Aksaray'daki kadın ticareti Amerikan TV'sinde

Amerikan PBS kanalında ekrana getirilen bir belgeselde Ukraynalı seks kölelerinin Türkiye'deki hayatlarına yer verildi. Ukraynalı kadınlardan biri Türk polisini ağır bir biçimde suçladı.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

"Midnight Express" filminden sonra Türkiye'nin en kötü anlatıldığı televizyon belgeselinde Aksaray'daki Ukrayna'dan gelen seks kölelerinin Türkiye'de insanlık dışı şartlarda nasıl çalıştırıldığı anlatıldı.

Belgeselde Türkiye'de çalıştırılan Ukraynalı kadınların anlatımlarına da yer veriliyor.

Prodüktör Ric Esther Bienstock tarafından çekilen belgeselde daha önce kadın satıcılığı yapan 'Vlad' adlı Ukraynalı'nın anlatımlarına, Olga isimli kadın tüccarının gizli kamerayla çekilen görüntülerine, Ukraynalı Viorel'in Türkiye'de köle tüccarlarının eline düşen karısı Tanya'yı bulma mücadelesine yer verildi.

"Bağırdım ve kaçmaya çalıştım"

Belgesel için konuşan Katerina isimli Ukraynalı kadın, Türkiye'de yaşadıklarını şöyle anlatttı:

"Olga bizi Türkiye'de bir kafe sahibine teslim etti. Bize kafe sahibinin kalacak yer temin edeceğini söyledi. Ancak ondan para aldı. Onu parayı sayarken gördüğümde korktum. Bize korkmayın her şey yolunda bunlar iyi insanlar dedi. Bizi sattığını tahmin ettik. Ancak gelişmeleri yanlış anlamış olabileceğimizi umduk. Bizi bir apartmana getirdiler. Adam bana giyinmemi ve çalışacağımı söyledi. Ona 'Niçin şimdi çalışmam lazım?' diye sordum. Bana hemen giyinmemi söyledi. Sonra beni bir otele götürdü. Tam bir kabustu. Bağırdım ve kaçmaya çalıştım. Oysa çok soğukkanlıydı. Bizi Türk erkekleriyle seks yapmaya zorladılar. Bize ne yapmak istedilerse yaptılar."

Gazeteci Victor Malarek ise herkesin bu kızların kolaylıkla kaçabileceğini düşündüğünü ancak kadın satıcılarının pasaportlarına el koyarak ve diğer baskı yöntemleriyle bunu önlediğini iddia etti.

Daha önce köle ticareti yaptığı için yargılanan Vlad Withheld isimli Ukraynalı, kızların yüzde 70'inin nereye ve niçin gittiğini bildiğini, yüzde 20'lik kısmının dansçılardan oluştuğunu ancak yüzde 10'luk bir kısmının ise durumdan tamamen habersiz olduğunu öne sürdü.

Türk polisini suçladı

Oksana isimli Ukraynalı kadın ise açıklamalarında Türk polisini suçlayarak "8 ila 15 arasında erkeğe servis verdik. 3 odalı evde 23 kız çalışıyorduk. Bazen Türk polisine de hizmet verdik. Yardım etmesi için polise gittik. Ama polis bizi satıcılarımıza teslim etti" diye konuştu.

Çernobil bölgesinde yaşayan 23 yaşındaki Tanya ise Türkiye'den döndükten sonra yaşadıklarını şöyle anlattı:

"Bu seyahatimden önce dünyada böyle yerler olacağını hiç düşünmemiştim. Çocuğumu görmek için dönmek istediğimi söyledim. Diğer kızlar bana “Bizim de çocuklarımız var ama çalışıyoruz. Senin de çalışman lazımö dediler. Hepsi benim gibi getirilmişlerdi. Tanrı'ya benim eve dönüşüme yardımcı olması için dua ettim. Bizi insan olarak görmediler. Bizi kullanılacak at gibi gördüler. 24 saat çalıştırdılar. Bize 500 dolar vereceklerini söylediler. Ancak bir müşterinin istediğini yapmasak bizim bir aylık paramıza elkoydular."

PBS kanalı daha önce de Türkiye gündemindeydi

Belgeseli yayınlayan PBS kanalı kâr amacı gütmeyen vakıfların desteğiyle kamu yayıncılığı yapıyor.

PBS daha önce de ABD'deki Ermeni diasporasının etkisiyle sözde soykırım konusunda Türkiye'yi suçlayan belgesellere yer vermiş, Türkiye'nin karşı tezinin yer aldığı programı ise yayımlamayı reddetmişti.