SICAK HABER | Ev sahipleri ve kiracılar dikkat! Okumadan imzalayanlar bin pişman olacak...

Kira sözleşmeleri, ev sahibi ve kiracı arasındaki anlaşmazlıkların önüne geçmek için büyük önem taşır. Yüzde 25 zam sınırının kalkmasıyla birlikte, kira sözleşmesi hazırlarken dikkat edilmesi gereken önemli noktalar ve tahliye taahhütnamesi düzenlemenin detayları uzmanlar tarafından açıklandı. Bu maddeleri okumadan imzalayanlar bin pişman olacak... İşte detaylar...Son iki yılda artan kira anlaşmazlıkları ve dava süreçleri, kira sözleşmelerinin önemini bir kez daha ortaya koydu. Avukat Zafer İşeri, A Haber canlı yayınında kira sözleşmeleriyle ilgili dikkat edilmesi gereken noktaları paylaştı. Kira sözleşmeleri sözlü olarak da yapılabilir, ancak hukuki anlaşmazlıklar durumunda ispat güçlüğü çekilmemesi için yazılı yapılması önerilir. Ayrıca, yazılı sözleşme olmadan bazı temel hizmetlerin sağlanması güçleşebilir. Sözleşmede kira dönemi, ödeme başlangıç tarihi ve kira bedelinin açıkça belirtilmesi gerekiyor. Ödeme detayları, sözleşme tarafları arasında herhangi bir anlaşmazlık çıktığında önemli bir referans noktası oluşturur. Kiralanacak ev eğer aile konutu ise eşlerden birinin imzası yeterlidir. Ancak öğrenci evleri gibi paylaşımlı konutlarda, tüm kiracıların imzası, sözleşmenin tüm bireyler için bağlayıcılığını sağlar. Sözleşme, taşınmazın ve demirbaşların mevcut durumunu açıkça belirtmelidir. Bu, ileride çıkabilecek ihtilafların önüne geçilmesinde kritik bir role sahiptir. Zam oranı, TÜFE'nin 12 aylık ortalamasını geçmeyecek şekilde belirlenmeli. Bu oran, kira sözleşmesinin yenileme dönemlerinde de göz önünde bulundurulmalıdır. Kira sözleşmelerinde ödenen depozito ücretleri de sözleşmede yer almalı. Depozito bedeli kira sözleşmesi bittiğinde, taraflar eğer tahliye konusunda anlaşmışsa tahliye tarihindeki güncel kira bedeline oranlanmalıdır. Ancak sözleşmede depozito bedeli güncel değere göre ödenmeyecek ve aynen ödenecektir şeklinde bir madde varsa, güncel bedel ödenmez. Tahliye taahhüdü ile kira sözleşmesinin aynı gün imzalanması durumunda bu taahhütnamenin geçerliliği bulunmuyor. Tahliye taahhütnamesinin boş olarak hazırlanması da mümkün. Eğer kiracı bunu boş olarak imzalasa dahi geçerliliği bulunuyor. Kiracı kira bedelini geç öderse, yasal faiz uygulanabilir fakat fazladan ceza şartı konulamaz. Ayrıca, kiracılar emlak vergisi gibi giderleri ödemek zorunda değildir. Kira sözleşmelerinde kefil koşulu aranabilir. Müteselsil kefalet durumunda, kefil, borçtan doğrudan sorumlu tutulabilir. Elden yapılan ödemelerde, ödemenin yapıldığına dair yazılı bir belge alınmalıdır. Aksi halde, kiracı ödediği kira bedelini ispatlayamaz ve bu durum kötü niyetli ev sahipleri tarafından sorun yaratabilir. İl dışında bulunma ya da emlak danışmanı gibi aracıların olması durumunda doğrudan ev sahibinin imzasını almak söz konusu olmayabilir. Böyle durumda imza atacak kişiler kiraya verecek kimsenin yetkisi olup olmadığını denetlemelidir. Mutlaka yetkili kişilerle imza süreci yürütülmelidir. Kira sözleşmesi hazırlanırken kira artış oranı belirtilmişse bu her evrede geçerlidir. Kira sözleşmesinde tarafların kararlaştırdığı zam oranına göre periyodik artışlar yapılır. Mevzuat bunun TÜFE'yi geçemeyeceğini söyler. 12 aylık ortalamaya bakılır ve bu yolla uzun yıllar problemsiz şekilde ilerlenebilir. Eğer kiracı bir yazılı belge ile belli sürede taşınmazı tahliye edeceğini taahhüt etmişse, mahkeme sürecine gerek olmadan doğrudan belge İcra Müdürlüğüne verilip tahliye prosedürü başlatılıp hızlıca tamamlanır. Ancak kira sözleşmesi ile aynı tarihte taahhütname imzalanmışsa yargı bunu geçersiz kılar. Tahliye taahhütnamesinin düzenleme tarihinin ileriye atılması ya da boş bırakılması gibi gerçeğe aykırı durumlar kiracının aleyhine kabul edilir. Bu nedenle kiracılar, kira sözleşmesi ve tahliye taahhütnamesi düzenlerken dikkatli olmalı ve tüm maddeleri okuyup anlayarak imzalamalıdır. Bu şekilde, olası anlaşmazlıkların ve hukuki sorunların önüne geçilebilir.