"Gündelikçi değil, işçi" olduğunu kanıtlamaya çalışıyor

Antalya'da çalıştığı evin camlarını silerken 3'üncü kattan düşerek ağır yaralanan 50 yaşındaki Minire İnal "gündelikçi değil, işçi" olduğu kanıtlamak için iş mahkemesinde hizmet tespit davası açtı. İmece Ev İşçileri Sendikası, tüm ev işçileri adına davaya müdahil olmak için dilekçe verecek.

Haberin Devamı

Antalya'da oturan 2 çocuk annesi Minire İnal, 2006 yılında "ev işçisi" olarak çalışmaya başladı.

5 Mart 2009'da çalıştığı evin salon camlarını silerken 8 metre yüksekten düştü. Düştüğünü yoldan geçen biri görerek ev sahibine haber verdi.

"Can güvenliğin için cama çıkma"

Hastaneye kaldırılan İnal'ın iç kanama geçirdiği, kaburgalarının kırıldığı anlaşıldı.

Sigortasız çalıştığı için hastane masraflarını ev sahibi ödedi. İnal, 15 gün kaldığı hastaneden taburcu olduktan sonra bir süre de evde yattı.

Ancak geçirdiği iç kanama, akciğere sızan enfeksiyon ve su toplamasına neden oldu, tekrar hastaneye yatırıldı. Akciğer ve omurilikten bir dizi ameliyat geçirdi.

Minire İnal, bu kez hastanede iki ay kaldı, hastane masrafları yeşil kart çıkartılarak karşılandı. İnal, taburcu olduktan sonra 1.5 yıl başkalarının yardımıyla yaşamını sürdürdü.

"Gündelikçi" filmiyle kararı değişti

Eşi sigortasız bir işte 600 lira aylıkla çalışan Minire İnal'ın, kazadan sonra dava açmak aklına bile gelmedi.

Minire İnal, İmece Kadın Dayanışma Derneği'nin Antalya'da gösterime sunduğu, yönetmenliğini Emel Çelebi'nin yaptığı "Gündelikçi" filmini izleyince, kararı değişti. Minire İnal, "Gündelikçi değil, işçi" olduğu kanıtlamak için iş mahkemesinde hizmet tespit davası açtı.

Antalya 1'inci İş Mahkemesi'nde görülen hizmet tespitinden sonra tazminat davası açacağını söyleyen Minire İnal, bu sırada İmece Ev İşçileri Sendikası'nın kuruluş aşamasında Antalya Temsilcisi oldu, ardından da genel kurulda İmece'nin Yönetim Kurulu'nda yer aldı.

Ev işverenine dava

İmece Ev İşçileri Sendikası avukatı Sevgi Evren, Minire İnal'ın kaza geçirdiği işyerinde 5 Ocak 2006 tarihinde çalışmaya başladığını ve 5 Mart 2009 tarihine kadar haftada 2 gün olmak üzere günlük yevmiyeyle aralıksız çalıştığını söyledi.

Avukat Evren, "Ancak işçi sayılmayarak sigortası yatırılmamıştır. Kaza sonrası uzun süre istirahatlı kalmıştır. Halen vücudunun çok yerinde platin olmasına rağmen çalışmak zorundadır. Ev işçileri işçi sayılmadığı için emekli olamamaktadır" diye konuştu.

"Evler işyeri, ev işi iştir"

Avukat Evren, İnal'ın ilk adım olarak çalıştığı süre boyunca sigortasını yatırmayan ev işverenine karşı, karı-koca olarak her ikisine birden hizmet tespit davası açtıklarını söyledi.

Antalya 1'inci İş Mahkemesi'nde 2 Temmuz Çarşamba günü, davanın ikinci duruşmasının görüleceğini aktaran Sevgi Evren, dava sürecine ilişkin şunları söyledi:

"İşveren davaya cevabında Minire İnal'ın işçi olarak çalıştığını kabul etmedi ve mahkemeye 'Arada sırada temizliğe gelen bir arkadaş' olarak sundu. Yargılama her şeyi ortaya çıkaracak. Minire İnal ev işçisidir, evler işyeridir ve ev işi iştir.

İmece Ev İşçileri Sendikası olarak, Minire İnal şahsında tüm ev işçileri için duruşmada müdahale dilekçesi vereceğiz. Ev işçileri işçi sayılıp Uluslararası Çalışma Örgütü'nün 'Ev İşçilerine İnsanca İş Sözleşmesi' C189 sayılı sözleşme imzalanana, iş yasasındaki ev işçilerini işçi saymayan madde kaldırılana ve ev işçileri insanca çalışma koşullarına kavuşana kadar mücadele edeceğiz."