Avrupa'da 'aşırı sağ' dalgası! Macron: Tek bir oy bile vermeyin
Fransa'da erken genel seçimlerin ilk turunun resmi sonuçlarının açıklanmasının ardından Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, "Aşırı sağa tek bir oy bile verilmemeli" dedi.
Fransa'da Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un 9 Haziran'da Ulusal Meclisi feshetmesinin ardından dün düzenlenen erken genel seçimlerin ilk turuna ait resmi sonuçlar İçişleri Bakanlığı tarafından açıklandı.
Bakanlık, 28 yaşındaki Jordan Bardella'nın liderliğini yaptığı aşırı sağcı parti Ulusal Birlik Partisi'nin (RN) oyların yüzde 33.15'ini, Jean Luc Melenchon'un liderliğindeki Boyun Eğmeyen Fransa (LFI), Yeşiller Partisi (EEVL), Sosyalist Parti (PS) ve Komünist Parti'den (PCF) oluşan sol koalisyon Yeni Halk Cephesi'nin (Nouveau Front Populaire) oyların yüzde 27.99'unu ve Emmanuel Macron'un Rönesans Partisi'nin yer aldığı Birlik (Ensemble) ittifakının ise oyların yüzde 20.04’ünü aldığını açıkladı.
"YANILMAMALIYIZ"
İlk tur sonuçların ardından Macron yaptığı açıklamada, "Yanılmamalıyız. En yüksek makamlara gelmek üzere olan aşırı sağdan başkası değil. Aşırı sağa tek bir oy bile verilmemeli. 2017 ve 2022'de, sol kanatta herkes bu mesajı iletti. Bu olmasaydı, hizmetkarınız (ben) ve siz burada olmazdık" dedi.
Yüzde 67,5 katılım oranıyla 1981'den bu yana en yüksek katılıma sahne olan seçimlerin, ikinci turu 7 Temmuz’da yapılacak. İkinci turun ardından Ulusal Meclis'teki milletvekili dağılımı belli olacak.
AŞIRI SAĞ NEDEN YÜKSELİŞTE?
Sussex Üniversitesinde Sosyoloji Profesörü olan Gerard Delanty,Avrupa'da aşırı sağın neden yükseldiği konusunda şu ifadeleri kullandı:
Burada ilave edilmesi gereken iki husus daha mevcuttur. Aşırı sağın yükselişi, büyük toplumsal yapısal değişim ve küresel siyaset bağlamında da değerlendirilmelidir. Avrupa, dünyanın geri kalanı gibi dijital ekonomiye ve yeşil ekonomiye çifte geçişin bir sonucu olarak büyük bir toplumsal çalkantı geçiriyor. Bu geçiş, iklim değişikliği ve şimdi de Rusya'ya karşı savunma için artan askeri harcama ihtiyacı nedeniyle güvensizlik bağlamında gerçekleşiyor. Tüm bunlar, büyük demografik değişimler ve kapsayıcı bir toplum olasılığının çöküşü bağlamında gerçekleşiyor. Bu anlamda uluslar Avrupa'da bir mücadele ve bölünme alanı haline geldi.
Diğer yandan dünya, en azından kuzey yarım kürenin, Rusya ve Çin'in merkezinde yer aldığı Batılı liberal demokrasiler ve Asya'daki otoriter devletler olmak üzere iki blok halinde yeniden hizalanıyor. Dünya güç dengesindeki bu değişim, istikrarsızlık ve belirsizliği de beraberinde getiriyor. Ukrayna'daki savaş ve Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) Donald Trump, küresel dalgalanmanın ve aşırı sağ için referans noktalarının bu tür örneklerindendir. Ancak bu meselelerin nasıl sonuçlanacağı belirsizdir. Trump bu yıl içinde yeniden seçilirse, başka yerlerde olduğu gibi Avrupa'da da aşırı sağ yeni bir meşruiyet kaynağı bulacaktır. Yine Rusya'nın Ukrayna karşısında galip gelmesi durumunda da büyük ölçüde Rusya yanlısı aşırı partiler ek bir destek daha kazanacaktır.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
SON DAKİKA! Almanya'daki Noel Pazarı Saldırganının Profili Ezber Bozdu
'Battaniyeli kaplanlar' geri gönderildi: Rejimin çöküşü sırasında Irak’a kaçan Esad'ın askerleri iade edildi
“Gölge Başkan” Elon Musk! Bütçe krizinde tartışmalar alevlendi: “Yetkinin kimde olduğu belli”
Esad'ın son günlerinde o detay ortaya çıktı! Yanına sadece iki ismi almış
Son dakika haberi: Putin 76 soruya yanıt verdi: Suriye-Ukrayna ve İsrail için dikkat çeken açıklamalar