Binali Yıldırım'dan muhalefete yeni anayasa çağrısı
AK Parti Genel Başkanı Binali Yıldırım, 65. hükümeti açıklamasının ardından ilk kez AK Parti Grubu'nda konuştu. İlk mesajı başkanlık sistemi ve yeni anayasa çalışmalarına hızla başlayacakları oldu. Muhalefete de selendi: "İpe un sererseniz biz ne yapacağımızı biliyoruz." Yıldırım'ın ilk grup toplantısı esprili geçti. Konuşmasını tezahüratlarla kesenlere "Bunlar beni konuşturmayacak" diye sitemde bulundu.
Başbakan Binali Yıldırım, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın onayladığı 65'inci Hükümet'in Bakanlar Kurulu listesini açıkladıktan sonra, AK Parti grup toplantısında ilk kez 'genel başkan' sıfatıyla hitap etti. Genel başkanlığındaki ilk grup toplantısında konuşan Yıldırım, partililere 'yol arkadaşlarım' diye seslendi. Grup salonunda coşkuyla karşılanan Yıldırım için 'Başbakan Yıldırım' sloganları atıldı.
Terörle mücadele kapsamında yürütülen operasyonlarda hayatını kaybeden şehitleri andığı konuşmasında Yıldırım, "Bismillah, diyerek ilk günkü aşkla yeni dönemde millet hizmetini vermeye başlıyoruz. Hayırlı, uğurlu olsun. Pazar günü gerçekleştirdiğimiz kongreden sonra yaptığımız bu ilk grup toplantısında sizleri saygıyla, sevgiyle, muhabbetle selamlıyorum. Türkiye'nin bağımsızlığı için, güvenliği, huzuru için gece gündüz demeden sınır boylarında bekleyen kahraman güvenlik güçlerimizi, polislerimizi, korucularımızı da buradan muhabbetle selamlıyoruz. Türkiye'nin bağımsızlığı, toprak bütünlüğü için hayatını seve seve veren kahraman şehitlerimizi şükranla anıyoruz. Onları bağrımıza basıyoruz" ifadelerini kullandı.
"Değerli yol arkadaşım sayın Ahmet Davutoğlu'na teşekkürlerimi sunuyorum"
64'üncü Hükümet'in Başbakanı Ahmet Davutoğlu'na da hizmetlerinden dolayı teşekkür eden Yıldırım, "Bugün yeni hükümetimiz kuruldu. Az önce ilan ettim. Ülkemize, milletimize hayırlı olsun. Sizlerle birlikte aynı yolda omuz omuza yürümek benim için şereflerin en büyüğüdür, en onurlusudur. AK Parti temsil ettiği büyük emaneti, sorumluluğu bize veren Rabb'ime hamd ediyorum, şükrediyorum. Partimizin ikinci genel başkanı, değerli yol arkadaşım Sayın Ahmet Davutoğlu'na bir kez daha bu vesileyle ülkemiz için, milletimiz için yaptığı güzel hizmetlerden dolayı grubum ve milletim adına teşekkürlerimi sunuyorum" diye konuştu.
Yıldırım'dan Erdoğan'a: "Yolun yolumuzdur"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a seslenen Başbakan Yıldırım, Erdoğan'ın Başbakanlığı döneminde AK Parti'nin içinden geçtiği süreci hatırlatarak, "Anlamlı mesajıyla kongremizi onurlandıran, AK Parti'mizin kurucusu, genel başkanımız, liderimiz, Türkiye'nin ilk seçilmiş cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a buradan sevgilerimizi, saygılarımızı iletiyoruz. Sayın Cumhurbaşkanım, buradan AK Parti grubu olarak bir kez daha diyoruz ki; yolun yolumuzdur, davan davamızdır, sevdan sevdamızdır. Bu dün de böyleydi. Bugün de böyle, gelecekte de böyle olmaya devam edecektir. AK Parti yeri geldi vesayet odaklarının tehdidiyle karşı karşıya kaldı. Partimizi kapatmaya kalktıklarında karşılarında Recep Tayyip Erdoğan ve yol arkadaşları vardı. Hükümetimize muhtıra verdiklerinde yine karşısında 'Biz ancak Hakk'ın ve halkın önünde eğiliriz' diyen ve milli iradeden başka hiçbir güç tanımayan kadroların başında yine Recep Tayyip Erdoğan vardı" açıklamasında bulundu.
Sesi yine kısıldı
Başbakan Yıldırım'ın sesinin, pazar günü yapılan AK Parti 2'nci Olağanüstü Kongresi'nde olduğu gibi, zaman zaman kısıldığı duyuldu.
Grup toplantı salonunda Yıldırım ve Erdoğan'a yönelik coşkulu sloganlar durmayınca Başbakan Yıldırım, "Sesim zaten yine arıza moduna geçiyor. Onun için biraz bana müsaade edin bir 10 dakika meramımı anlatayım. Ondan sonra istediğiniz kadar coşkuya serbestsiniz, tamam mı?" dedi.
'2001 krizi'ni hatırlattı
AK Parti iktidarlarında yapılan icraatlara değinen Başbakan Yıldırım, 2001 krizini hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü: "2001 kriziyle yerle bir olmuş bir Türkiye, insanlar artık geleceğe yönelik ümitlerini kaybetmişler. Esnaf siftah yapmadan dükkan kapatıyor. Öyle bir hal almış ki Başbakanlık'ın önüne getirip kasasını, masasını bırakanlar var. İşte böyle bir Türkiye'yi 2002 Kasım seçimlerinde AK Parti, milletimizin teveccühüyle iş başına geldi. Kalkınma, dedi. Hemen Türkiye'nin kriz sonrası bozulan ekonomisini süratle düzeltti. Türkiye gibi bir ülke, Ortadoğu'nun, Balkanlar'ın, Kafkaslar'ın istikrar merkezi Türkiye, İMF'nin memurlarından talimat alacak konuma gelmişti. Bu, bu milletin onuruna dokunan bir işti. Bugün İMF'yi göndermekle kalmadık. İMF'ye dedik ki 'İhtiyacınız varsa ihtiyacı olan ülkelere kredi açmaya hazırız'. Nereden nereye gelen bir Türkiye var"
"Biz hatırlı, etkili çevrelere boyun eğen bir parti değiliz"
Başbakan Yıldırım, konuşmasında şunları kaydetti: "AK Parti bütün bunları yaparken bazıları da boş durmadı. Yeri geldi, Cumhurbaşkanlığı seçimi yapacağız 2007'de hatırlayın, bir icat çıkardılar. Hukuk icadı. 367 garabeti. Parlak bir hukuki formül geliştirildi. Aslında bu vesayetin başka bir şekliydi. Milli iradenin gücünün arkasına alan AK Parti'nin miller iradesinin gereğini yapmasını önleyen bir girişimdi. Ne dedik? Madem öyle, işte böyle. Buyurun sandık, dedik. Bizim sandıktan, milletten başka dayanağımız yok. Biz hatırlı, etkili çevrelere boyun eğen, onların işaretleriyle istikamet belirleyen bir parti değiliz. Biz AK Parti'yiz. Milletin partisiyiz"
"Cumhurbaşkanı'mız siyasi sorumluluğunun gereğini yapıyor"
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik eleştirilere yanıt veren Yıldırım, "Cumhurbaşkanı'mız Türkiye'nin cumhuriyet tarihinde ilk defa milyonlarca vatandaşımızın oylarıyla seçilmiş bir Cumhurbaşkanı'mızdır. Bu gerçeği bazıları kabul etmese de cümle alem, dost, düşman, herkes bunu böyle biliyor. Böyle kabul ediyor. Şimdi diyorlar ki 'Cumhurbaşkanı memleket meselelerine karışıyor'. 'Eskiler gibi otursun orada, merasimlere gitsin, protokol işlerini yapsın, temsili olsun'. Ben şimdi milletime soruyorum. 21,5 milyon vatandaşın oyunu alan bir Cumhurbaşkanı, ne yapacak? Millete karşı sorumluluğu var. Ben sorumsuzum, diyemez. Siyasi sorumluluğu var. İşte Cumhurbaşkanı'mız da siyasi sorumluluğunun gereğini yapıyor. Ülke güvenliği, ekonomisi, barış, kardeşlik, kurumların uyum ve ahenk içinde çalışması için her türlü inisiyatifi kullanıyor. Bundan sonra da kullanmaya devam edecek" ifadelerini kullandı.
