Ödül Zıt Anlamlısı Nedir? Ödül Kelimesinin Zıt Anlamlıları Nelerdir?

''Öde'' fiilinden türetilen ödül sözcüğü, öz Türkçedir. Birine yerine getirdiği bir görevden ya da başarısından ötürü verilen mükafata ödül denir. Sinema ve medya sektöründe ödül kelimesi terim anlamında kullanılır.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

 Örnekler:

 1- Ödül Gecesi 2- Jüri Özel Ödülü 3- Ödül Töreni 4- En İyi Film Ödülü

 5- Ödül Disiplin Yönetmeliği 6- Ödül Heykelciği 7- Ödül Yemeği Ödül sözcüğüyle zıt anlamlı olan 5 sözcük bulunmaktadır. Bu kelimelerin ikisi öz Türkçe, üçü ise Arapça kökenlidir.

 Ödül Zıt Anlamlısı Nedir?

 1- Yaptırım

 2- Bedel

 3- Ceza

 4- Azap

 5- Ukubet

 Ödül Kelimesinin Zıt Anlamlıları Nelerdir?

 1- YAPTIRIM

 Yaptırım, hem kanunların uygulanması hem de kanunlara uymayan kişilere ceza verilmesi demektir.

 Örnek Cümle:

 ''Kurallara uymayan personellere yaptırım uygulanacak.''

 2- BEDEL:

 Bedel kelimesinin sözlük anlamı karşılıktır. Bu kelime ''bedelini ödetmek'' şeklinde kullanıldığında ceza vermek anlamına gelir.

 Örnek Cümleler:

 1- Sana bunun bedelini çok ağır ödeteceğim!

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

 2- Zaman bana yaptığım hataların bedelini fazlasıyla ödetti.

 3- CEZA:

 Dilimize Arapçadan geçmiş olan ceza kelimesi, ödül sözcüğüyle zıt anlamlıdır.

 Örnek Kelimeler:

 1- Ceza-i İşlem 2- Cezasız Bırakmamak 3- Cezalandırılmak 4- Ceza Sahası

 5- Ceza Dava Dosyası 6- Cezaevi 7- Ceza Hukuku

 Örnek Cümleler:

 1- Beni bu şekilde cezalandırmaya hakkın yok.

 2- Bana yapılan bu yanlışı cezasız bırakmayacağım.

 4- AZAP:

 İslam inancına göre, ahirette münafıklara, münkirlere ve kafirlere verilen cezaya azap denir.

 Örnek Cümleler:

 1- Mahşer gününde Allah'ı inkar edenler için elim bir azap vardır.

 2- Takva ehli kullar sık sık cehennem azabını hatırlayıp günah işlemekten sakınırlar.

 5- UKUBET:

 Arapça kökenli bir sözcük olan ukubet, yapılanların karşılığı olarak verilen ceza anlamına gelir.

 Örnek Cümle:

 ''Benim için en büyük ukubet, ondan ayrı kalmak oldu.''