GAP Bölgesi seracılıkta umut veriyor
Güneydoğu Anadolu Projesi'nin (GAP) merkezi konumundaki Şanlıurfa, jeotermal su kaynaklarıyla seracılıkta önemli bir merkez olma yolunda.
Cumhuriyet tarihinin en önemli projelerinden GAP'ın hayata geçirilmesiyle her alanda değişim ve gelişimin yaşandığı bölgede son yıllarda seracılık da önemli ölçüde ilerledi.
Karaali Bölgesi'nde 2000 yılında bir köylünün arazisinde bulunan jeotermal su kuyusunun ardından seracılık yaygınlaşmaya başladı.
Birkaç küçük serayla yapılan deneme ekiminin ardından kısa sürede bu alandaki birçok firma bölgede yatırım yaptı. Karaali Bölgesi'ndeki seralarda üretilen domates, salatalık ve biberin yanı sıra farklı türlerdeki çiçekler, yurt içi ve yurt dışına pazarlanmaya başladı. Bu durum hem istihdam artışına hem de bölge ekonomisine katkı sağladı.
"2023 ihracat hedefi 500 milyon dolar"
GAP Seracılar Birliği Derneği Başkanı Müslüm Yanmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Şanlıurfa'da jeotermal enerjiyle seracılık yapılan Karaali Bölgesi'nde 16 yeni jeotermal su kuyusunun açılacağını böylece bölgenin öneminin daha da artacağını söyledi.
Bölgede 2000 yılından itibaren başlayan seracılığın önemli ölçüde geliştiğini ve çoğu serada artık topraksız tarım kültüyle üretim yapılabildiğini aktaran Yanmaz, seracılığın bölgede önemli bir sektör haline geldiğini ifade etti.
Bu gelişmeler yaşanırken İl Özel İdaresi'nce söz konusu alanda 16 yeni jeotermal kuyusu açılmasının planlandığını aktaran Yanmaz, şunları kaydetti:
"Karaali Bölgesi, bu alanda önemli bir altyapıya sahip. Mevcut potansiyeli en iyi şekilde değerlendirerek sera bölgesini dünyaya açmak istiyoruz. Önümüzdeki yıl var olan seraları iki katına çıkarmayı hedefliyoruz. 2023 yılı hedefimiz bölgedeki sera alanını 10 bin dekara ulaştırmak."
GAP seracılar Birliği Başkanı Yanmaz, bölgedeki seraların çok önemli özelliklere sahip olduğunu da belirtti.
Geçen yıl yaptırılan bir seranın paketleme de dahil tam otomasyon sistemine sahip olduğunu aktaran Müslüm Yanmaz, "25 milyon dolarlık bu sera, yalnızca Türkiye'nin değil belki de Avrupa'nın en modern sera tesislerinden biri haline geldi. Bu yatırımlar bölgenin ne kadar doğru bir alan olduğunu gösteriyor. Önümüzdeki günlerde toplam 16 jeotermal kuyu açılacak. Bu kuyularla Başbakanımız'ın 2023 hedeflerine biz de Urfa'dan 10 bin dekar serayla katkı sağlamış olacağız. 2023 yılı hedefimizde ihracata sağlayacağımız katkının 500 milyon dolar civarında olması planlanıyor" diye konuştu.
"Isıtma maliyeti daha az"
Tüm çabalarının, çok önemli bir potansiyele sahip olduğunu düşündükleri bölgede yatırımcılara, ihracata ve kadın istihdamına katkı sağlamak olduğunu ifade eden Yanmaz, daha fazla yerli ve yabancı yatırımcıyı bölgeye çekmeye çalıştıklarını, bununla ilgili görüşmelerin sürdüğünü kaydetti.
Karaali'de, ülkenin diğer yerlerinde yapılan seracılıktan çok daha düşük maliyetle üretim yapılabildiğini dile getiren Yanmaz, "Antalya'yı örnek verecek olursak 100 dekar bir seranız varsa yıllık yaklaşık 1,5 milyon lira ısıtma gideriniz oluşur. Karaali'de ise jeotermal enerjiden dolayı bu rakam 300 bin liraya kadar geriliyor. Yani bu bölgede 100 dekar alanlık bir sera yaparsanız yalnızca ısıtmadan 1 milyon 200 bin lira kar elde etmiş olursunuz" dedi.