"Suriye'deki reaktörü İsrail vurdu"
Wikileaks tarafından elde edilen belgelere göre, Suriye'nin kurduğu nükleer tesislerin 2007 yılında bombalanmasının İsrail tarafından gerçekleştirildiği belirtildi.
İsrail'de internetten yayın yapan Ynet haber sitesi, Wikileaks tarafından ele geçirilen "gizli" kayıtlı belgelerden birinde, dönemin ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice'ın, "2007 yılı 6 Eylül'ünde, muhtemelen Kuzey Kore'nin de yardımıyla Suriye'de gizlice inşa edilen nükleer reaktörün İsrail tarafından yok edildiğini" yazdığını bildirdi.
Wikileaks'in yayınlamasından önce İsrail gazetesi Yedioth Ahranot tarafından yayımlanan telgraf, Suriye tesislerine yapılan saldırının, ilk kez resmen ve ayrıntılı olarak doğrulanması anlamına geliyor.
Sızan belge, ABD ve İsrail'in işbirliği yapmaları, saldırı öncesinde istihbarat toplanması,İsrail hükümetinin tesisleri bombalamaya karar vermesi, saldırıya karşı Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın savaş açabileceği korkularına ilişkin bilgileri içeriyor.
Rice, bütün dünyadaki ABD diplomatik temsilciliklerine gönderdiği telgrafta, "Bu bilgiyi şimdiye dek bir çatışma korkusu ve bir çatışmayı önlemek için sizlerle paylaşmaktan kaçındık" ifadelerine yer veriyor.
Söz konusu belgenin ilk kısmında şimdiye kadar hiç benzeri görülmemiş bilgilerin yeraldığı ve Rice'ın "İsrail'in saldırısının, Suriye'nin doğusundaki çöllük alanda, El Kibar denilen bölgede gizlice inşa edilen nükleer reaktörü yok etmeyi amaçladığını sizlere bildirmek isterim" dediği belirtiliyor.
İsrail saldırısının başarılı olduğunu ve reaktörün yeniden tamir edilmeyecek şekilde yokedildiğini de yazan Condoleezza Rice, "Suriye, tesisin bulunduğu alanı boşalttı, bölgedeki kanıtlardan da kurtularak, yerine yeni bir bina inşa etti. Sağlam kanıtlara dayanarak, Kuzey Kore'nin Suriye'nin bu reaktörü inşa etmesine yardım ettiğine inanıyoruz. Ve bu konuyla ilgili olarak artık sizlerle daha fazla bilgiyi paylaşmanın da zamanının geldiğine karar verdik" diye yazmış.
"Suriye'nin saklanacak çok şeyi vardı"
Rice, istihbari bilgileri de aktarırken, "Bizim istihbarat uzmanlarımız, İsraillilerin saldırdığı reaktörün, Kuzey Kore tarafından Yongbyon'da inşa edilen reaktörle aynı olduğu konusunda eminler" diyor.
Amerikan istihbarat kuruluşlarının, aylarca reaktörle ilgili olarak İsrail tarafından sağlanan enformasyonu doğrulamak için yoğun çaba gösterdiklerini ve kendi kaynakları ve yöntemleri ile de ek enformasyon
topladıklarını belirten Rice, istihbari bilgilerin sağlam olduğunu da öne sürüyor.
Rice, "Reaktörün barışçıl amaçlarla inşa edilmediğine inanmamız için iyi nedenlerimiz var. Her şeyden önce, bunun, meskun yerleşimlerden izole olması nedeniyle bir elektrik santralı olarak inşa edilmediğini tahmin ediyoruz, nükleer araştırma yapma amaçlarına da uymuyor" ifadelerini kullanıyor.
Suriye'nin söz konusu tesisin gerçek amacını saklamaya çalışan adımlar attığını da belirten Rice, Suriye'nin gizli şekilde hareket edip, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu temsilcilerine, imzaladığı (Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme) anlaşmasının gerektirdiği gibi tesisin planlarını vermekten kaçındığını da kaydediyor.
Rice, söz konusu belgede "Saldırıdan sonraki aylar içinde Suriye'nin sakladıkları ve yaydığı yalanlar, saklayacak bir şeyleri olduğunun açık kanıtıdır. Saklayacak bir şeyleri olmasaydı, Suriye, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu gözlemcilerini ve medya temsilcilerini, iddialarını ispatlamak için tesisin bulunduğu alana davet etmekten çekinmezdi" ifadelerini de kullanıyor.
BİR DİĞER İDDİA...
Wikileaks tarafından açıklanan yeni bir belgeye göre ise "Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Eşad'ın güvenlik danışmanı Tuğgeneral Muhammed üleyman'ın öldürülmesinin arkasında İsrail var".
İngiltere'de Arapça yayımlanan El Kudüs gazetesinin internet sayfasında yer alan haberde, ABD'nin Şam Büyükelçiliği'nden gönderilen yazışmada, Şamy önetiminin, Tuğgeneral Süleyman'ın Ağustos 2008'deki ölümünün arkasında İsrail'in varlığına dair bariz işaretlerin olduğunu belirttiği ifade edildi.
Süleyman'ın ölümünden 11 ay önce İsrail savaş uçaklarının Suriye'deki Fırat nehri yakınındaki sözde bir nükleer tesisi bombaladığı belirtilen belgede, ayrıca, Cumhurbaşkanı müsteşarının stratejik silah alımı üzerinde durduğu da kaydedildi.
Süleyman'ın çok özel bir projeyi tek başına yönettiği vurgulanan belgede, ABD'nin Suudi Arabistan'a F-15 savaş uçağı satmasından rahatsız olan İsrail'in Mısır ve Ürdün'ün Suudi Arabistan eksenine girmesinden de endişe ettiği bildirildi.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
DSÖ'den Gazze için 'endişe verici' açıklama: Hayatları tehlike altında
Hamaney'den dikkat çeken açıklama: İran'ın vekil güce ihtiyacı yok
SON DAKİKA! Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Şam'da Ahmed eş-Şera ile bir araya geldi
-
ABD, HTŞ lideri Colani'nin Başına Koyduğu '10 Milyon Dolar' Ödülü Kaldırdı
SON DAKİKA! Almanya'daki Noel Pazarı Saldırganının Profili Ezber Bozdu