hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Kızıldeniz'in zehirli balıkları Akdeniz'e akıyor

    Kızıldenizin zehirli balıkları Akdenize akıyor
    expand

    Akdeniz'de küresel ısınmaya bağlı olarak, bazıları zehirli 68 yeni balık türünün yaşamaya başladığı ve halkın iyi tanıdığı lagos ve barbunya gibi lezzetli türlerin ise azaldığı bildirildi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Hatay'ın İskenderun ilçesinde bulunan, Mustafa Kemal Üniversitesine bağlı Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cemal Turan, Akdeniz'e küresel ısınmadan önce yılda 1-2 yeni balık türünün girdiğini, şimdilerde ise bu rakamın 4-5'e çıktığını belirterek, bunlar arasında yararlı olanların yanı sıra, zararlı olanların da olduğuna dikkati çekti.

    Akdeniz'de 48 familyadan toplam 68 çeşit yeni balık türünün yaşamaya başladığının tespit edildiğini ifade eden Prof. Dr. Turan, "Akdeniz'de 1975 yılında 21,5 derece olan su sıcaklığı, 2008'de 23,5 dereceye çıktı.

    Kızıldeniz ve Atlantik Okyanusu'ndan gelen yeni türler ve deniz suyu sıcaklığının 2 derece artması nedeniyle, balıkların üreme zamanı, yeri, yaşama alışkanlıkları değişiyor" dedi.

    Eskiden sıkça görülen balıkların, artık uğramaz olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Turan, şöyle devam etti:

    "Yeni türler, Akdeniz'in yerli balıklarıyla savaş haline girdiler. Kim güçlüyse, diğerini kovmakta ve yok etmekte. Kızıldeniz'den yeni gelen balık türleri genellikle 'karnivor' denilen güçlü ve yırtıcı türler olduğu için, bu savaşı kazanmakta.
     
    Böylelikle, Akdeniz'de alıştığımız balık türleri gitgide azalmakta. Bunlar arasında lagosu ve barbunyayı sayabiliriz. Bu durum ticari kayıplara da neden olmakta. Balıkçılar, istedikleri türleri avlayamaz duruma geldi."

    Zehirli olanları da var

    Halkın ve balıkçıların yeni türleri iyi tanıması gerektiğini kaydeden Prof. Dr. Turan, "Bugün av türleri değişmiş ve günümüzde Hint Okyanusu kökenli, çok renkli birçok yabancı tür en çok avlanan tür haline gelmiştir.
     
    Örneğin 'gümüş' veya 'lokum' adı verilen 'Saurida Undosquamis' bunlardan birisi. Bu tür balıkların bazılarında zehirli maddeler bulunmakta. Ayrıca yayılımcı türler beraberinde birçok parazit ve hastalık taşıyıcı canlıları getirmekte" dedi.

    Özellikle "tetrodoksin" adlı zehirli madde taşıyan "balon balıkları"nın, balıkçılar tarafından bilinçsiz şekilde halka sunulmasının ve tüketilmesinin, insan sağlığı açısından son derece sakıncalı olduğunu belirten Prof. Dr. Turan, şöyle devam etti:

    "Dikenli balon balığı, balık yumurta ve larvalarına hem zarar vermekte hem de taşıdığı zehirli dikenlerinden dolayı insan sağlığı açısından tehlike teşkil etmekte. Bu balıklar balıkçılar için korkulu rüya haline gelmiş durumda.

    Denizlerimize Süveyş Kanalı'ndan geçerek gelen bir deniz anası türü olan 'Rhopilema Nomadica'nın uzantılarında bulunan yakıcı kapsül hücreleri de deriyle teması sonucunda patlar ve zehrini deriye zerk etmesiyle yanma ve kaşıntı başlatır.
     
    Kaşıntı daha sonra yerini acıya ve kızarıklığa bırakır. Acının önemsiz olduğu ve ovuşturma ile geçiştirildiği zannedilse de bazı kimselerde nefes darlığı, mide bulantısı ve kramplar görülebilmekte."

    Akdeniz'de görülmeye başlayan, fakat henüz Türkiye kıyılarında rastlanmayan yeni bir balık türünün de "Decapterus Russelli" olduğunu söyleyen Prof. Dr. Turan "Bu tür, solungaçlarında bulunan zehir nedeniyle insan sağlığı açısından son derece tehlike teşkil etmekte. Özellikle İstavrite benzemesi nedeniyle balıkçılar tarafından kolaylıkla ayırt edilememesinin sorun yaratabileceğinden endişe ediyoruz" diye konuştu.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow