AB yaptırım kararı almıştı! Çin'den misilleme geldi
Çin Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Birliği’nin (AB), Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki Uygur Türklerine baskı uygulandığı gerekçesiyle Çinli yetkililere yaptırım kararına misilleme olarak, AB’den 10 kişi ile 4 kurum ve kuruluşa yaptırım uygulanacağını açıkladı.
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, ismi açıklanmayan bir sözcü, AB'nin yaptırım kararının gerçekleri görmezden geldiğini savunarak bunun Çin'in iç işlerine müdahale olduğunu belirtti.
Sözcü, "Çin, bu duruma kararlılıkla karşı çıkıyor ve bunu güçlü şekilde kınıyor." ifadesini kullandı.
Çin’in, ulusal egemenlik, güvenlik ve kalkınmaya yönelik çıkarlarını kararlılıkla koruyacağını belirten sözcü, "Çin’in egemenliğine zarar veren ve yalan bilgiler yayan 10 kişi ile 4 kurum ve kuruluşa yaptırım uygulama kararı aldıklarını" duyurdu.
Sözcü, yaptırım kapsamındaki kişilerin Avrupa Parlamentosundan Reinhard Butikofer, Michael Gahler, Raphael Glucksmann, Ilhan Kyuchyuk ve Miriam Lexmann, Hollanda Parlamentosundan Sjoerd Wiemer Sjoerdsma, Belçika Parlamentosundan Samuel Cogolati, Litvanya Parlamentosundan Dovile Sakaliene, Alman uzman Adrian Zenz ile İsveçli uzman Björn Jerden olduğunu, kurum ve kuruluşların ise AB Konseyi Güvenlik ve Siyasi Komitesi, Avrupa Parlamentosu İnsan Hakları Alt Komitesi, Almanya’daki Mercator Çin Çalışmaları Enstitüsü ve Danimarka Demokrasiler İttifakı Vakfı olduğunu ifade etti.
Sözcü, söz konusu kişilerin ve ailelerinin Çin ana karası ile Çin’in Hong Kong ve Makau özel idari bölgelerine girişlerinin yasaklandığını, bu kişilerle ilgili kurum ve kuruluşların Çin ile iş yapmasının da sınırlandırıldığını kaydetti.
AB’den gün içinde yapılan açıklamada, Çin’in, Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde insan hakları ihlalleri yaptığı gerekçesiyle 4 Çinli yetkiliye yaptırım uygulandığı duyurulmuştu.
- Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki tartışmalı kamplar
Çin'de son yıllarda Uygur Türklerinin kimlik ve kültürlerine yönelik ihlaller uluslararası kamuoyu tarafından eleştiriliyor.
Pekin'in "mesleki eğitim merkezleri" olarak adlandırdığı, uluslararası kamuoyunun ise "yeniden eğitim kampları" diye tanımladığı yerlerde, Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göre en az 1 milyon Uygur Türkü kendi rızası dışında tutuluyor. Pekin yönetimi, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde kaç kamp bulunduğuna, buralarda kaç kişinin olduğuna ve söz konusu kişilerden ne kadarının sosyal hayata döndüğüne ilişkin bilgi vermiyor.
BM ve diğer uluslararası örgütler, kampların incelemeye açılması çağrılarını yinelerken, Çin, şu ana kadar kendi belirlediği birkaç kampın az sayıda yabancı diplomat ve basın mensubu tarafından kısmen görülmesine izin verdi.
Çin makamları zorla çalıştırma iddialarını reddederken, BM yetkililerinin doğrudan bilgi almak amacıyla bölgede serbestçe inceleme yapma talebini ise geri çeviriyor.