Taner Yıldız, petrol anlaşması görüşmelerini değerlendirdi
Petrol anlaşmalarına ilişkin temaslarını değerlendiren Enerji Bakanı Taner Yıldız, "Bundan sonra top Kuzey Irak ve Merkezi Irak Hükümeti arasında. Temennim odur ki rıza göstererek bu işler olsun" dedi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, EPDK'nın 12. Yılı dolayısıyla düzenlenen törenin ardından basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Kuzey Irak temaslarına ilişkin sürecin ne zaman tamamlanacağına yönelik tarihle ilgili açıklamasının hatırlatılması üzerine Yıldız, Aralık ayını kast ettiğini ifade ederek, üçlü mekanizmanın kurulmasıyla ilgili Bağdat ve Erbil'deki görüşmelerinin çok iyi geçtiğini söyledi. Irak Başbakan Yardımcısı Şehristani ve Petrol bakanı ile meseleleri enine boyuna ve kardeşane bir şekilde konuştuklarını dile getiren Yıldız, Neçirvan Barzani ve Mesut Barzani ile de görüşmelerinin pozitif ve olumlu geçtiğini ifade etti. Yıldız, bundan sonraki aşamanın Kuzey Irak'taki Kürdistan Özerk yönetimi ile Irak merkezi hükümetinin arasında olacağını belirtti. Yıldız şunları dile getirdi:
"Türkiye gerek Merkezi Irak Hükümeti ile yaptığı anlaşmaların gerekse Kuzey Irak ile yapılan sözleşmelerin, ister kamu isterse özel sektörle olsun, bu noktanın artık Irak'ın önünü açan bir nokta olduğunu söylemem lazım. Kendi aralarındaki mutabakatın, Merkezi Irak Hükümetinden alacakları rızanın tabii ki bir yoklukta değil, bir varlıkta buluşması lazım. O varlık da petrolün çıkarılması, sevk edilmesi, doğal gazın çıkarılması, sevk edilmesidir. Ben inanıyorum ki Iraklı kardeşlerimiz kendi içinde böyle bir konuyu aşacaklardır. Aralık ayı içerisinde inşallah bunu gerçekleştireceklerine inanıyor ve ümit ediyorum. Başka türlü bir noktanın da çok doğru olmayacağına inanıyorum."
"Türkiye her türlü artışı rahatlıkla karşılayabilecek"
Başka bir soru üzerine de Yıldız, Kerkük-Yumurtalık Ham Petrol Boru Hattı anlaşmasının yaklaşık 20 yıllığına yenilendiğini, günlük 1,5 milyon varil kapasiteye sahip olan bu hattın şu anda sadece günlük 300-400 bin varil kapasiteyle çalıştığını belirtti. Yıldız, şunları kaydetti:
"Biz ister Irak'ın kuzeyinden, ister güneyinden, isterse orta bölümünden gelecek petrolün, bu atıl kapasiteyi doldurması lazım geldiğine inanıyoruz. Kazanan Irak olacak. Biz taşıma tarifesinden aldığımız varil başına bir dolar iki dolarların toplam ciro içerisinde çok büyük payının olmadığını biliyoruz ama biz bir alıyorsak, oradaki taşımadan Irak bütün dünya pazarlarının fiyatını almış olacak. Kuzey Irak petrollerinin de bu atıl kapasiteden yararlanmasının Irak'ın normalleşmesi adına ciddi bir katkı koyacağına inanıyorum. Bunun daha büyük kapasiteyle doldurulması için Basra'dan gelen boru hattının yaklaşık 400 kilometrelik kısmını Merkezi Irak Hükümeti Türkiye'ye teklif etti. El-Ambar Bölgesinden gelecek olan bu petrol boru hattının Kerkük-Yumurtalık ham petrol boru hattına bağlanmasıyla beraber buraya en az 600-700 bin varil civarında bir kapasite eklenmiş olacak. Biz bu projeyi destekliyoruz ve Merkezi Irak Hükümeti ile bunu beraberce gerçekleştirmek istiyoruz."
