hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    "MB Türkiye adına en doğru şeyi yapacak"

    MB Türkiye adına en doğru şeyi yapacak
    expand

    Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, "Para Politikası Kurulu, Türkiye'nin ve dünyanın içinde bulunduğu şartları önüne koyacak ve Türkiye adına en doğru şeyi yapacaktır" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Bakan Çağlayan, Milli Prodüktivite Merkezi'nin (MPM) 47'nci olağan genel kurulunun ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.

    Çağlayan, bir gazetecinin, ABD kaynaklı finansal krizin Türkiye'ye nasıl bir etkisi olacağı yönündeki sorusuna karşılık, Türkiye'nin bir dünya oyuncusu, dünyanın en büyük 16'ncı ekonomisi olduğunu söyledi.

    Türkiye'nin uluslararası rekabete açık bir ülke konumunda bulunduğunu, birçok şirketin uluslararasılaşma noktasında dünyanın bilinen markalarını birer birer satın almaya başladıklarını anlatan Çağlayan, şöyle konuştu:

    "Tabii ki dünya ekonomisinde olabilecek gelişmeler Türkiye'yi de bir nispette etkileyecektir. 107 milyar dolar ihracat yapan bir ülkenin nereye nasıl ihracat yaptığının iyi görülmesi lazım.

    İhracatımızın yüzde 60'ından fazlasını AB ülkelerine yapıyoruz. ABD ile dış ticaretimiz yok denecek kadar azdır. Dolayısıyla ABD ekonomisinde oluşabilecek herhangi bir durgunluk Türkiye'yi çok fazla etkilemeyebilir ama dünyadaki genel dalgalanmadan her ülke gibi Türkiye de belli oranda mutlaka etkilenebilir.

    Koymuş olduğumuz büyüme hedefi noktasında, çok büyük değişiklikler yapacak bir etkilenme söz konusu olmaz. Türkiye'nin ihracat profiline, ihracat portföyüne baktığınızda bunun çok yüksek olduğunu görürsünüz. Türk özel sektörü, ihraç yaptığı ülkelerin ve ürün gamını çok rahat şekilde değiştirebilecek bir yapıya sahiptir.
     
    Ben Türk özel sektörü açısından çok önemli bir daralma beklemiyorum. Bunu da toplumu rahatlatma adına da söylemiyorum. Yaptığım çalışmalar, açılışını yaptığım tesisler, fabrikalar bunun böyle olduğunu gösteriyor."
     
    Türkiye'nin bu ortamda kendisine fırsat da yaratabilme imkanını sahip bulunduğuna dikkat çeken Çağlayan, diğer ekonomilerdeki daralmanın oluşturacağı pazar avantajlarının çok rahat değerlendirilebileceğini kaydetti.

    "MB ülke ekonomisinden de bağımsız değil"
     
    Bakan Çağlayan, faiz ile ilgili bir soru üzerine de bakanlık görevine getirildiği ilk zamanlarda büyüme rakamları açıklandığında "Merkez Bankası'nın faizi gözden geçirmesi gerektiğini" ifade ettiğini ve "Hükümet Merkez Bankası'na faiz düşürme talimatı veriyor" şeklinde eleştirildiğini hatırlattı.
     
    "Merkez Bankası'nın bağımsızlığı, ülke ekonomisinden bağımsızlık anlamına gelmez" diyen Çağlayan, şöyle devam etti:
     
    "Para Politikası Kurulu, Türkiye'nin ve dünyanın içinde bulunduğu şartları, istihdamla ilgili gelişmeleri, Türk özel sektörünün performansını önüne koyacak ve Türkiye adına en doğru şeyi yapacaktır. Faiz belirleme yetkisi Merkez Bankası'na verilmiş. Özerklik çerçevesinde bu hak ve imkan tanınmıştır.

    'Türkiye açısından 1 puan neyi ifade ediyor?' derseniz 1 puan yılda 2 ile 2.5 milyar dolarlık bir rakamı ifade eder. En azından rakamın ve faizle ilgili politikaların şu şekilde değerlendirilmesi gerektiğine inanıyorum. Merkez Bankası sadece bir veriye değil, birçok veriye odaklanarak gereken çalışmayı yapar.

    Ben rakam söylemeyeyim yine aranızdan birileri çıkıp 'Siyaset Merkez Bankası'na faiz düşürme konusunda talimat verdi' derler. Bunu speküle etmek isteyen insanlara fırsat vermemek adına bu şekilde ifade etmek istiyorum."

    Enflasyon hedeflemesi

    Bakan Çağlayan, enflasyon hedeflemesine ilişkin bir soru üzerine de hedeflerin yeniden revize edilmesi gibi bir şeyin söz konusu olmadığını söyledi.

    "Konulmuş hedefler çerçevesinde odaklanmamız söz konusu" diyen Çağlayan, yüksek enflasyonun uzun bir süre "Türk insanının cebinden kazancını çalmış hırsız gibi olduğunu" belirtti ve "Türkiye 35 yıl aradan sonra elde etmiş olduğu tek haneli enflasyon kazanımını kesinlikle elden bırakmayacaktır. Tek haneli enflasyondan geriye dönüş yoktur" dedi.

    Çağlayan, büyüme hedefleri konusunda ise dünyadaki konjonktürel gelişmelere iyi bakmak gerektiğini söyledi. Dünyada ekonomik alanda ciddi çalkantılar olduğunu ifade eden Çağlayan, Türkiye'nin bir dünya oyuncusu olarak bundan en az şekilde etkileneceğini düşündüğünü belirtti.

    Sosyal Güvenlik Reformu

    Çağlayan, MPM'nin 47'nci Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada ise, Sosyal Güvenlik Reformu'na değindi.

    Bakan Çağlayan, bu konuda özel-kamu sektör işbirliğinin yapıldığını ve yapılmaya devam edileceğini belirterek, şimdiye kadar başka konularda da iki tarafın işbirliğine özen gösterildiğini hatırlattı.

    Başbakan başta olmak üzere hükümetin, tarafların diyaloğuna önem verdiklerini vurgulayan Bakan, Sosyal Güvenlik Reformu'nda "Kimsenin kabahati yok, ancak Türkiye bunu taşıyamaz hale geldi" dedi.

    "Popülist uygulamalar sonucunda bugün gelinen noktada iki çalışan bir emekliye bakamaz durumda" diyen Çağlayan, sosyal güvenlik sisteminin, istiap haddinin üzerinde yük taşıdığını ve Türkiye'nin bunu daha fazla taşımasının mümkün olmadığını söyledi.

    Çağlayan, bakanlığının sanayi envanteri ve stratejisi çalışmalarını sürdürdüğüne işaret ederek, istihdamın önündeki yüklerin kaldırılması konusunda da çalışmaya devam ettiklerini kaydetti.

    Bakan Çağlayan, istihdam paketinin yanında "İstihdam Envanteri" çalışması yapıldığını ve hangi sektörlerin ve hatta illerin istihdam taleplerinin ne olup olmadığının bu çalışmayla ortaya çıkarılacağını söyledi.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow