'MBS risklere rağmen istekli'
Toosi yazısında ayrıca, kaynakların, kendisine prensin, tüm bu risklere rağmen ABD ve İsrail ile büyük bir anlaşma yapma niyetinde olduğunu söylediğini, bunu ülkesinin geleceği için kritik gördüğünü de vurguluyor.Büyük ölçüde gizli olan ve hâlâ gelişmekte olan söz konusu anlaşmanın genel hatları ise Politico'daki yazının yanı sıra çeşitli medya organlarında yer almaya başladı. Haberlere göre, bu anlaşma, Suudi Arabistan'a yönelik çok sayıda ABD taahhüdünü içeriyor. Bu taahhütler arasında arasında güvenlik garantileri sağlanması, sivil bir nükleer program için yardım ve teknoloji gibi alanlarda ekonomik yatırımlar yer alıyor.Bazı haberlere göre, Suudi Arabistan bunun karşılığında Çin ile ilişkilerini sınırlayacak ve İsrail ile diplomatik ilişkiler kuracak. Bu da Suudi Arabistan’ın Müslüman ülkeler arasında taşıdığı önem göz önüne alındığında İsrailliler için büyük bir kazanç anlamına geliyor.Öte yandan, İsrail hükümetinin Filistin devleti için bir yol haritası ve yapıcı bir çözüm önerisi sunmaya açıkça isteksiz olması bu anlaşmayı riske atıyor.Yazıda, görüşmeler hakkında bilgi sahibi bir kaynak, Prens'in ifadelerini şu şekilde aktarıyor: "Suudiler bu konuya çok önem veriyor, Orta Doğu'daki halklar bu konuya çok önem veriyor ve İslam'ın kutsal mekanlarının muhafızı olarak görev sürem, bölgemizdeki en acil adalet sorununu ele almazsam güvende olmayacak."
Veliaht Prens, durumu kullanıyor mu?
Politico'daki yazıda, Veliaht Prens'in suikaste uğrama riski hakkındaki açıklamalarının ne kadar yakın zamanda yapıldığı belirsiz. ABD Kongresi'nden kaynaklar, İsrail-Suudi normalleşme anlaşmasının kasım ayındaki başkanlık seçimlerinden önce yapılma ihtimalinin neredeyse ortadan kalktığını ve Senato'nun, anlaşmanın ABD-Suudi bileşenini tatil öncesinde onaylaması için yeterli zaman olmadığını belirtiyor.Toosi, kasım ayında "ABD başkanlığını ister Başkan Yardımcısı Kamala Harris, ister eski Başkan Donald Trump kazansın, her ikisinin de bu anlaşmanın bir versiyonunu takip edeceğini tahmin ediyorum," ifadelerini kullandı.Toosi yazısında, Veliaht Prens'in “hayatının tehlikede olduğunu söyleyerek, ABD'li yetkilileri İsrail'e baskı yapmaları ve kendi istediği anlaşmayı elde etmek için yönlendirdiğini" ileri sürüyor."Potansiyel olarak tarihi bir anlaşma için canını ortaya koyduğunu savunmak, muhataplarınızın dikkatini çekmek için kesinlikle etkileyici bir yol," diyen Toosi, birçok Amerikan başkanı için çalışmış olan deneyimli Ortadoğu müzakerecisi Dennis Ross'un konuya ilişkin yorumunu da aktardı: "Bu, ‘Bu benim için büyük bir karar. Bu yüzden bunun karşılığında bir şeyler almam gerekiyor,’ demenin başka bir yolu."Toosi ayrıca, "Beğenin ya da beğenmeyin, üzerinde çalışılan bu büyük anlaşma Ortadoğu'yu kökten değiştirebilir, özellikle de İsrail ve Suudi Arabistan'ı İran’a karşı birleşik bir cephe olarak görmek gibi bir sonuç doğurabilir," dedi.