Dünya Kadınlar Günü: İşte bilime yön veren Türk kadınlar
Dünyada bilim denilince akla genelde erkek isimler gelir... Bu ön yargı her sene biraz daha kırılsa da bir türlü tamamen yok edilemiyor. Peki kadın bilim insanlarını kaç kişi biliyor? İki Nobel ödüllü Marie Curie? Matematikçi ve bazı çevrelerce dünyanın ilk bilgisayar programcısı kabul edilen Ada Lovelace? MIT’in ilk kadın bilim insanı Ellen Swallow Richards? NASA tarihinin en uzun ikinci uzay uçuşunu gerçekleştiren Christina Koch? Peki ya Türk bilim kadınları?
Geçtiğimiz yıllara kıyasla daha az olsa da günümüzde kadınlar hala başarılarının ikinci plana atılması, unutulması, daha kötüsü fark edilmemesi ile mücadele ediyor. Bilimde, mühendislikte kadınların yeri hala 'şaşkınlıkla' karşılanıyor, zorlu koşullarda erkeğin adı daha çok vurgulanıyor. Kadınlar zorlu mesleklerde bir de kendilerini gösterebilmek için ekstra mücadele veriyor.
Ancak pek çok kadın zorlukların üstesinden başarıyla gelerek dünyada izler bırakıyor, mesleklerinde attıkları adımlarla dünyaya yön veriyor. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde çalışmaları ile bilime damga vuran, dünyanın konuştuğu Türk bilim insanlarını hatırlatmak istedik... İşte çalışmaları ile Türkiye’yi gururlandıran bilim kadınlarından Prof. Dr. Feryal Özel, Prof. Dr. Betül Kaçar, Hatice Zora, Duygu Özmadenci...
PROF. DR. FERYAL ÖZEL
Feryal Özel... Türkiye'de kimileri adını geçtiğimiz sene yeni duymaya başladı ancak Feryal Özel, yıllardır Türkiye'yi dünyada büyük bir başarıyla temsil ediyor. Bilimde dünyanın en önemli kurumlarından biri olan NASA’da çalışan, tüm dünyanın yakından takip ettiği bir astrofizikçi Feryal Özel...
Dünya tarihinin en önemli olaylarından biri olan kara delik görüntüsünün elde edilmesinde de yer alan EHT Bilim Konseyi Üyesi ve Arizona Üniversitesi'nde öğretim üyesi olan Özel, büyük projeye dair ve kariyerine dair geçtiğimiz sene de CNNTURK.COM'a konuşmuştu.
Özel, bilime meraklı genç kızların yaşadığı zorluklar ve heveslerinin kırılması ile ilgili olarak şu tavsiyede bulunmuştu: "Herkesin önünde zorluklar oluyor. Bu maddi zorluk da olabilir, hevesinizi kırmaya çalışanlar da olabilir, kendinizden şüphe ettiğiniz anlar da olabilir… Bunlar herkesin başına geliyor. Dolayısıyla önemli olan tek şey yılmamak. O zorlandığınız anlarda güvendiğiniz birine dönmek, kararlılığınızı ve enerjinizi yenileyecek bir şeyler yapmak. Bu zorlukları aşmak için çevrenizden, sevdiklerinizden mümkün olduğunca yararlanın derim."
PROF. DR. BETÜL KAÇAR
Evrende yaşamın izi nasıl bulunur? İşte Türk bilim kadını Prof. Dr. Betül Kaçar, NASA'nın bu konuda yapacağı özel bir çalışmada görev almak için 30 kişiden oluşan bir ekibe seçildi.
Prof. Kaçar, aslında 2011 yılından beri NASA bünyesi çalışıyor. Arizona Üniversitesi Astronomi ve Moleküler Hücre Biyolojisi alanında çalışmalarını sürdüren Prof. Kaçar 2012’de NASA’nın astrobiyoloji üzerine burs verdiği 'ilk Türk bilim insanı’ oldu, 2019’da NASA Genç Araştırmacısı ödülünü aldı.
