İş kazalarının maliyeti yılda 4 milyar YTL

Türkiye'de, iş kazaları ve meslek hastalıklarının toplam maliyetinin yılda 4 milyar YTL olduğunun tahmin edildiği açıklandı.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Makina Mühendisleri Odası'nın (MMO) "İş Sağlığı ve Güvenliği Raporu" açıklandı.
Türkiye'de iş sağlığı ve güvenliğine gereken önemin verilmediği, yasa, yönetmelik ve uygulamalarda yetersiz kalındığı öne sürülen raporda, iş kazalarına ilişkin veriler, meslek hastalıkları ve iş kazaları, iş güvenliği konuları irdelendi.
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) rakamlarına göre dünyada, her yıl 270 milyon iş kazasının gerçekleştiği, her yıl yaklaşık 2 milyon 200 bin insanın iş kazaları ve meslek hastalıkları nedeniyle yaşamını yitirdiği belirtildi.
Her gün yaklaşık 6 bin kişinin iş kazası veya meslek hastalıkları nedeniyle öldüğü belirtilen raporda, "Yıllık toplamda 350 bin kişi iş kazası, 1 milyon 700 bin kişi ise meslek hastalıklarından dolayı yaşamını yitirmektedir" denildi.
Türkiye'de durum
2007 yılı ve 2008 yılının ilk aylarının Türkiye'de iş kazalarının yoğun olarak konuşulduğu bir dönem olduğu ifade edilen raporda, "Türkiye sanayisi ve çalışma yaşamı iş kazaları, ölüm ve yaralanmada rekorlara koşma yolundadır" görüşü dile getirildi.
Türkiye'de iş sağlığı ile ilgili yasal düzenlemelere göre 50'den az sayıda işçinin bulunduğu işyerlerinde sağlık birimi oluşturulmasının zorunlu olmadığı belirtilen raporda, şöyle denildi:
"En yüksek iş kazası oranı, toplam işyeri sayısının yüzde 98'ini oluşturan ve İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulu (İSGK), işyeri hekimi, iş güvenliği uzmanı, işyeri hemşiresi veya sağlık memuru bulundurma gibi zorunlulukların bulunmadığı KOBİ'lerde görülmektedir."
"İşyerlerinin yüzde 5'e yakını denetlenebiliyor"
Çalışma yaşamında esnek istihdam ve esnek üretimin yaygınlaşması ile çalışma saatlerinin arttığı, bu durumun iş kazalarında önemli rolü bulunduğu belirtilen raporda, "yetersiz olan müfettiş kadroları ile ülkedeki tüm işyerlerinin her yıl ancak yüzde 5'e yakınının denetlenebildiği" vurgulandı.
Raporda yer alan Türkiye'deki iş kazalarına ilişkin verilerden bazıları şöyle:
"İş ve meslek hastalıkları sonucu ölüm sayısı 1997'de bin 473 iken 2003'e kadar göreli düşüş göstermiş, 2004'ten itibaren artışa geçerek 2006'da bin 601'e ulaşmıştır.
SSK istatistiklerine göre, 2006 yılında gerçekleşen 79 bin 27 iş kazasında bin 601 çalışan insanımız yaşamını yitirmiş, 2 bin 267 kişi sürekli iş göremez (sakat) duruma düşmüş, 574 kişi meslek hastalığına yakalanmıştır.
İş kazasının en yüksek olduğu saat, çalışma diliminin ilk saatleridir. İş başı yapıp ilk bir ay içerisinde meydana gelen kazaların toplam kazaya oranı yüzde 9.
En fazla kaza yaşanan sektör 10 bin 283 iş kazası ile toplam iş kazalarının yüzde 14'ünü oluşturan 'metalden eşya imalatı'. İkinci sırada 6 bin 483 iş kazası ile toplam kazaların yüzde 9'unu oluşturan inşaat sektörü, üçüncü sırada 6 bin 11 iş kazası ile toplam kazaların yüzde 8.5'ini oluşturan kömür madenciliği geliyor.
