Bir cinayet aleti: Beyaz Toros

Türkiye günlerdir Beyaz Toros'u konuşuyor. Türkiye'de karanlık bir dönemin, faili meçhullerin sembolü olan Beyaz Toros'u... O karanlık döneme biraz yakından bakalım...
Hangi renkti bilinmez ama ilki 1989 yılında üretilmişti. İlk üretilenler 4 vitesliydi.
Arazilerde ve engebeli yollarda kullanımı rahat ve elverişli olduğu için tercih ediliyordu.
Adını da bu nedenle Toros Dağları’ndan almıştı.
Dağların zirvesine tırmanan iki arabanın görüntüsüyle sona eriyordu reklam filmi. Çekimlerinde helikopter de kullanılan bu film ödül bile kazanmıştı.
Kazanmıştı ama o arabaların zamanla birer "Toros Canavarı’’na dönüşeceklerini o günlerde kimseler bilmiyordu.
Türkiye'nin karanlık o 90'lı yıllarında 17 bine yakın insan faili meçhul cinayetlerde hayatını kaybederken, o dönemin simgelerinden biri olmuştu Beyaz Toroslar.
Hedefteki kişi ya da kişiler araca bindiriliyor, kimliği camdan atılıyor, ormanlık ya da dağlık bir araziye götürülüyor, öldürülüyordu. O yıllarda bu arabalar ‘’JİTEM'in devriye aracı'' olarak anılıyordu.
Mahkeme tutanaklarında ‘’Beyaz Toros’’
Bir ulaşım aracı bir cinayet aletine dönüşmüştü ve Beyaz Toroslar’ın yarattığı korku o yıllarda mahkeme tutanaklarına da yansımıştı...
1994'te 4 kişinin kurşuna dizilmesiyle sonuçlanan cinayette, bir tanığın ifadesiyle başrolde sivil kıyafetli kişiler yan rolde ise 3 beyaz Toros vardı. O ifade tutanaklara şu cümlelerle geçiyordu:
''Bu sırada gözaltına alınan dört kişi ve onları alanları taşıyan üç beyaz Toros, Nerdüş Çayı köprüsünü geçtikten sonra Holan mezrasından geçerek Bozalan Köyü Jandarma Karakolu'na yöneldi. Bir süre burada mola verdikten sonra gözaltına aldıkları dört kişiyi Kirişçi mezrasındaki bir dereye indirdiler. Araçlardan inen sekiz kişinin elinde uzun namlulu silahlar vardı. Oraya zorla getirdikleri dört kişiyi bir çukura indirip kurşuna dizdiler. Sonra da üzerlerini toprakla örtüp olay yerinden uzaklaştılar''
90'lı yıllarda sokaklarda görülen Beyaz Toroslar ölüm demekti. En çok görüldüğü yerler ise Cizre ve Şırnak'tı. Şırnak Baro Başkanı Nuşirevan Elçi, Beyaz Toroslar’ın yarattığı korkuyu şöyle tarif ediyordu:
"Beyaz Renault Toros caddelerde görününce insanlar evlerine kaçardı, 'Sıra bugün kimde acaba?' diye. Öyle gizli saklı değil, cadde ortasından alınıp götürülüyordu insanlar. Kim itiraz edebilirdi ki açıkça?"
Kimse itiraz edemedi. İtiraz edilmedikçe ölümlerin arkası geldi. Bir zamanlar engebeli araziler için üretilen bir araba zamanla ölüm makinasına dönüşmüştü... O arabaya binenler bir daha geri dönmedi. 2000'li yıllara gelindiğinde ise Beyaz Toroslar’ın üretimi durduruldu...
Meclis’teki Beyaz Toroslar
Çok değil bundan üç yıl önce, 2012 yılında Meclis’te adı geçti Beyaz Toroslar’ın.
Dönemin BDP Muş milletvekili Sırrı Sakık'ın Beyaz Toroslarla ilgili verdiği Meclis Araştırma Önergesi aynı Meclis'te reddedildi... Toroslar Meclis’te araştırılamadı ama yarattığı ölümcül etki bugün bir toplumu ürkütmeye devam ediyor. Bugün hala kayıp yakınlarını arayanların kabusu oluyor. Bu ülkede bir ulaşım aracı bir cinayet aletine dönüşebiliyor. Daha da kötüsü siyaset meydanlarında bir gözdağı aracı olarak kullanılabiliyor.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Şanlıurfa’da Feci Kaza: 2 Otomobil Kafa Kafaya Çarpıştı, Aynı Aileden 3 Ölü!
Kan donduran cinayet! 24 yaşındaki Hatice toprağa verildi: Anneden yürek yakan feryat
15 Yaşındaki Gülden’i 20 Bıçak Darbesiyle Öldüren Cani, Cinayeti Önceden Mesajla Paylaşmış: “Cezaevinde Koğuş Ağası Olacağım”
Adana'da 6 Günlük Acı Son: Cumali Timi Toprağa Verildi
Gözü Önünde Evi Yanan Kadın Sinir Krizi Geçirdi