İsrail-Lübnan geriliminde tansiyon düştü
İsrail - Lübnan sınırında bir ağaç, neredeyse savaş başlatıyordu. Bir İsrail askeriyle, 3 Lübnan askerinin öldüğü çatışma sınırda ateşkesin ne kadar kırılgan olduğunun bir kez daha gözler önüne serdi. Bugün sınır sakin, iki taraftan da tansiyonu düşüren açıklamalar geldi.
Sınır bölgesinde sökülmesi gereken bir tek ağaç... Ve İsrail tarafına göre, rutin bir çalışmayı çatışmaya dönüştüren bir tek asker...
İsrail ve Lübnan yeniden savaşın eşiğine gelir mi dedirten çatışmada, taraflardan yumuşama mesajları var.
İsrail, "Sınırda bakım çalışmalarını hep yürütüyoruz. Güney Lübnan'daki BM gücüne haber veriyoruz. Bu defa gerilim yaşanmasından, tek bir Lübnan subayı sorumlu" diyor.
Hatta öyleki, İsrail askeri birliği IDF'nin olaydan sonra yayınladığı resmi rapor, 'o' Lübnanlı subayın bölgeye Lübnanlı gazetecileri getirerek "İsrail tarafının sınırı ihlal ettiğini göstermeye" çalıştığını iddia ediyor.
Yani Lübnan ordusunun "bu planlı çatışmadan haberi olmayabilir" yorumu yapılırken tek bir Lübnanlı askere yükleniliyor.
Bir önemli açıklama da, Güney Lübnan'da en önemli güç olan Hizbullah'tan geldi:
"İsrail, Lübnan ordusuna bir daha saldırırsa boş oturmayacağız. O zaman lübnan ordusuna kalkan İsrailli eller kesilecektir."
Hizbullah'ın lideri Nasrallah İsrail'i uyardı ama bir yandan da tansiyonu düşüren o mesajı verdi. Hizbullah, İsrail ve Lübnan askerini karşı karşıya getiren o çatışmanın ardından bu seferlik birşey yapmayacak.
Bu açıklamaların ardından, olayların yaşandığı "mavi hat" olarak bilinen sınırda, BM gücü UNİFİL İsrail ve Lübnan askerleri buluştu.
UNIFIL, sökülmesi İsrail ile Lübnan askerleri arasında çatışmaya neden olan ağaçların, İsrail tarafında bulunduğunu bildirdi.
Tansiyonun düşmesinde uluslararası diplomasi trafiği de etkili oldu.
Lübnan Başbakanı Saad Hariri BM'ye "İsrail'i durdurun" çağrısı yaptı. BM Güvenlik Konseyi, "Çatışmadan derin endişe duyuyoruz" derken, BM Genel Sekreteri Ban ki-Mun, ABD ve Avrupa Birliği de "azami itidal" çağrısında bulundu.
Davutoğlu, Hariri ve Clinton ile görüştü
Bu arada, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İsrail ile Lübnan arasında sınırda meydana gelen ve 4 kişinin ölümüyle sonuçlanan olayların ardından Lübnan Başbakanı Saad Hariri ve ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ile telefonla görüştü.
Dplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Lübnan Başbakanı Hariri, Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nu arayarak bölgedeki gelişmelere ilişkin bilgi verdi.
Davutoğlu ile Hariri görüşmesinde, dün Lübnan-İsrail sınırında meydana gelen ve 3 Lübnan, 1 İsrail askerinin hayatını kaybetmesine yol açan gerginliği değerlendirdikleri, olayların sebebini irdeledikleri belirtildi.
Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta 31 Temmuzda Suudi Arabistan Kralı Abdullah, Suriye Cumhurbaşkanı Beşşar Esad ve Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Süleyman'ın düzenledikleri zirvenin de Davutoğlu-Hariri görüşmesinde ele alındığı ve bu zirvede gündeme gelen konuları görüştükleri bildirildi.
Davutoğlu'nun, Hariri ile görüşmesinin ardından ABD Dışişleri Bakanı Clinton ile telefonla temas kurduğu ve Hariri'den bölgeye ilişkin aldığı bilgileri Clinton'a aktardığı kaydedildi.
Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun Clinton ile görüşmesinde, bölgede yaşanan bu türden gerginliklerin tüm Ortadoğu'nun huzurunu etkileyebileceği endişesinin dile getirildiği, Ortadoğu barış sürecinde atılması gereken adımların ele alındığı kaydedildi.
Davutoğlu'nun Clinton ile görüşmesi yaklaşık 30 dakika sürdü.
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Clinton ile görüşmesinin ardından tekrar Hariri'yi arayarak ABD'li mevkidaşı ile görüşmesinde el alınan konuları Lübnan Başbakanına aktardı.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Trump yönetiminin Orta Doğu politikası ne olacak? Ulusal Güvenlik Danışmanı adayı Waltz: ABD askerleri Suriye'de olmamalı! Bu 3 başlık takip edilecek...
Slovakya Başbakanı Fico, Rusya Devlet Başkanı Putin'le gaz sevkiyatını görüştü
Netanyahu, "dünya düzeni için bir tehdit" diyerek yeni hedefini duyurdu: Şiddetli bir harekat başlatacağız!
DSÖ'den Gazze için 'endişe verici' açıklama: Hayatları tehlike altında
Hamaney'den dikkat çeken açıklama: İran'ın vekil güce ihtiyacı yok