"Silahların tamamen yok olup ortadan kaldırılması sağlanıncaya kadar devam edecek"
Terörle mücadelede kararlılık vurgusu yapan Başbakan Yıldırım, "Önümüzde önemli konular var ama önem sırasına göre dizdiğimizde birinci konu terördür. Ülkemizin enerjisini tüketen, milletimizin barışını, huzurunu, güvenliğini tehdit eden terör en önemli konularımızın başındadır. Buradan bir kez daha ilan ediyorum. Milletim rahat olsun. Türkiye'yi bu terör belasından mutlaka kurtaracağız. Bana soruyorlar. Bu operasyonlar ne zaman bitecek? Cevap çok kısa ve nettir. Kanlı terör örgütü sivillerimize karşı silahlı saldırıları tamamen sonlandırıncaya kadar devam edecek. Kanlı terör örgütü güvenlik güçlerimize silahlı saldırısını durduruncaya kadar devam edecek. Mutlak surette vatandaşımızın can ve mal güvenliği sağlanıncaya kadar devam edecek. Silahların tamamen yok olup ortadan kaldırılması sağlanıncaya kadar devam edecek" diye konuştu.
"Mustafa Kemal Atatürk'ün 2023 hedeflerine yürüyüşümüze devam ederiz"
Terörle mücadele kapsamında operasyonların sürdüğü Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki halka seslenen Yıldırım, "Özellikle bölgede yaşayan vatandaşlarıma sesleniyorum. PKK'nın sizin gibi bir derdi sorunu yok. O bölgedeki sorun sizin sorununuz. Sizin sorununuz da PKK ve terör örgütüdür. Bu örgütü sizinle aramızdan çıkarmaya ahdettik, yemin ettik. Milletimiz varsa biz varız. Milletimiz gider önümüzden, biz de onlardan aldığımız talimatla bir yandan ülkemizi kalkındırıp, Mustafa Kemal Atatürk'ün 2023 hedeflerine, cumhuriyetimizin 100'üncü yıl hedeflerine, muasır medeniyetler seviyesine kararlı adımlarla yürüyüşümüze devam ederiz" dedi.
"65'inci Hükümet'in programını Meclis Genel Kurulu'ndan okuyacağız"
Bugün Başbakan Davutoğlu ile bir araya gelerek, görev değişimi gerçekleştireceklerini belirten Yıldırım, "Bugün yine grup toplantısından sonra Sayın Başbakan'ımızı ziyaret edeceğim. Kendisiyle bayrak değişimini gerçekleştireceğiz. Bugün yoğun bir gündemimiz var. Saat 3'te Meclis'imiz açılacak. 65'inci Hükümet'in programını Meclis Genel Kurulu'ndan okuyacağız ve böylece 65'inci Cumhuriyet Hükümeti'nin güven oyu sürecini başlatmış olacağız. Bugün yakın çalışma arkadaşlarımızı belirledik. Onları da sizlere, kamuoyuna duyuracağız" açıklamasında bulundu.
"Dostlarımızın sayısını artıracağız, düşmanlarımızın sayısını azaltacağız"
Dış politikaya ilişkin mesajlar veren Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye'nin birçok sorunu var. Bölgesel sorunlarımız var. Avrupa Birliği, Kıbrıs, Kafkaslar ve coğrafyamızda yaşanan karışıklıklar Türkiye'nin bölgedeki konumunu ve önemini daha da artırıyor. Bunun bilincindeyiz. Bu bilinçle yapacağımız çok basit. Dostlarımızın sayısını artıracağız, düşmanlarımızın sayısını azaltacağız. Çünkü biz tarih boyunca hep ezilenlerin, mazlumların yanında yer almış bir milletiz. Tarih bize bölgede bugün çok önemli sorumluluklar veriyor. Bu sorumluluğu ya bugün yapar yerine getiririz ya da yaşanacak hayal kırıklığının vebalini tarih boyunca gönlümüzde hissederiz"
"Ekmeğimizi böleriz, Türkiye'yi böldürtmeyiz"
Başbakan Yıldırım, şunları kaydetti: "Suriye'de 4 yılı aşan bu anlamsız savaş, yüz binlerce din kardeşimizin hayatına mal oldu. 3 milyon insanı bağrımıza bastık. Kardeş bildik. Ekmeğimizi paylaştık. Ekmeğimizi paylaşırız, ekmeğimizi böleriz. Türkiye'yi böldürtmeyiz. Yolları böleriz. Milleti böldürtmeyiz. Biz yolları böldük. Hayatları birleştirdik. Yolları böldük. Gönülleri birleştirdik"
"Paralel örgüte karşı mücadelemiz kararlılıktan taviz vermeden devam edecek"
'Paralel yapı' iddialarına da değinen Başbakan Yıldırım, "Bir yandan bölücü terör örgütüyle amansız mücadelemiz devam ederken bir yandan da devlet içinde devlet kurmaya heveslenen, bu anlamda güvenlik güçlerimizin, yargı mensuplarımızın, eğitim camiamızın, sivil toplum örgütlerimizin, cemaatlerin içine sızarak, paralel bir yapılanma oluşturan paralel örgüte karşı da mücadelemiz hiç ama hiç kararlılıktan taviz vermeden devam edecek. Şunu herkes bilsin. Kimse Türkiye Cumhuriyeti ile bilek güreşine tutuşamaz. Tek devlet, tek vatan, tek bayrak, tek millet vardır. Gerisi fasaryadır" ifadelerini kullandı.