Bu yeni hattın finansmanına da değinen Yıldız, "Türkiye bunu kendi üzerine alabilecektir. İnşa ve montajıyla alakalı bunu kendi üzerine alabilecektir. Bu konudaki her türlü artışı rahatlıkla karşılayabilecektir. Önemli olan bütün kesimlerin de rızasıyla beraber bir uzlaşı içerisinde bu işlerin yapılmasıdır. Bu işlerin yapılması daha büyük resimdir ve inşallah bütün tarafların da rızasının olması tercihimizdir" ifadelerini kullandı.
"Varlıkta buluşmak lazım"
Taner Yıldız, Irak'ta hep beraber mutabık kaldıkları bir metin oluşturduklarını ve metni Arapça ve İngilizce olarak da telaffuz ettiğini söyledi. "Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nden Türkiye'ye petrolün ticari ihracı için Irak Merkezi Yönetiminin de rızasını almayı ve bütün tarafların yararına olacak güçlü bir işbirliği projesi başlatmayı arzuluyoruz" şeklindeki mutabakatı hatırlatan Yıldız, şöyle konuştu:
"Bunu bazı arkadaşlar onay olarak söylediler. Değerli arkadaşlar bu kelimelerin her birisi tek tek seçilerek ve Merkezi Irak Hükümeti ile Kuzey Irak Bölgesel Yönetimiyle mutabık kalınarak yapılmış metinlerdir. Bu bir onay niteliği taşımıyor ama onların rızasının da olması doğru birşeydir. Ben o yüzden 'varlıkta buluşmak lazım' diyorum. Biz görevimizi yaptık, gerek Bağdat gerekse Erbil'deki toplantılarımızı gerçekleştirdik. Bundan sonra top Kuzey Irak ve Merkezi Irak Hükümeti içerisindeki görüşmelerdedir, onlardan gelecek sonuçlardadır. Benim temennim odur ki rıza göstererek bu işler olsun, rızaları alınarak bu işler olsun. Bu işlerin olması Irak'a yapılacak en büyük katkıdır."
"Önce proje çalışması yapacaklar"
ABD'nin konuya ilişkin tutumuna yönelik soru üzerine Yıldız, yapılan bütün müzakerelerin bir kısım tarafların görüşlerini etkileyeceğini ifade etti. Basra'dan gelecek petrolün Kerkük-Yumurtalık Ham Petrol Boru Hattı'na aktarılması ve yeni bir boru hattı yapımı konularıyla alakalı Merkezi Irak Hükümeti ile bir çalışma grubu kurulduğunu anlatan Yıldız, şunları kaydetti:
"Bu çalışma grubu yaklaşık 400 kilometrelik montajı yapılmayan hattın üzerinde önce proje çalışması yapacaklar, fizibilite çalışması yapacaklar ve bunun gerçekleştirilmesiyle alakalı katkı koymaya devam edecekler. Sonra da bu hatları bağlamış olacağız. Bizim güney petrollerinin de kuzey üzerinden dünya piyasalarına sunulması projesini Merkezi Irak Hükümetinin bu projesini desteklediğimizi vurgulamak isitiyorum. 400 kilometrelik hattı isterlerse ortak yapabiliriz, isterlerse müstakil alanda yapabiliriz. Bunun finansmanı bizler için problem değil ama bunun bir 'barış boru hattı' olduğunu ve Irak'ın normalleşmesine her zaman olduğu gibi samimi duygularla koymaya çalıştığımız katkıların önemli bir göstergesi olduğunun bilinmesini isterim. Bu projeyi Merkez Irak Hükümetinden gelen taleple beraber gerçekleştireceğimize inanıyorum."
Yıldız, Merkezi Irak Hükümetiyle Kuzey Irakın görüşmelerinin kısa süre içeresinde başlayacağını ve bu görüşmeleri takip edeceklerini belirterek, bu görüşmelere göre yeni değerlendirmeler yapacaklarını ifade etti.
Yıldız, başka bir soru üzerine de LPG fiyatlarının serbest piyasada şekillendiğini, zaman zaman düştüğünü zaman zaman da arttığını söyledi.