Yeni bir bilimsel araştırmada, gelecekte karıncaların kanseri tespit etmekte önemli bir rol üstlenebileceği ortaya çıktı.Koku dünyasında yaşayan birçok karıncanın görme yeteneği sınırlı. Bu sebeple yön bulma, haberleşme, iz sürme ve yiyecek bulmada salgıladıkları feromonlar ile birlikte hem kokuya hem de kolonilerine güvenerek hayatlarını sürdürüyorlar. Kanser teşhisine yönelik bilimsel araştırmalarda pek çok farklı yöntem ve örneklemler yer alıyor. Bunlardan bazılarında ise koku duyuları kuvvetli olan hayvanlar başrolü üstleniyor. Proceedings of the Royal Society B: Biological Sciences adlı bilimsel dergide yayımlanan yeni bir araştırmada, kanser teşhisinde karıncalar kullanıldı. Toplamda 35 fareye kanserli hücre (meme kanseri) enjekte edildi ve karıncalar şekerli solüsyon ödülü karşılığında teste tabi tutuldu. Bir kaba koyulan karıncalar, kanserli hücreye sahip farelerin idrarının yanında sağlıklı olana kıyasla daha uzun süre vakit geçirdi. Washington Postta yer alan habere göre Almanya'daki Max Planck Kimyasal Ekoloji Enstitüsünden makalenin yazarları arasında yer alan araştırma görevlisi Baptiste Piqueret, Sonuçlar bir hayli umut verici açıklamasını yaptı. Hayvan davranışları alanında çalışmalar yürüten araştırmacı, henüz kanseri tespit etmek için bu yöntemin kullanılmasında çok erken bir safhada olunduğunu kaydetti. Söz konusu araştırmanın yazarları arasında bulunan Milan Üniversitesi'nden Federica Pirrone ise hayvanların kanser teşhisinde rol üstlendiği araştırmalarda insanların beslenme alışkanlıkları ve yaş gibi faktörlerinin de etkisinin test edilmesi gerektiğini belirtti. Pirrone ayrıca karıncaların aslında eğitilmediğini, araştırma esnasında şeker yeme isteğinin büyük rol oynadığını vurguladı.