"Vesayet anayasası fiili durumun ihtiyaçlarını karşılamaktan uzak"
Yeni Anayasa ve başkanlık sistemi vurgusu yapan Yıldırım, "Türkiye, demokratik, laik, sosyal, hukuk devleti. Anayasa'mız böyle diyor. Amenna, buna yürekten inanıyoruz ve bu konuda da hiçbirimizin kafasında bir tereddüt yok. Cumhurbaşkanı'mızın halk tarafından seçilmesiyle birlikte ne yazık ki darbe ürünü vesayet Anayasa'sı artık fiili durumun ihtiyaçlarını karşılamaktan uzaktır. Vaat vermek çocuk oyuncağı değil. Millete vaat veriyorsunuz. Bunun gereğini yapmazsanız her seçimde aşağıya doğru gitmeye devam edersiniz" diye konuştu.
"Gelin, Yeni Anayasa'yı hep birlikte yapalım"
Yeni Anayasa konusunda muhalefet partilerine çağrıda bulunan Başbakan Yıldırım, şöyle konuştu: "Şimdi önümüzde tarihi bir fırsat var. Ben buradan bir şeyi açık olarak sizlerle ve milletimle paylaşmak istiyorum. Seçimle iş başına geçmiş Cumhurbaşkanı'nın milletiyle ilişkisindeki fiili durumunu Anayasa'ya uygun hale getirmek biz AK Parti grubunun en önemli işidir. Boynunun borcudur. Bu sadece Cumhurbaşkanı'mızın meselesi değil, bu Türkiye Cumhuriyeti'nin gelecek meselesidir. 60-80 darbeleriyle oluşan bu Anayasa ile Türkiye artık yoluna, 2023 hedeflerine gidemez. Bu elbise, bu bedene dar geliyor. Biz inşallah başkanlık sistemi dahil yeni Anayasa'yı gerçekleştirmek için gerekli çalışmaları hemen başlatacağız. Benim buradaki çağrım şu diğer gruplara. Gelin, Türkiye'nin, milletin beklentisi olan sizlerin her seçimde de vaadiniz olan bu yeni Anayasa'yı hep birlikte yapalım. Bu şerefe, bu onura siz de ortak olun. İpe un sererseniz, biz ne yapacağımızı biliyoruz"
"Yatırımcının önüne turkuaz halı sereceğiz"
65'inci Hükümet döneminde ekonomiye ve yatırımlara ağırlık verileceğine de dikkat çeken Başbakan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yeni dönemde diğer önemli bir konumuz da ekonomi. Ekonomi çok önemli. Ekonomi demek, banka demek, para demek değil. Ekonomi demek, üretmek demek. Alın terini akıl terine katmak demek. Yatırımların artması için, Türkiye'nin her bölgesine yatırım yapılması için üretimi, istihdamı tüm gücümüzle teşvik edeceğiz, destekleyeceğiz. Adeta yatırımcının önüne turkuaz halı sereceğiz. Çünkü üretmeyen, iş, aş oluşturmayan, ürettiğini satamayan; ekmeğini büyütemez. Bunu yaparken elde edilen bütün refah, katma değerler vatandaşlarımızın bütün kesimleri arasında mümkün olduğunca adil paylaşımını sağlayacağız. Bunun da tedbirini alacağız. Birinci ve vazgeçilmez önceliğimiz üreterek büyüyen ekonomi olacak. Üreterek büyüye, iş, aş oluşturarak büyüyen bir ekonomi olacak"
AK Parti Grubu'na 'Kaymakçı' damgası
Genel Başkan olduktan sonra AK Parti Grubu'nda ilk konuşmasını yapan Binali Yıldırım'la izleyici locaları arasında ilginç diyaloglar yaşandı.Yıldırım'ın ikinci memleketi sayılan İzmir'in Ödemiş ilçesine bağlı Kaymakçı beldesinden gelen partililer, Binali Yıldırım'ın kürsüye gelmesiyle slogan atmaya başladı.Sloganlarla sözü kesilen Binali Yıldırım, grubu birkaç kez uyarmasına rağmen sloganların durmaması üzerine "Bunlar beni konuşturmayacak" diyerek espiri yaptı.