TTB Genel Sekreteri: Büyükşehir ve sahiller sürgün yeri gibi görülüyor
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Bulut, sağlık çalışanlarının Anadolu’ya göçünü DÜNYA için değerlendirdi. Bulut, 20-30 yıl önce sadece doktorlardan değil diğer meslek gruplarından da büyük kentlere ve sahil ilçelerine talep olduğunu, çünkü o dönemlerde devletin konaklama imkanlarının yaygın olduğunu, ancak bu alanların özelleştirilerek ortadan kaldırıldığını dile getirdi. Sahillerde yaşanan sorunla ilgili bilgi veren Bulut, şöyle devam etti: “Sahillerde bizzat gözlemimiz olan şöyle bir sorun var. Bir ilçede görevlendirilen hekime bir gün önceden bir haber veriliyor ve deniyor ki, ‘Sizi bir diğer ilçeye görevlendirdik.’ Örneğin Milas’tan Datça’ya görevlendirme gibi. Üçer ay, beşer ay görevlendirme ile söz konusu hekim arkadaş oraya gittiğinde maaşı orada konaklamasına yetmiyor, her şey pahalı. Bu nedenle sahil kasabalarında ciddi bir doktor açığı oluştu. Özellikle de belli alanlarda. Örneğin pandemide yoğun bakım uzmanları ve göğüs hastalıkları uzmanları sahillerden ayrıldı.” Öte yandan büyükşehirlerde özellikle de İstanbul’da kiraların çok yüksek, hayatın daha pahalı olduğunu vurgulayan Bulut, hekimlerin satın alma gücünün 2003’e göre üçte bire düştüğünü, hekimlerin daha büyük kentlerden daha küçük kentlere gitmeye çalıştıklarını, daha ziyade de yurtdışına gitmek istediklerini paylaştı. Son birkaç yıldır sahillerin ve büyük kentlerin sürgün yeri gibi görüldüğüne işaret eden Bulut, “Eskiden Anadolu’nun yoksun bölgelerine gidince sürgün gibi nitelendirilirken, şimdi İstanbul’a ve sahil bölgelerine gitmek sürgün gibi olmaya başladı” dedi. Hastanelerin hemen yakınında hekim ve diğer sağlık çalışanları için konaklama imkanlarının sağlanmasının dünya sağlık yapılanmasında çok eski yöntemlerden biri olduğunu aktaran Bulut, Türkiye’de de eskiden SSK hastanelerinin yanlarında lojmanlar olduğunu, ancak bu yapılanmaların bozulduğunu, yeniden hastaneler çevresinde konaklama imkanlarının oluşturulması gerektiğini belirtti. Aile hekimliği birimlerinin yer aldığı aile sağlığı merkezlerinde (ASM) yaşanan sorunlara da değinen Bulut, bu birimlerin ticarethane olarak kabul edildiğini, kullanılan her türlü giderin ticarethane formatında faturalandırıldığını hatırlatarak, “Sadece kira koşulları değil fiziki koşulları da çok kötü olan ASM’ler var. Artık giderlerini karşılayamayacak duruma geldiler” ifadelerini kullandı.
Tekstil ve perakendede işçi sıkıntısı arttı
Artan göç, emek yoğun birçok sektörde uzun süredir devam eden işçi bulma sorununun artmasına yol açtı. Bu sektörlerin başında ise tekstil ve perakende sektörleri geliyor. Genç ve kadın çalışan oranının oldukça yüksek olduğu söz konusu sektörlerde önümüzdeki dönem bu sıkıntının daha da büyümesinden endişe ediliyor. Prim ve bahşiş ile destekleniyorlar 5 dernek, 503 üye ve 93 bin adet satış noktası ile organize perakende sektörünün yüzde 90’ını temsil eden Türkiye Alışveriş Merkezleri ve Perakendeciler Federasyonu’nun (TAMPF) Başkanı Alp Önder Özpamukçu, sektörde uzun süredir eleman bulma konusunda sıkıntı yaşadıklarını anlattı.