Netanyahu, Lübnan'da geçici ateşkesi öngören ABD girişimine itirazını yumuşattı

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ABD-Fransa'nın Lübnan'da geçici ateşkes sağlanması girişimine itirazını yumuşatarak "Tel Aviv'in kuzey sınırındaki vatandaşlarının evlerine geri dönmesi için ABD liderliğindeki girişimin amacını paylaştığını, görüşmeleri sürdüreceklerini" söyledi.

Haberin Devamı

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kuruluna hitap etmek üzere New York'a giden Netanyahu'nun, Lübnan'da 21 günlük geçici ateşkesi öngören ABD-Fransa ortak girişimini doğrudan reddeden tavrı yumuşadı.

İsrail Başbakanlık Ofisinden yapılan açıklamada, "ABD bu hafta başında uluslararası, bölgesel ortaklarıyla Lübnan'da bir ateşkes teklifi sunma niyetini iletti. ABD liderliğindeki girişimin kuzey sınırındaki vatandaşların evlerine güven içinde dönmesi amacını İsrail de paylaşıyor." ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada, ABD'nin rolünün bölgede istikrar ve güven için kaçınılmaz olduğu savunulan açıklamada bu nedenle İsrail'in ABD'nin bu amaçtaki rolünü takdir ettiği aktarıldı.

Tanıdık ateşkes oyunu! Barışın önündeki engel: Netanyahu...

Başbakanlık, "Amerika ve İsrail heyetinin ABD'nin girişimini ve İsrail'in kuzey sınırındaki vatandaşların güvenli şekilde eve dönmesi ortak amacının nasıl sağlanabileceğini ele aldıklarını, ilerleyen günlerde görüşmelerinin devam edeceğini" kaydetti.

Haberin Devamı

ABD ile Fransa'nın öncülük ettiği ve Avrupa Birliği ile 8 ülkeyi daha bir araya getiren ortak açıklamada, İsrail ile Lübnan arasındaki çatışmaların durdurulması ve diplomasiye alan açılması için 21 günlük acil ateşkes çağrısı yapılmıştı.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, New York'ta konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "hedeflerine ulaşıncaya kadar" Lübnan'da Hizbullah'a saldırılara devam edeceklerini söylemişti.

Beyaz Saray ise "İsrail'den olumlu dönüş almamış olsalardı 21 günlük İsrail-Lübnan ateşkes önerisi ortak açıklamasını bu şekilde yayımlamayacaklarını" bildirmişti.

ABD Ulusal Güvenlik İletişim Danışmanı John Kirby, ortak ateşkes çağrısı açıklamasından önce "İsrail'in bundan haberi ve bilgisinin olduğunu" vurgulamıştı.