İngiltere'den sert çıkış: Rusya ağır bedel ödeyecek
İngiltere Dışişleri Bakanı Liz Truss, Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba ile düzenlediği ortak basın toplantısında, "Rusya'nın saldırgan bir eylemde bulunabileceğine dair önemli bir ihtimal var, ancak Rusya hala diplomasi yolunu izleyebilir" ifadelerini kullanarak, "Rusya, NATO ve Ukrayna'dan gelen herhangi bir tehditle karşı karşıya değil. Yalnızca zorbalar güce tepki verir” dedi.
Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba ile İngiltere Dışişleri Bakanı Liz Truss, Ukrayna'nın Başkenti Kiev'de bir araya geldi. Bakanlar, görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Truss yaptığı açıklamada, Rusya'ya bir kez daha "gerginliği azaltma" çağrısında bulunarak, "Rusya tekrar düşünmeli. İddialarına rağmen, şu anda askeri güçlerinin geri çekildiğine dair bir kanıt yok. Rusya'nın uçurumun eşiğinden geri adım atmasına ve diplomasi yolunu seçmesine ihtiyacımız var" dedi. Truss, "Rusya, NATO ve Ukrayna'dan gelen herhangi bir tehditle karşı karşıya değil. Yalnızca zorbalar güce tepki verir. Rusya'ya söylüyorum, şimdi gerilimi düşürme zamanıdır" ifadelerini kullandı.
"İşgal durumunda Rusya ağır bedel ödeyecek"
Truss, "Rusya'ya eğer diplomasi yolunu seçmezse ödeyecekleri yüksek bedellerin olduğunu açıkça belirttim. Rusya, saldırı yolunu seçerse, Rus halkının sırtına yüklenen ve korkunç bir bedeli olan uzun ve çekişmeli bir savaş çıkarma riskini alacak" dedi. Rusya'nın Ukrayna'yı işgal etmesi durumunda Kuzey Akım 2'nin devam etmeyeceğini ifade eden Truss, işgal durumuna karşı yakın zamanda askeri bir harekatın gerçekleşebileceği konusunda uyararak, diplomatik bir çözüm için hala zaman olduğunu belirtti. Truss, "Rusya'nın saldırgan bir eylemde bulunabileceğine dair önemli bir ihtimal var ancak Rusya hala diplomasi yolunu izleyebilir" dedi.
"İngiltere ve Ukrayna ile omuz omuza duruyor"
Truss, İngiltere'nin Ukrayna'nın egemenliğine olan desteğini yineleyerek, İngiltere'nin "Ukrayna ile omuz omuza" olduğunu söyledi. Truss "Bugün, Birleşik Krallık'ın Ukrayna'ya olan sarsılmaz desteğini göstermek için buradayım. Ukrayna halkının ve Ukrayna hükümetinin tahammül gücünden oldukça etkilendim. Birleşik Krallık olarak Ukrayna'ya olan desteğin ön saflarında yer almaktan gurur duyuyoruz" dedi. İngiltere'nin Ukrayna'nın demokrasisi ve bağımsızlığı için sağlanan fonun 100 milyon sterlin artıracağını duyuran Truss, İngiltere'nin Ukrayna'ya savunma silahları ve eğitimi sağladığını ifade etti.
"Batı'nın dikkatli olması gerekiyor"
Truss müttefiklerine seslenerek, "Batı'nın dikkatli olması gerektiği" konusunda uyararak, "Ukrayna sınırında 100 binden fazla savaşa hazır askerin bulunması gerçek bir tehdittir" dedi.
Truss, Çin'i gerginliğin azaltılmasına yardım etmeye çağırdı
Truss ayrıca, gerilim karşısında Çin'i Rusya'nın geri adım atmasını sağlamaya yardımcı olmaya çağırarak, "Çin sorumlu bir küresel aktör olarak görülmek istiyorsa, Rusya'nın geri adım atmasını sağlamak için mümkün olan her şeyi yapmalıdır" dedi.
“İngiltere ve Polonya Ukrayna’nın kendisini savunmasına destek veriyor”
Polonya Dışişleri Bakanı Zbigniew Rau’nun başka programı olması nedeniyle görüşmenin sadece Truss ve Kuleba arasında gerçekleştiği aktarılırken, Kuleba İngiltere ve Polonya’ya basın toplantısında teşekkür etti. İngiltere ve Polonya’nın, Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü koruması yönünde desteklerine devam ettiğinin altını çizen Kuleba, “Özellikle İngiltere ve Polonya, Ukrayna’nın uluslararası kabul görmüş toprak bütünlüğünü korumaya yönelik çabalarında Ukrayna halkının yanında olacağını belirtiyor. İngiltere ve Polonya Ukrayna’nın kendisini savunmasına destek veriyor” dedi.
Ortak mutabakat zaptı yayınlandı
Yapılan basın toplantısının ardından Ukrayna Dışişleri Bakanlığı resmi internet sitesinde Ukrayna, Polonya ve İngiltere arasında imzalanan mutabakat zaptı kamuoyuna duyuruldu. Yayınlanan mutabakat zaptında, “Polonya, İngiltere ve Ukrayna, ortak değerler, barış ve güvenliğe ortak bağlılık ve Avrupa'da özgürlüğü tehdit eden saldırılara karşı bir arada durma konusunda ortak bir geçmişe dayanan derin tarihi bağlara sahiptir” denildi.
Her Avrupa ülkesinin ittifak anlaşmaları da dahil olmak üzere güvenlik tercihlerini seçme veya değiştirme konusunda özgür olduğu ifade edilen mutabakat zaptında, hiçbir devletin Avrupa'nın herhangi bir bölümünü kendi etki alanı olarak kabul edemeyeceğini yinelendi. Mutabakat zaptında, “Üç ulus, Doğu Avrupa'daki sınırda demokrasiyi güçlendirerek, Ukrayna'da istikrarı korumak ve direnç oluşturmak için ortak çalışmalarımızı yoğunlaştıracak. Bu amaçla, bugün bir Üçlü İşbirliği Mutabakat Zaptı hazırlama konusunda anlaştık. Bu, Ukrayna'yı desteklemek için en yüksek öncelikli konularda üç ulusumuz arasındaki stratejik işbirliğini ve katılımı daha da güçlendirmeye olan bağlılığımızı gösterecektir. Polonya ve İngiltere, Rus saldırganlığına karşı Ukrayna ile birlik içinde durarak ve Ukrayna'nın egemenliğini, bağımsızlığını ve toprak bütünlüğünü uluslararası arenasında savunmaya yönelik çabalarında Ukrayna ulusunun yanında olmaya tamamen kararlı olacak” denildi.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
İsrail'in para kaynağı: Kanlı elmas
Covid, şifa kaynağı olabilir mi? Kanser tedavisinde yeni gelişme…
Abu Dabi’nin sırları… Trilyon doların arkasındaki güç: Kraliyet Ailesi!
Gözler gökyüzünde değil, ayrılmaz ikilideydi: Trump, Starship roketinin fırlatılmasını Musk'la izledi...
HABER || Gerginlik had safhaya ulaştı! Savaşın 1000. günü: Nükleer tehdit!