"Sınır illerinden gelir ve kurumlar vergisi alınmasın"
Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, Doğu ve Güneydoğu Anadolu ile Trakya'daki sınır illerinin, 10 yıl süreyle gelir ve kurumlar vergisinden muaf tutulmasını önerdi.
Tüzmen, "Biz bu şekilde bir çalışmayı gerçekleştirebilirsek o zaman oralardan göç artık yavaş yavaş kırılmış olur. Gelişmişlik farklarını belli bir noktaya çekmiş oluruz" dedi.
Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir ile yönetim kurulu üyeleri, Devlet Bakanı Tüzmen'i makamında ziyaret etti.
Bakan Tüzmen, görüşme sırasında yaptığı konuşmada, devlette bürokrat olarak çalıştığı zamanlarda sınırda bulunan illerden alınan toplam gelir ve kurumlar vergisi oranlarını araştırdığını hatırlattı, bu araştırma sonunda sınır illerden alınan gelir ve kurumlar vergisinin toplam vergiler içinde yüzde 4 ile yüzde 8 gibi düşük bir oranı oluşturduğunu gördüğünü kaydetti.
Tüzmen, "Madem bütün bu sınır illerinden gelir ve kurumlar vergisi alamıyoruz, o zaman 10 sene süresince buralardan gelir ve kurumlar vergisi tahsil etmeyelim" dedi.
Bu önerisinin tartışılmasını istediğini belirten Tüzmen, "En son böyle bir çalışmayı önerdim. İlgili arkadaşlar çalışıyorlar bu çalışmayı yapıyorlar" diye konuştu.
Serbest bölgelerde de muafiyet isteği
Tüzmen ayrıca, serbest bölgeler kanunu da tekrar düzeltilerek, mevcut serbest bölgeler içerisinde gelir ve kurumlar vergisi muafiyetini AB'ye girene kadar belli bir noktada sıfırlayıp, AB'ye girdikten sonra bunu serbest bölgelerde aynen uygulamaya devam ettirmek gerektiğini söyledi.
Tüzmen, sınır illerine dönük muafiyet önerisi konusunda ise devamla şöyle dedi:
"Tüm sınır illerinden 10 yıl süreyle gelir ve kurumlar vergisinin kaldırılmasını teklif ederken şunu da söylüyorum; polisten de, askerden de, tüm emniyet güçlerinden de, doktordan da, dişçiden de öğretmenden de bunlar alınmayacak.
Yani bu neyi sağlar? Tartışıyorum sizinle. Gelir ve kurumlar vergisi alınmadığı zaman, sınır illerindeki istihdam edilen personelinde kazancı artmış olacak. Gelir artmış olacak. Firmaların geliri artmış olacak. Sirkülasyonda dolaşan para artmış olacak.
Dolayısıyla biz bu şekilde bir çalışmayı gerçekleştirebilirsek o zaman oradan göç artık yavaş yavaş kırılmış, Türkiye'nin diğer yerlerine gelmemiş olur. Gelişmişlik farklarını belli bir noktaya çekmiş oluruz. Bunu tartışmamız lazım. Üç sene beş sene de yetmiyor. Yani millet bir önünü görsün."
"Yapılırsa, vatandaş başka yere gitmek istemeyecek"
Bunun yapılması halinde, sınır bölgesindeki vatandaşların bulundukları yerlerde kalacaklarını, başka yerlere gitmek istemeyeceklerini belirten Tüzmen, imalat yapmak isteyen firmaların da buna göre üretim ve imalatlarını yapacaklarını söyledi.
Böylece buralarda bir dengenin sağlanacağına işaret eden Tüzmen, bu uygulamanın kendileri açısından sosyoekonomik ve bütün diğer sıkıntı duydukları konuları da aşağıya çekeceğini, Türkiye'nin de ağırlıklarını atıp yukarıya doğru yükselerek yeni iş sahaları yaratabileceğini anlattı.
"Radikal çözüm öneriyorum, buyurun hep beraber yapalım"
Tüzmen, şöyle konuştu:
"10 sene süresince gelir vergisi ve kurumlar vergisi muafiyetinin Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu ve bizim bütün Trakya sınırımızda, Balkan sınırımızdaki illerde uygulanmasının artıları eksileri, zayıf yönleri, kuvvetli yönleri, tehditleri ve fırsatların analizinin, bu konularda çalışılması lazım.
Ben de bu konularda elimden geldiği kadar gayret göstererek çalışmalar yapıyorum. Yani bu dönem bir cesaretle hareket etmemiz gerektiğine inanıyorum. 1994 de genel müdürdüm. Boyumuz biraz daha şu kadardı diyelim. Anlattık önerimizi, yine heyecanlı bir şekilde ama cesaret edemedik o dönemde. Yapamadık o zaman. O zaman bunu esas 12 ille sınırlandırmıştık, sonra mücavir illeri de koyabilelim dedik.
Ama bu dönemde diyorum ki artık madem cesaretimiz var, hadi radikal bir çözüm öneriyorum. Buyurun hep beraber yapalım, tartışalım. En doğrusu Türkiye için ne ise onu yapalım."
Bu önerisini yaklaşık 15 gün önceki Bakanlar Kurulu toplantısında da dile getirdiğini belirten Tüzmen, daha önce de bu konudaki görüşlerine Başbakan Erdoğan ile Bakanlara anlattığını kaydetti.
"Bu model, radikal bir modeldir"
Bu modelin tartışılmasını konuşmasında sık sık vurgulayan Tüzmen, "Bu model radikal bir modeldir. Ama belki Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu bir model de olmayabilir" diye konuştu.
Tüzmen, konuyla ilgili soruları yanıtlarken de, bu önerisinin hayata geçirilmesi halinde tersine göçün sağlanacağını kaydetti.
Tüzmen, "Göçü tersine çevirmekle, büyük şehirlerimizin karşılaştığı alternatif maliyetleri aşağıya çekmemiz çok kolay olacaktır. Türkiye'nin hesaplanmayan ve kimsenin girmek istemediği bir alan var. Alternatif maliyet alanı. Bu göçün şehirlerde Türkiye'ye yarattığı alternatif maliyet nedir? Bunun hesaplanması lazım. Bunu yaptığınız zaman herkes teşviği yerinde istemiş ve almış olacak" dedi.
Tüzmen sınır illerden gelir ve kurumlar vergisi alınmamasının, Türkiye'nin gelir ve kurumlar vergisi toplamını fazla etkilemeyeceğini kaydetti.
"Hatası sevabı varsa, hepsi kabulümüz"
Tüzmen, gelir ve kurumlar vergisinin alınmadığı Singapur, İrlanda, Dubai gibi örneklerin başı alıp gittiğini, Birleşik Arap Emirlikleri'nin de 'çölde hayal satarak alıp yürüdüğüne" işaret ederken, "Nedeni, gelir ve kurumlar vergisinin olmadığı bir ortam olması. Ama iş dünyası oraya gidiyor. Çin nasıl kalkındı? Pasifik okyanusu kıyısındaki şehirlerinden gelir, kurumlar vergisi almıyor. Ben diyorum ki buyurun gelin, tartışın. Hatası sevabı varsa hepsi kabulümüz" şeklinde konuştu.