Marmara Üniversitesi'nde Kimya bölümünde okuyan bir gençten NASA'da görev yapan bir profesöre giden süreci geçtiğimiz aylarda CNN TÜRK televizyonuna anlatan Kaçar hikayesini "Ben her zaman neden ve niçin sorularına ilgi duyan bir insandım. Alzheimer ve Parkinson gibi hastalıklar üzerinde ben aslında çalışıyordum. Neden? sorusu sanırım beni daha çok motive ettiği için bu alana yöneldim ve bir başvuruda bulundum NASA'ya. Aslında ilk başvurum kabul almadı. Bana çok net bir şekilde sevmedikleri her şeyi söylediler. Bu eleştirileri sentezledikten sonra kendimi toparlayıp tekrar bir başvuruda bulundum. Ve bu şekilde 2011'de ilk ödülümü aldım." diyerek anlatmıştı.
Kendisinden ilham alan gençlere ise tavsiyeleri açık ve net: "Bilime katkı sağlamak için meraklı olmak aslında bir başlangıç. Bana çok fazla e-mail geliyor alsında Türkiye'den. Benim gözlemlediğim aslında özgüven eksikliği olması. Özellikle babaların kız çocuklarına destek olmasını öneririm. Ben de bana destek olan bir babanın ürünüyüm. Bana cesaret veren bir babanın ürünüyüm. Başarısızlıkla karşılaştıkları zaman pes etmemelerini öneririm."
DR. DUYGU ÖZMADENCİ
San Diego Üniversitesi'nde görev yapan Dr. Duygu Özmadenci, yumurtalık kanseri hücreleriyle ilaçlı mücadele yöntemi geliştirdi ve bu çalışmasıyla ABD'de 22 yıldır kanser araştırmalarına destek veren OCRA Vakfı'nın her yıl yalnızca 10 kişiye verilen ödülüne layık görüldü.
Zonguldak Ereğli’de bir ilköğretim okulunda eğitim hayatına adım atan Özmadenci, liseyi Galatasaray Lisesi’nde tamamladı, İstanbul Üniversitesi’nde Biyoloji eğitimi aldı ve ardından yolu doktora sonrası çalışmalar için ABD’nin San Diego Üniversitesi’ne uzandı.
Türk bilim kadını olarak bu başarılardan çok mutlu olduğunu söyleyen Özmadenci'nin hayali, Türkiye'de bir laboratuvar kurmak. Özmadenci, CNN TÜRK televizyonundaki açıklamalarında "İlerde amacım kendi laboratuvarım olması. Aynı zamanda bir gün gerçekleşirse Türkiye'de de bir laboratuvarım olsun çok isterim" ifadelerini kullanmıştı.
Başarıları ile Türkiye'yi gurulandıran Özmadenci'nin bilim insanı olmak isteyen ancak zorluklarla karşılaşan ve umudunu yitiren genç kızlara ise mesajı var: "Çalışmaktan vazgeçmesinler. Aynı zamanda dil öğrenmek çok önemli, özellikle İngilizce. Çünkü yapılan bütün yayınlar İngilizce. Yapamazsın diyenler de oldu, kesinlikle yılmadım. Hedeflerinde kararlı bir şekilde devam etsinler. Türk kadınlarının, Türklerin çok akıllı olduğunu düşünüyorum".
DR. HATİCE ZORA
Belki kimileriniz duymadı ancak Hatice Zora, geçtiğimiz sene Nobel ödüllerini dağıtan İsveç Kraliyet Bilimler Akademisi'nden 'Kraliyet Hanedanı' ödülünü aldı. Zora'ya ödülünü ise bizzat İsveç Kralı Carl 16. Gustaf takdim etti.
Stockholm Üniversitesi'nde beyin, dil bilimi ve nörofizyoloji alanında araştırmalar yapan Zora bu ödüle, 'Beyinde dil ve duygu gelişimi' üzerine yaptığı çalışmalarından dolayı layık görüldü.
Türk akademisyen olarak ödülü almaktan gurur duyduğunu belirten Zora, araştırma sonuçlarının 'insanlıkta bilişsel kabiliyetin nasıl ortaya çıkıp geliştiğini anlamamıza, sosyal biyoloji ve psikoloji alanlarına katkısı olacağını' ifade ediyor.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
İsrail'in para kaynağı: Kanlı elmas
Covid, şifa kaynağı olabilir mi? Kanser tedavisinde yeni gelişme…
Abu Dabi’nin sırları… Trilyon doların arkasındaki güç: Kraliyet Ailesi!
Gözler gökyüzünde değil, ayrılmaz ikilideydi: Trump, Starship roketinin fırlatılmasını Musk'la izledi...
HABER || Gerginlik had safhaya ulaştı! Savaşın 1000. günü: Nükleer tehdit!