En fazla ölüm yaşanan sektörler arasında 290 kişi (yüzde 25) ile inşaat sektörü birinci sırada, 163 kişi (yüzde 10) ile nakliyat ikinci sırada. Ancak ilginç olan 'bilinmeyen' kategorisinin yüzde 32 ile asıl birinci olmasıdır."
Her 5 saatte bir 1 çalışan hayatını kaybediyor
Raporda, her 6 dakikada bir iş kazası meydana geldiği her 5 saatte 1 çalışanın (her gün en az 4 çalışan) hayatını kaybettiği, her 4 saatte 1 çalışanın sürekli iş göremez şekilde sakat kaldığı kaydedildi.
En fazla iş kazası yaşanan illerin sırasıyla 9 bin 697 iş kazası ile İstanbul, 9 bin 258 iş kazası ile İzmir, 7 bin 440 iş kazası ile Bursa olduğu belirtildi.
Zonguldak'ın iş kazası ve meslek hastalığı sonucu ölümlerde 22 kişi ile 14'üncü sırada, toplam iş kazası sayısında 2 bin 988 kaza ile 7'nci sırada yer aldığı vurgulandı.
Kadınların en fazla iş kazası geçirdikleri sektörlerde 835 iş kazası ile dokuma sanayinin birinci, 493 iş kazası ile giyecek ve hazır dokuma eşya sanayinin ikinci, 335 iş kazası ile gıda sanayinin üçüncü sırada olduğu kaydedildi.
Raporda, "meslek hastalıklarının gerçeğinden çok az göründüğü, Türkiye'de henüz meslek hastalıkları konusunda yaygın bir çalışma olmadığı" ifade edildi.
Sanayileşmiş ülkelerde iş kazaları ve meslek hastalıklarının toplam maliyetinin, bu ülkelerin GSMH'nın yüzde 1'i ile yüzde 3'ü arasında değiştiğinin tahmin edildiği belirtilen raporda, "Bu açıdan Türkiye'de en iyimser rakamla, iş kazaları ve meslek hastalıklarının toplam maliyetinin yılda 4 milyar YTL olduğu tahmin edilmektedir" denildi.
Çözüm önerileri
Rapordaki çözüm önerilerinden bazıları ise şöyle:
"4857 sayılı İş Yasası tamamen işverenlerin çıkarları doğrultusunda şekillendirilmiştir. Bütün tarafların katılımı ile demokratik bir yasa çıkarılmalı.
İş Sağlığı ve Güvenliği Kanun Tasarısı Taslağı, TMMOB, TTB, TBB, sendikalar ve üniversitelerin görüşleri alınarak yeniden düzenlenmeli. İş sağlığı ve güvenliği ile ilgili yasa, tüzük ve yönetmelikler uluslararası sözleşme, standart ve normlar dikkate alarak yenilenmeli ve hayata geçirilmeli.
Başta KOBİ'ler olmak üzere, 50'den daha az işçi çalıştıran işyerlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulları'nın kurulması yasalarla güvence altına alınmalı. İş sağlığı ve güvenliği hizmetleri bütün işyerlerini ve tüm çalışanları kapsamalı.
İş kazaları ve meslek hastalıklarının önüne geçilebilmesi için işyerlerinde 'önce insan, önce sağlık, önce iş güvenliği' anlayışı yerleştirilmeli, iş sağlığı ve güvenliği eğitimine önem verilmeli, eğitim almamış çalışana işbaşı yaptırılmamalı.
Üretim sürecinde kullanılan ekipmanlar ve kişisel koruyucular, ilgili standart ve mevzuata uygun olarak üretilmeli. Tüm çalışanlar insana yakışır 'norm ve standartta' bir sosyal güvenlik şemsiyesi altına alınmalı.
Sigortasız ve sendikasız çalıştırma önlenmeli, kayıtdışı ekonomi kayıt altına alınmalı. Ucuz işgücü olarak görülen kadın işçilik üzerindeki tüm olumsuz uygulamalar kaldırılmalı, ürkütücü boyutlara ulaşan çocuk emeği sömürüsü
ortadan kaldırılmalı.
İş kazası araştırmaları gerçekçi ve güvenilir olmalı. İş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin sunumu için belirli işçi sayısı aranmamalı."