hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Rusya'nın yapacağı santral böyle olacak

    Rusyanın yapacağı santral böyle olacak
    expand

    Rusya'nın Mersin Akkuyu'ya inşa edeceği 20 milyar dolar değerindeki nükleer santral için geri sayım başlarken, Japonya'nın Fukuşima nükleer santralindeki sızıntı güvenlik ile ilgili sorunları yeniden gündeme taşıdı. Akkuyu nükleer santralinin uçak çarpması ya da 9 şiddetindeki depreme karşı dayanıklı olacağını belirten Rus yetkililer, santralin dünyanın en güvenli nükleer santrali olacağını öne sürüyor.

    Mersin Akkuyu’da yapılacak Türkiye'nin ilk nükleer santrali için geri sayım başladı.

    Rus şirketi Rosatom, Mersin-Akkuyu ile aynı özelliklere sahip "Kalininskaya" nükleer santralini Türk basınına tanıttı.

    Moskova’dan 350 km. mesafedeki Tver bölgesine bağlı 30 bin nüfuslu Udomlya kasabasında yer alan Kalininskaya nükleer santralinde 3 reaktör hizmet veriyor.

    Akkuyu'nun aynı teknolojiye sahip olacağı 4'üncü reaktör ise sonbaharda hizmete açılacak.

    "Sistem Matruşka gibi..."


    İnşaatına 1974 yılında Sovyetler Birliği döneminde başlanan Kalininskaya santralinin ilk reaktörü 1984 yılında, ikincisi 1986’da, üçüncüsü ise 2004 yılında devreye girmiş. VVER tipindeki su ve su soğutmalı üç reaktörün her biri 1000 megavat enerji üretiyor.

    Akkuya’ya inşa edilecek nükleer santralle teknoloji ve model olarak tıpa tıp aynı olan ve üçüncü nesil sayılan Kalininskaya ve Akkuyu arasındaki fark ise Akkuyu reaktörlerinin 1200 megavat gücünde olacak olması.

    Kalininskaya nükleer santralinin başmühendisi Mihail Kanışev, VVER reaktör tipinin Japonya'daki deprem sonrası hasar gören Fukuşima'dan farklı dört güvenlik bariyeri ile donatıldığını belirterek, "Bizim sistem matruşka gibi. En içteki kukla reaktörün kendisi. Ardından ikinci kukla reaktörün betonarme dış kabını tasvir ediyor. Üçüncü matruşka ise güvenli soğutma sistemini gösteriyor" dedi.

    Reaktörün içinde dolaşan suyun dışarısıyla hiçbir teması olmadığı gibi ikinci soğutma kademesindeki suyun da dış dünya ile iletişimde olmadığını belirten Kanışev, "Ancak 3'üncü soğutma devresi tabiattan aldığımız suyla temas halinde. Böylece radyasyonun bir arıza durumunda dışa sızması için bu üç soğutma kademesini aşılması gerek. Sonuncu 4'üncü kukla ise es kaza reaktörün ciddi arızalanmış olması durumunu kapsıyor. Nükleer yakıt reaktörde susuz kalarak erimeye başlasa bile reaktörün dibine yerleştiren ızgara bu yakıtı yakalıyor. Güvenlik ızgarası ayrı bir sistemle soğutulduğu için hiçbir koşulda patlama meydana gelmemesi sağlanmış oluyor" diye konuştu.

    Yakın bir zamanda inşaatı bitecek olan 4'üncü reaktörün hizmete girmesi ile yıllık üretimi iki kat artırmayı planladıklarını ve yakında 27. yılına girecek olan santralde bu zamana kadar hiçbir sorun yaşanmadığını belirten Kanişev, yılda 22 milyar kw/s enerji üreten üç reaktörün kilovat başı fiyatının 1,22 ruble olduğunu söyledi.

    Santralde 3 bin 500 personelin çalıştığını da belirten Başmühendis Kanişev, "Bizim personel ortalama 36 yaşında. 287 hektar alana yayılan santrali yönetmek kolay iş değil. Çalışan personelin büyük bölümü santralin yakınındaki Udomlya kasabasında yaşıyor" diye konuştu.

    Güvenlik 3 adımda sağlanıyor


    Kontrol odasında görevli nöbetçi mühendis İgor Salamatsov, reaktörlerdeki tüm sistemleri dijital ortamda sürekli izlediklerini, burada 24 saat boyunca devriye müdürünün, türbinden ve reaktörün çalışmasından sorumlu mühendislerin bulunduğunu belirtti.

    8 saatte bir değişen mühendislerin reaktör çalışmalarını panellere yansıyan verilerden çok dikkatli biçimde takip ettiğini söyleyen Salamatsov, güvenliği üç adımda sağladıklarını ifade etti.

    Salamatsov, "Birincisi reaktörün yani nükleer reaksiyonun durdurulması. İkincisi reaktörün aktif olan kısmından ısıyı azaltmak ve üçüncüsü radyasyon maddelerin dışarıya çıkmasının önlenmesi. Tüm bu önlemlerin sağlanmasını izlemek için kontrol panelinde göstergeler mevcut. Isıyı durdurabilmek için mazot-jeneratörlü üç bağımsız sistemimiz var. Bu sistemlerin her biri farklı alanlarda yerleştirildi. Bu sistemlerin çalışmaması gibi olasılık çok düşük. Bunun dışında üç pasif güvenlik sistemlerimiz de var. Bu sistemlerin çalışması için elektriğe ya da herhangi bir yakıta ihtiyaç duyulmuyor" dedi.

    Akkuyu'ya yapılacak santralin benzeri


    Salamatsov, rektörün teknik bilgilerini ise şöyle açıkladı:

    ** Reaktörün kendisi yaklaşık 400 ton ağırlığında ve üçte ikisi yerin altında.

    ** Yakıt reaktöre yüklendikten sonra üzerindeki çelik kapak sızıntıya meydan vermeyecek biçimde 54 adet 2 metre boyunda 17 santimetre çapında ve 300 kg ağırlığında dev cıvatalarla sıkıca kapatılıyor.

    ** Nükleer reaksiyonun meydana geldiği dev çelik kap ayrıca 30 metre çapında ve 40 metre yükseklikte duvarları 110 santimetre kalınlığında betonarme yapının içine hapsediliyor.

    ** Devasa yapının kubbe biçimindeki çatısı da son derece ilginç yapıya sahip. 40 santimetre kalınlığında yüzlerce çelik halat gerilerek üzerlerine duvarlarında olduğu gibi kalın katman betonla örtülüyor. Reaktörü çevreleyen beton yapıda sadece iki kapı bırakılıyor.

    ** Yaklaşık 28 bin metre küp hacme sahip bu mekan tamamlandıktan sonra basınç testinden geçiyor. Bu amaçla beton yapının içerisine hava pompalanıyor. Günlerce devam eden vaha pompalama işlemi sonunda basınç 5 atmosfere çıkıyor. Bu test başarıyla geçildikten sonra reaktör işletime açılabiliyor.

    Uçak çarpmasına da dayanıklı olacakmış


    Reaktörlerde yakıt olarak Uranyum 235 kullanıldığını belirten Salomasov, "Uranyum madenden çıkarıldığı şekliyle bize gelmiyor. Uranyum 235 izotopu elde edilmesi için özel tesislerde işlemden geçtikten sonra nükleer santrale ulaştırılır. Genelde 15 milimetre uzunluğunda 7 milimetre çapında 5 gramlık tabletler şeklindedir. Üstelik bilmenizde fayda var reaksiyona girmemiş yakıt hiçbir radyasyon yaymaz. Reaktör çıkışında tehlikeli madde haline gelir. Bir kg nükleer yakıttan elde edilen enerji kömürle elde edilebilmesi için 100 vagon kömür ya da 67 tanker yakıt vagonuna ihtiyaç vardır" dedi.

    Bu arada, Türkiye’de yakında inşaatına başlanacak 20 milyar dolar değerindeki Akkuyu nükleer santralinin uçak çarpması ya da 9 şiddetindeki depreme karşı dayanıklı olacağını belirten Rus yetkililer, santralin dünyanın en güvenli nükleer santrali olacağını söylüyor.
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow