Trump'ın ticaret savaşları: Tamam mı, devam mı haftası
Donald Trump'ın Çin ile ticaret savaşı yine zirve yaptı. Ancak ABD Başkanı'nın 'Önce Amerika' politikasından yalnızca Çin değil tüm ülkeler etkilendi. İşte madde madde Trump'ın diğer ülkelerle ticari savaşı...
ABD ile Çin arasında başlayan ancak dünyaya da yayılan ticaret savaşının temeli, Trump’ın 1 Mart 2018'de ilan ettiği kararla birlikte çelik ithalatında yüzde 25, alüminyum ithalatında yüzde 10 gümrük vergisi uygulamaya başlamasıyla atıldı ancak etkisi kısa sürede tüm dünyayı sardı.
İspanya zeytinlerinden Kanada çeliğine, ABD Başkanı Trump Beyaz Saray'a girdiğinden bu yana ABD ticaret tarifeleriyle dünyanın dokunmadığı köşesi kalmadı.
Tarifeler nasıl yapılıyor?
Tarife yada gümrük tarifesi, özünde yerel ekonomileri artırmak ve yerli üreticileri korumak amacıyla tasarlanmış bir vergidir. Dış ekonomi ve dış ticaret politikasının en eski ve belki de en sık kullanılan araçlarından biridir.
Ancak uluslararası ticaret yasalarına göre, ülkeler bu tarifeleri 'kafasına estiği gibi' ve plansız bir şekilde uygulayamaz, tarifenin gerekli olması ve tam olarak araştırılması için açık bir neden belirtmeleri gerekir. Yakın zamana kadar, ABD tarifelerinin büyük çoğunluğu, telafi edici ve anti-damping vergileri olarak sayılıp haklı görülmekteydi. Normal şartlarda tüm soruşturmalar tarifelere yol açmaz ve süreç boyunca bir noktada ABD, uygulanacak gerekçeleri bulunmadığına karar verebilir ancak çoğu kabul edilir.
31 ülkeye ulaşan 12 milyar dolar etki
2018'in son dönemine kadar olan süreçte Trump başkanlığında Ticaret Bakanlığı, damping / telafi edici görevler konusunda tam 122 soruşturma başlattı. Bu tarifeler, dünyanın adeta her bir yanını hedef alarak toplamda 31 ülkeye ulaşarak ithalatta 12 milyar dolar etkiye yol açtı.
Çin bu ülkeler arasında şüphesiz en çok etkilenenler arasında yer aldı. 2018'in son döneminde alüminyum alaşımından lastik bantlara ve ipek kurdelelere kadar uzanan Çin ürünlerini hedef alan yaklaşık yüzde 40 oranında telafi edici / anti-damping incelemesi bulunmaktaydı. Kısacası diğer ülkelere kıyasla Çin adeta Trump tarafından işaretlenmiş gibiydi.
Ancak bu dalga Çin ile sınırlı kalmadı. Özellikle California'lı çiftçilerin şikayetleri sonrası ABD, Ortak Tarım Politikası (CAP) kapsamında zeytin çiftçilerine yapılan ödemelerin haksız bir ticaret sübvansiyonu oluşturduğunu savunarak İspanyol zeytinleri üzerinde tarifeler uyguladı. Dünyanın zeytinlerinin çoğu Akdeniz'den geliyor ancak geçtiğimiz Eylül ayında İspanya Başbakanı Mariano Rajoy ile yaptığı görüşmede Trump, ABD'li çiftçileri korumak için istekli olduğuna işaret etti. Trump, ABD ile İspanya arasındaki ticari ilişkiye değinerek "Adil ve karşılıklı olmalı" diyerek geri adım atmayacağının da sinyallerini verdi. Bu durumun 68 milyon dolarlık İspanyol ihracatını etkilemesi de AB'nin kaşlarını kaldırmaya yetti.
İspanya'da olduğu gibi ABD, Kanada gibi ünlü müttefiklerin peşinden de koşmadı.
ABD Ticaret Bakanlığı’nın, Kanadalı uçak firması Bombardier’in C serisi uçaklarına yüzde 220'lik ek ithalat vergisi koydu. 26 Eylül 2017 tarihinde yüzde 220 olarak açıkladığı anti-damping vergisi, ABD'li uçak şirketi Boeing'in son şikayetiyle yüzde 300’e yükseltildi ve iki müttefik ülke arasında ticari gerilim tavan yaptı.
Yine Arjantin ve Endonezya'dan bio-dizelle ilgili bir başka büyük soruşturma 1,5 milyar dolarlık ithalat üzerinden tarifelerin yapılmasına yol açtı.
Son on yılda, ABD hükümeti gümrük vergilerinde yaklaşık 283 milyar dolar topladı. Ancak Başkan Trump göreve gelmesi ile birlikte ABD'nin bu konuda daha da agresifleşmesi için adeta bir sorumluluk üstlendi. 2017'de Ticaret Departmanı tarifeler konusunda 82 ile başladı ki bu Barack Obama yönetiminin en aktif yılı olan 2015'e kıyasla yüzde 28 artış anlamına geliyor.
Fotoğraf: AP
Çin ile ticaret savaşı
ABD Başkanı Donald Trump, 2016'da göreve başlamasından bu yana Çin'in ticaret uygulamalarından şikayetçi. Ulusal güvenlik endişelerini öne süren Trump, çelik ve alüminyum üreticilerini korumak için kapsamlı adımlar attı ve fikri mülkiyet hırsızlığıyla suçladığı Çin ile bir ticaret savaşı başlattı. ABD, geçen yıl milyarlarca dolarlık Çin ürününe tarifeler uyguladı ve Pekin de aynısını misilleme yaptı.
Aylarca süren ve tüm dünyayı etkileyen ticaret savaşlarının ardından Aralık ayında bir atılım gerçekleşti. Her iki ülke de görüşmelere izin vermek için yeni ticaret tarifelerini durdurma konusunda anlaşmaya vardı. Bu gelişme sonrası küresel piyasalarda iyimserlik arttı.
Bu gelişmelerle birlikte Çin’de endeks yüzde 30’a yakın yükselirken, gelişen ülkeler artılarını yüzde 18’e kadar yükselti. Avrupa ve ABD hisseleri de aynı şekilde yüzde 15’i aştılar.
Ancak Trump'ın geçtiğimiz haftalarda yaptığı açıklamalar bu durumu tamamen değiştirdi. Çin'in ticaret müzakerelerini yavaşlattığını gerekçe gösteren Trump, "Çin, 10 aydır ABD'ye 50 milyar dolar değerindeki yüksek teknoloji ürünlerinde yüzde 25, 200 milyar dolar değerindeki diğer ürünlerinde ise yüzde 10 gümrük vergisi ödüyor. Bu yüzde 10 da yüzde 25'e çıkacak. Çin'den gelen 325 milyar dolar değerindeki diğer ürünler halen vergilendirilmiyor ancak yakında yüzde 25 olacak" ifadelerini kullandı. Yani Trump yeniden Çin mallarına ilişkin mevcut tarifeleri artırma ve 'yenilerini getirme' sözü verdi.
Trump'ın açıklamasının şimdiye kadar etkisi nedir?
Bu açıklamanın ardından ilk olarak tepki Asya borsalarından geldi. Şanghay Borsası Bileşik Endeksi’nde kayıplar yüzde 6’ya dayandı. Hong Kong Borsası’ndaki düşüş ise yüzde 3.20’yi buldu. Gerilim Avrupa Birliği ülkelerini de vurmadan geçmedi. Avrupa borsaları hemen açılışta yüzde 2'ye yakın düştü. Bu da 2019 yılında Avrupa borsalarında açılışta yaşanan en sert düşüş olarak kayıtlara geçti.
Sadece Çin'de, geleneksel soruşturmalar 3.4 milyar dolarlık ürünü hedef alırken, fikri mülkiyet hırsızlığına karşı bu misillemeler 250 milyar dolar'ı buldu.
Bu bitmeyen ticaret savaşlarında hem ABD hem de uluslararası firmalar zarar gördüklerini söylediler. Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı Direktörü Pamela Hamilton ise bu tarifeleri 1930’lardaki ‘Büyük Buhran’ döneminde yaşananlara ve Smoot-Hawley Tarife Yasası'na benzeterek "Bu durum ilerde geri tepen bir silaha dönüşebilir" dedi. IMF ise bu denli geniş ölçekli bir ticaret savaşının küresel ekonomiyi zayıflatabileceği uyarısında bulunuyor.
Ancak ticaret görüşmelerinin devam edeceği açıklaması ve Çin heyetinin Perşembe ve Cuma günleri Washington'ı ziyaret edeceğini doğrulanması ile anlaşma ihtimali yeniden yükseldi. Goldman Sachs, Çin ticaret heyetinin ABD'ye planlanan gezisinin son dakikada iptal olmaması durumunda tarafların anlaşmaya varma ihtimalinin, ek vergi getirilmesi ihtimalinden yüksek olduğunu belirtti.
Ancak Trump'ın geçmiş eylemlerine bakarak ekomistler "tahmin edilebilir olan tek şey ABD Başkanı'nın tahmin edilemezliğidir" diyerek yeni gelişmelerin her an yaşanabileceğinin de sinyallerini vermeyi ihmal etmiyor.
Fotoğraf: AP
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Mar-a-Lago’dan çıkmayan Musk hakkında konuştu! Trump: Elon eve gitmiyor, kurtulmak mümkün değil…
Tam 300 KARAT! Marie Antoinette skandalıyla anılan gizemli kolye, rekor fiyata alıcı buldu!
Marco Rubio kimdir? ABD Dışişleri Bakanı olacağı iddia edilen Marco Rubio’nun hayatı ve kariyeri
-
Prenses Diana'nın yakınındaki isim, 27 yıl sonra sessizliğini bozdu: Ben olsam ölmezdi!
Trump'ın seçimleri Washington'da şok etkisi yarattı