönemlerde yurtdışı döviz borçları artan ve bu da çok konuşulan şirketlerin finansal varlığı 3 trilyon 494 milyar. Buna karşın 5 trilyon lira borcu bulunuyor. Reel sektör şirketlerinin yanı sıra devletin de 369 milyar liralık açığı bulunuyor. Merkezi yönetimin 361 milyar liralık varlığına karşın 730 trilyon liralık borcu var. Merkez Bankası 15 milyar lira fazla verirken bankaların da 116 milyar liralık fazla pozisyonları mevcut. Sigorta ve emeklilik şirketleri de son 6 ayda 4 milyar lira borçlu duruma düştü. Sigortacıların 142 milyar liralık varlığı var.
Yabancılar 1.2 trilyon ile finanse etti
Devletin zararını bütçeden finanse ettiği belediyeler ile sosyal güvenlik kuruluşlarının finansal açığı değil fazlası bulunuyor. Hanehalkı net finansal değeri 2016 yılı üçüncü çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre 15 milyar TL’lik artış gösterdi. Yüzde 75’i mevduat olan vatandaşın finansal varlığının yanı sıra hanehalkı borcunun GSYİH’ye oranı yüzde18 civarındaki seyrini korudu. Geri kalanı olarak tanımlanan yabancıların 1.12 trilyon liralık fazla ile ekonomiyi fonladığı görülüyor.